Mars Yengeç’te: Aynadaki çatlak

4 Haziran – 20 Temmuz arasında transit Mars, “düşük” nitelendiği, yani burçlar arasında bu gezegeni en çok zorlayan ve fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde gerçekleştirmesine mani olan Yengeç burcunda ilerleyecek.

Sembolik manada gezegenlerin, sorumluluğunu üstlendiğimiz belirli rolleri temsil ettiklerini söylemek yanlış olmaz. Burçlar ise bu rollerin kıyafetleri ve ekipmanları gibidir. Bazen kişiler, roller ve kıyafetler birbiriyle uyumluyken, bazen de aksine rol, rolü üstlenen kişi ve role dair ekipmanlar arasında şiddetli bir uyumsuzluk ortaya çıkabilir.

Örneğin savaşçı Mars’ın hayatımızdaki rolü temel olarak saldırı, savunma ve hayatta kalmayı kapsar. Kendimizi kanıtlamak istediğimiz ve bizi harekete geçiren şeyler Mars’la ilgilidir. Mars’ın rolü saldırıya uğradığımız ve aynı zamanda savunmaya geçtiğimiz konularda etki ve tepkilerimizle şekillenen olayları tetikleyerek ilerlememizi sağlamasıdır.

Mars’ı savaşçı olarak isimlendirirsek, hayatın çeşitli alanlarını temsil eden 12 burçtan meydana gelen Zodyak çemberi savaşçının galibiyetleri ve mağlubiyetleriyle dolu hikâyesinin bütünüdür. Mars, burçlar boyunca seyir halindeyken her defasında hayatımızdaki farklı bir konuyu ya da potansiyeli harekete geçirir. Taşıdığı kıyafetler ve araçlar itibariyle bazı burçlarda güç, cesaret ve dayanıklılık sembolüyken, bazı burçlarda ayarsız öfke ve bencillikle tanımlanabilir.

Mars’ın Yengeç burcundaki etkisini tahayyül etmek için, domestik konularla hiç alakası olmayan bir savaşçının annesinin evinde pijamalarıyla otururken imgeleyebilirsiniz. Bu durumdan ne yeteneklerini ve kimliğini ortaya koyamayan savaşçı ne de ailesi mutlu olmayacaktır.

Yengeç burcu, bir rahim gibi davranır ve alanı içindeki bütün gezegenleri bir büyütme, toparlama ve besleme döngüsüne alarak, bağlılık ilişkisi geliştirir. Mars ise dövüşür, yakar, keser ve karşı koyar. Mars Yengeç’i hassasiyetlerini ve zayıflıklarını yaralamaya elverişlidir. Dolayısıyla Mars’ın Yengeç burcundaki transiti temel olarak geçmişteki çözüme kavuşturulamamış konular, aile dinamikleri, sivil ve kültürel çatışmalar yönünde sancılı geçebilir. Transit evresinden öncelikli olarak etkilenecek burçlar ise Koç, Yengeç, Terazi, Oğlak ve yükseleni bu burçlardan olan haritalardır.

Mars Yengeç – Dünyevi Sancılar

Mars bıçak, balta, kılıç, silahtır. Yengeç “güvenlik”se, Mars güvenliği tehdit eden ya da güvenliği şiddetle savunan unsur olarak değerlendirilir. Fakat ortaya koyulan karşı şiddetin seviyesi yoğunlaştığında, uğruna savaşılan temeller de yıkılabilir!

Özellikle 24 Haziran – 4 Temmuz ve 17 – 20 Temmuz tarihleri arasında Mars’ın sert açıları söz konusu olacağı için, evde, ailede ya da memlekette kavga, gıda ve kaynak için mücadele, içişlerinde huzursuzluk, iç – çatışma, bankalarla ilgili krizler, aile şirketlerinde, aşiretlerde ayrılıklar, kadınların başkaldırısı, konut güvenliği ve yapılarıyla ilgili gelişmeler, ikametle ilgili karmaşalar gündeme gelebilir.

20 Temmuz’a kadar kişisel seyir

Mars’ın Yengeç’teki konumu “kaynayan suların”, diğer anlamıyla kırılgan duyguların öfkeyle dışavurumunun göstergesi sayılır. Hayatımızı ve ilişkilerimizi güvenceye almak için yeni bir ev almayı, yeni bir işe girmeyi, bir bebek yapmayı ya da önemsediğimiz insan için hayatın farklı alanlarında bir anne gibi (!) mücadele etmeyi seçebiliriz. Fakat eğer bunları göze aldığınız insanın kendisini sevdiğine dair inancınız yoksa doğal olarak bu kişinin sizi gerçekten sevdiğine inanmanız ve ona güvenmeniz de zorlaşır.

Mars Yengeç kendimizi güvende hissedip hissetmiyor olduğumuzu sorgulatarak, ilişkilerimizde öfkeli çıkmazlar oluşturabilir. İnsan birbirine aynadır ve zaman içerisinde aynadaki çatlaklar görünürde tamir olsa da, kırılganlıkla yansımamıza baktığımız her sefer eski çatlakların yerlerinde durduğunu görürüz. Ve karşımızdakini ne kadar incitirsek incitelim aldığımız yaraları iyileştiremez, aksine daha da derinleştiririz. İlişkilerimizde güçlü ve tutarlı temeller atmak için ise birbirine karşı dürüst olmak önemlidir. Zira güven, gerçeği telaffuz etmekle başlar.

Denize girdiğinizde suya tutunmanın batmanıza ve boğulmanıza neden olacak boşuna bir çaba olduğunu bildiğiniz gibi, kendinizi hayata, yüzerken suya inandığınız gibi bırakın.

Cesaret ve umutla