Bitip yeniden başlayan ilişki

Ayrıldıktan sonra birbirlerinin arkasından çok konuştular. “Bir daha asla onunla olmam”, isimleri geçince sarf ettikleri ortak sözdü.

Kadın, ondan yirmi yıl önce doğmuş adam için “Yaşlı, saçlarını boyuyor” diyordu gülerek. Akranı sevgilisinin ne kadar nazik olduğundan bahsediyordu. Öncekine güvenmediğini, yeni beraberliğinde ise içinin çok rahat olduğunu söylüyordu.

Adam arayış içindeydi. “Kıskanç” sıfatını çok kullanıyordu kadın için. “Beni otuz yıllık arkadaşımdan kıskanıyor. Aman yenisi ona benzemesin. Yumuşak huylu olsun. Kedi sevsin. Çocuğu olmasa iyi olur” diyordu. Geride bıraktığı kadını “O çok vahşiydi, kedilerimden nefret ediyordu, çocuklarını hakkımda rapor versinler diye evime yerleştiriyordu” diye hatırlıyordu. Sık söylediği bir başka söz de şuydu: “Öyle internette herkesin önünde olan kadını artık istemem.”

Gelgelelim, ayrılıklarının ilk zamanları “Bir daha asla” derken birbirlerini merak ediyor, ortak arkadaşlarına sormadan edemiyorlardı. “Ne yapıyor acaba? Hiç görüyor musun? Hayatında biri var mı? Mutlu mu?” Gel zaman git zaman, ilişkisi doludizgin giden kadın ile arayışı süren adam önce mesajlaşmaya, sonra görüşmeye başladılar. Adam “aralarındaki arkadaşlığı korumak istediğini, onu kendine düşman etmek istemediğini” söylüyordu. Kadın genellikle yeni sevgilisiyle nasıl zaman geçirdiğini, nereye tatile gittiğini, aldığı hediyeleri anlatıyordu eski sevgilisine. Bir başkasıyla ne kadar mutlu olduğunu göstermeye çalışıyordu.

Arada arkadaşları “Ne o? Yeniden mi başlıyorsunuz?” diye takıldıklarında, adam hemen itiraz ediyordu: “Yok canım! Asla! Asla! Mesajlarına nezaketen cevap veriyorum, buluşmak isteyince de kırmıyorum. Saldırganlaşsın istemiyorum.”

Dinleyenlerin akıllarından geçenler sanki yüzlerine yansıyordu: Artık ayrılmışsınız. Saldırganlaşsa ne olur, sakinleşse ne olur? Evleriniz, yollarınız, yataklarınız ayrı.

Bir yıla yakın bir süreyi böyle geçirdiler. Arkadaşça buluşmaları sürerken kadın “genç ve çok nazik” sevgilisinden ayrıldı. Ne aplikasyonlarda, ne barlarda, ne de arkadaşlarının sosyal medya hesaplarındaki arkadaşları arasında aradığını bulabilen adam, başka bir şehirdeki yeğeninin evine giderken onu da davet etti. Kadın, daveti beklemeden kabul etti.

Bir haftalık tatili takiben yeniden adamın yanına taşındı. Adam arkadaşlarına kadının değiştiğini anlatıyor. Kadın kedilere mama veriyor, onları sevgi dolu sözler ederek okşuyor. Çocukları onların yanında değil, evlerinde kalıyor. Onlara yemek hazırlamak ve başka ihtiyaçları ile ilgilenmek için günde iki kere yanlarına gidiyor. Adam, whatsapp da dahil bütün sosyal medya aplikasyonlarını telefonundan sildi. Otuz yıllık arkadaşı ile artık görüşmüyor, yolda, alışverişte karşılaşırsa selam veriyor, o kadar.

Üç aydır yeniden beraberler. Değiştiler mi, ödün mü veriyorlar ancak kendileri bilebilirler. Ama onların hikâyesine dışarıdan bakan, şu iki sözü kulağına küpe edebilir: Bir, hayat kimseyi yalnızlıkla terbiye etmesin. İki, büyük konuşmayacaksın, ayrıldığın kişinin arkasından hiç konuşmayacaksın.