Saçmalamak güzeldir...
Merhaba ahali, merhaba okuyucu, merhaba dünyalı, içimizdeki İrlandalı, Romalı, Ugandalı sana da merhaba. Merhaba kuş, merhaba çiçek, merhaba böcek. Bu biraz sıyırmış ve de şalteri yarıya indirmiş yazar İdil. Sıcaktan olsa gerek. Malum her yıl bu zamanlar bir saçmalama, bir Allah Allah Genç Osman, bir vay anam Serhat neler oluyor ya yerleşiyor bünyeme.
Bizzat şahsen kendim uzun yıllar boyunca deneyimledim. Oradan biliyorum.
Mesela bu yazı biraz saçmalıklarla dolu, biraz nay nay, biraz ay delirmiş ayol tarzı olabilir.
Olsun arkadaşım ne güzel işte.
Bakıyorum da etraf küçük Einstein'lardan geçilmiyor. Elini çarptığın Cern'de daire başkanı. Vay arkadaş vay. Ama ben öyle miyim? Bir sor bana? Değilim. Ben gayet sıkıcı, sıradan bir insan evladıyım. Hatta bazen bazılarını görüp - bunlar özellikle böyle bacak boyu bir metreyi geçenler oluyor- diyorum ki, İdil canım sen insan değilsin, yani onlar insansa sen nesin, ne değilsin?
Mesela aynı soruyu haberleri izledikçe de soruyorum. Nilşeker Hatun yani annem sağ olsun ki kendisi Valide-i Muazzama Kösem Sultan'dan hallicedir, her dakika bir haber bülteni izliyoruz sayesinde. O da yetmiyor siyaset programı. Arkadaşım içim kurudu! Yemin ederim, ömrüm çürüdü, gençliğimi çaldılar! Bu kadar haber izlenmez ki! Sanırsın ana haber spikeri olacak ondan izliyor. Haberler bitiyor nerde siyaset politika programı hop o açılıyor, kadına bir haller oldu yemin ederim. Ben zaten sıtkımı sıyırdım, şalter her daim yarıda, bir hunim eksik. Hayat bana güzel oh tirinaynaynom.
Dedim ya, bu yazı böyle olacak, arada bir konudan konuda atlayabilirim de, söyleyeyim de ne diyor, ne anlatıyor bu demeyin. Ya da diyin, aman canım deseniz ne olur ki? Normal halim yani işte bu benim. Saçmalık ve daniskası biriyim. Böyle doğmuşum, böyle olmaktan da mutluyum.
Ne anlatıyordum?
Haber bülteni? Valide-i muazzama Nilşeker'in haber sevgisi, benim sıtkılar. Anlattım bunları, yani özet geçtim işte. Anlatsam sabaha kadar yazarım, anlatsam roman olur, hayatım roman. Bu da en sevdiğim şeylerden biridir. Mesela sorarlar ne iş yapıyorsun diye, önce bir meslek uydururum, sonra bakıyorum ısrar ediyor, yazarım derim, aha der, ben sana hayat hikayemi anlatayım, iyi roman olur. Arkadaş hepiniz mi Rus edebiyatı karakterisiniz? Hepinizin hayatı bu kadar alengirli mi? Vay arkadaşım ben mi safım etraf mı çakal, bir anlasam zaten.
O değil de sevgili okuyucuyum - böyle diyince kendimi Güzin Abla gibi hissettim he- saçmalamak güzeldir. Öneriyorum. Mesela ben şimdi bu yazıda özüme dönünce - bir ara baktım da biraz sıkıcı mıymışım nedir ay- böyle bir rahatlama, bir ay dünya ne güzel oldu. Sen de yap güzel oluyor.
Hem zaten bakıyorum etrafa herkes ciddi, herkes böyle siyah giyinen adamlar, herkes böyle lanet olsun dostum hayat çok zor.
Hayat işte, kediler, balıklar filan.
Hunim nerde benim?
Hayat huniyle güzel.
YORUMLAR