Bir gençleşme hikayesi…
Kendimi bildim bileli doğallıktan yanayım. Artık tembelliğimden mi yoksa güzelliğimden mi (şaka şaka o kadar kendini beğenmiş değilim tabi ki) bilmem, geçtiğimiz yıla kadar botoks veya benzeri suni her tür uygulamaya karşı çıkar, yaptıran arkadaşlarıma da söylenirdim.
Lakin yaş 35’i geçince; çevremde birçok estetik uygulama ve operasyon yaptıran arkadaşım oldukça ve de en önemlisi aynadaki halim beni mutsuz etmeye başladıkça “neden olmasın”lar da başladı bende. Tabi ki bir uykusuz anne olarak en çok gözüme batan şişkin ve yorgun gözaltlarımdı. Ve fakat dudağım her sürdüğüm ruj da eskisi gibi durmuyordu, dudaklarıma bir şey olmuştu. Alnımda ve kaşlarımın arasında belirgin çizgiler vardı. Yaşlanmıştım.
Bir çekim sebebiyle bir araya geldiğim Alle Klinik’ten Dermatoloji Uzm.Dr. Sevinç Elinç’e kendimde gördüğüm yaşlılık izlerini anlattım. Alın ve kazayağı çizgileri, gözaltı çökmeleri benim aklıma gelenlerdi, dudağımın değişebileceği ise o söyleyene kadar aklıma gelmemişti.
Benim #gençleşmehareketi dediğim hikayeme başlamadan Sevinç Hanım’dan botoks ve dolgu ile ilgili aldığım bilgileri yazmak isterim.
Botoks, botulinum toksinum denen bir ilaç. Bu ilaç enjekte edildiği bölgedeki kasları geçici olarak gevşetiyor. Bu gevşeme sayesinde de kırışıklıklar engelleniyor. Botoks enjeksiyonu 10 dakika gibi kısa bir sürede yapılıyor. Çok da can yakıyor diyemem, aşı olmak gibi. Etkisi 4.günden sonra başlıyor ve 14.güne kadar artarak devam ediyor.
Botoks uygulaması öncesi Sevinç Hanım, mimik kırışıklıklarımı inceleyip hatta kayda alıyor. Arada dudak resmi de var, o da dolgu için.
Dolgu ise ciltte oluşan oluk, çökme ve sarkmaların görünümünü değiştirmede kullanılan hyalüronik asit. Aslında yapılan işlem cildin zaten sahip olduğu ama zamanla kaybettiği bir parçasının ona geri verilmesi. İşte benim üst dudağımda hissettiğim de tam olarak buydu. Eskiden bu kadar ince ve asimetrik değilken şu anda ne yapsam o eski görüntüyü elde edemediğim bir çöküklük vardı. Kalıcılığı 6-24 ay arasında değişen dolgu uygulamasında da çok can yandığını söyleyemem, sadece botoksa göre biraz daha hissedilir.
Botoks uygulaması sırasında:
Dudak dolgusu uygulaması sırasında:
Botoks sonrası 6 saat yatay pozisyonda olamıyorsunuz, hep oturur vaziyette olmanız gerekiyor ve de uzun uzun eğilmek, baş aşağı durmak yok. Alkol alamıyorsunuz.
Dudak dolgusu sonrası ise ağzınızı kocaman açtığınız veya büzdüğünüz, dudakları sıktığınız ağız hareketleri yasak. Bunları içeren öpüşme şekli de 1 hafta yasak. Ayrıca her gün elinizle dolgulara ufak bir masaj uygulamanız gerekiyor.
Uygulama öncesi ve hemen sonrası ilk görüntüm aşağıdaki gibi, bir aydınlanma var sanki değil mi?
Kazayaklarına yapılan botoks ile sanki göz kenarlarım ütülenmiş gibi anında açıldı, mimiksiz durduğumda artık pürüzsüz. Alın ise günbegün açılıyor, bugün 5.gün ve hala artarak etki devam ediyor.
Dudaklarımda ise ilk günkü şişlik/ödem gitti. Şu an çok doğal ama güzel bir görüntü var.
Önümüzdeki günlerde de gözaltı dolgularımı yaptırdıktan sonra bu seneki #gençleşmehareketi ni tamamlayıp bir sonraki sezona kadar sanırım ara veririm.
Emin ellerde, doğru dozlarda ve şekillerde yapılan tüm bu uygulamaların aslında insanı yapaylaştırmadığını, yüzünün gözünün şiş ve dolgun değil aksine dinlenmiş, sanki 10 yıl öncesine dönmüş gibi bir hali sağladığını görünce verdiğim karardan çok mutlu olduğumu söyleyebilirim.
Sabah kalktığında dinç ve sağlıklı görünen bir yüz ile karşılaşmak ne demek tekrar hatırladım.
Yaşasın #gençleşmehareketi!
YORUMLAR