Sildin mi Tinder’ı telefonundan?

İki yıl önce Tinder’da tanıştılar. İkisi de biraz eğlenmek istiyordu. Çalışarak geçirdikleri saatlerin dışında randevulaşıyorlardı. Fakat bu o kadar da kolay olmuyordu. Çünkü adam, sabah yedide çıktığı evine akşam yedide dönerken, kadın henüz işe, çalıştığı restorana gidiyordu. Yine de gece on birden sonra, bir arada olmanın keyfini sürüyorlardı.

İlk birkaç ay, birbirlerine hiçbir şey sormadılar. “Başka biri var mı?”, “Ben hayatındaki tek kişi miyim?”, “Başka biriyle görüşüyor musun?” Tek kelime etmediler.

Geceleri birbirlerine sarılıp uyuyarak geçirdikleri birkaç ayın sonunda işler değişmeye başladı. Biri telefonunu eline aldığında, diğeri dikkat kesiliyordu. Yan gözle ekranında ne olduğuna bakmaya, karşı cinsten birinin ismini, fotoğrafını görünce “Kim o?” diye sormaya başlamıştı.

İkisi de bir başkasıyla beraber değildi. İkisi de arayış içinde değildi. İkisi de Tinder başında profil tıklamaktan, fotoğraf bakmaktan şaşı olmuyordu artık. İkisi de hayatında biri olduğu için memnundu. Ancak ikisi de aplikasyonu silmemişti telefonundan.

İlk soran kadın oldu. “Sildin mi Tinder’ı telefonundan?” Adam silmemişti. “A unutmuşum ben onu. Ya sen?” Kadın da aynı cevabı verdi. “Ben de unutmuşum.”

O gece aplikasyonu karşılıklı sildiler. Sarılıp uyudular.

Fakat ertesi gün adam, aplikasyonu telefonuna gizlice yeniden yükledi. Öğle tatilinde, evde yalnızken profiller arasında tekrar gezinmeye başladı. “Madem birlikte iyisiniz, niye hâlâ Tinder’dasın?” diye soranlara, “Öylesine” diyordu.

Kadın, adama güvenmiyordu. Bir gün telefonunu alıp kontrol etti ve aplikasyonu gördü. “Neden tekrar yükledin?” diye sordu. “Yanlışlıkla olmuştur” dedi adam. Cevap gülünçtü, ama kadın gülmedi. O gece tartıştılar.

Adam, gece sildiği aplikasyonu sabah yeniden yükledi. Kadın eve gelmeden önce siliyor, sabah tekrar yüklüyordu. Kadın, her gece uyumadan önce telefonunu kontrol ediyor, ama ona bir türlü güvenmiyordu.

Farklı bir profil oluşturdu. Adamın gündüzleri ve akşamları kendisinin çalıştığı saatlerde hesabının aktif olduğunu görünce öfkeden deliye döndü. Aralarındaki ikinci şiddetli tartışma o gece yaşandı.

Kadının “Neden?” cevabına, adam “Sadece bakıyordum, şimdi siliyorum, söz bir daha yüklemeyeceğim” şeklinde cevap verdi.

Ertesi gün kadın, yeni profiline internetten seçtiği yeni fotoğraflar ekledi. Adama mesaj yazdı. Karşılığı gecikmedi. “Biriyle beraberim, ama tanışabiliriz.”

Kadın bir sabah adama dedi ki: “Benim bu gece işim geç bitecek. Kendi evime geçerim. Yarın sana gelirim.” Akşam üzeri adama Tinder’dan yazdı: “Benimle bugün tanışmak ister misin?” O akşam için izin koparmıştı patronundan adamla buluşmak için.

Sözleştikleri yere gittiğinde adam oradaydı. Kadını görünce yüzü allak bullak oldu. “A sen çalışmıyor muydun?” dedi. Kadın onunla buluşmak izin aldığını söyledi, karşısına otururken.

O akşam üzeri ayrıldılar. Kadın ağlayarak işe gitti.

Adam, ertesi gün özgürce Tinder mesaisine başladı. Ancak bir araya geldiği kadınlara sarılıp uyuyamadığını gördü. Kadını arayıp özür diledi, onu özlediğini söyledi. Ancak kadın dönmeyeceğini, çünkü artık ona güvenmediğini birkaç kere tekrarladı.

Ayrılmalarının üzerinden iki ay geçti. Adam direksiyon başında yeşil ışığı beklerken, iş çıkışı bir şeyler içerken hep etrafına bakınıyor. Arkadaşlarının sevgilileriyle, eşleriyle konuşurken “Bana uygun bir tanıdığın yok mu?” diye soruyor. “Yok mu Tinder’da sana uygun biri?” diyenlere de şöyle cevap veriyor: “Gerçek bir ilişki istiyorum. İnternette herkesin önünde kendini sergileyenlerle ilişki kurmak istemiyorum.”

Tuhaftır, bunları söylerken, bir gün, ayrıldığı kadının çalıştığı restorana müşteri olarak gitti. Belki yeniden başlarlar diye. İş çıkışını bekledi. Ancak kadın, restorandan yeni birlikte olduğu kişiyle ayrıldı. Onu da Tinder’da tanımıştı.