İnsan ne zaman yaşar?

Varoluşu anlamaya çalışmak varoluş kadar eski. Mitolojiden felsefeye dinlerden kadim öğretilere hemen hepsi yaşamı, ölümü anlamak, bir anlam vermek peşinde…


Benimse, "peki, insan ne zaman yaşar?" sorusu var kafamın içinde.


İnsan doğar doğmaz yaşamaya başlar mı sizce? Ya da yaşam doğumla mı başlar acaba?


Bebek yaşamı, ölümü, doğumu bilmediğine göre belki de yaşam, yaşamda olduğuna uyandığı an başlar. Yaşam için esas başlangıç doğum değil uyanış ise, son nedir?


Ruhsal ve duygusal olarak başlayan bir süreç bedensel olarak son bulabilir mi?


Ortalama 70–80 yıllık bir sürede, insan gerçekte ne zaman yaşar?


Sevdiğinde mi üzüldüğünde mi; kazandığında mı aldatıldığında mı? Ağladığında, canı yandığında, hastalandığında mı? Hayat tokadını pat diye indirip uyandığında mı; yoksa öten kuşları, açan laleleri, gözüne vuran güneşi görüp gerine gerine sakin ve sükût içinde kendi kendine ayıldığında mı?


Kendini anladığında mı yaşar insan, yoksa dertlerden kaçarken, günlük koşuşturma içinde stresle boğuşurken mi?


Çok istediği bir şey gerçek olduğunda mı yaşar insan? Âşık olduğunda mı ilk aşk acısını yaşadığında mı? Bir yakını öldüğünde mi anlar yaşadığını, iliklerine kadar acı çektiği için? Hıçkıra hıçkıra ağlarken mi kahkahalarla gülerken mi? İstediğini aldığında mı, onun olanı paldır küldür kaybettiğinde mi?


Eminim herkesin türlü çeşitli cevabı vardır, kendi hayatından yola çıktığı. Benimki ise çok kısa ve net, insan "ölüm"ün varlığını idrak ettiğinde yaşar!


Gerçek yaşam uyanış ile başlar ve sadece hayatta her şeyin insan için olduğunu gönülden kabul edebilenler tarafından hakkıyla yaşanır.


İlk alınan nefesin bedene can vermesi şüphesizdir. Canla dolan bedenin ise, duygusuna temas etmesi için ise uzun yıllar ruhuyla nefes alması gerekir.


Yaşamda var olduğumuzu anladığımız anlar daha çok şoklar, tokatlar, kaynar sular, aslında başka bir dünyada olduğumuzu düşündüğümüz zamanların ardından geliyor benim gözlemime göre. Ne zaman ki hayat bizi acıtıyor; işte o noktadan sonra gerçek yaşam başlıyor.


Çünkü gerçek duygular ortaya çıkıyor, çünkü insan, insanlığını başına gelenler üzerinden idrak ediyor. Uyanıp kabul ve teslim ile yoluna devam da edebiliyor veya isyan ile yaşayan ölü olmayı da seçebiliyor.


Hayat sizi zorlu seçimler karşısına getirmeden uyanmak mümkün değil mi? Pek, tabii ki mümkün. Mademki uyanış duygulara temastan geçiyor; zorlanmadan temas edilecek şahane bir duygu hepimiz de var. O da koşulsuz sevgi.


İçimizdeki koşulsuz sevgiyi ortaya çıkarmak için "ölüm"ü idrak etmemizin gerekmediği yaşamlar dilerim…

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Çok güzel ve çok doğru bir tesbit
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.