Sevgi & Sezgi & Seks…


Seviyor musunuz?

Sezgilerinizle ona güveniyor ve uyumu yakalıyor musunuz?

Severek sevişiyor musunuz?


Eeeee hadi sorun kendinize bu soruları hatta eşlerinize de söyleyin onlarda kendi iç dünyalarında sorsunlar bu soruları ve bulsunlar cevaplarını…


Eğer evliyseniz ve bu 3 soruyu soruyor ve mutlaka 2 tanesine ”evet” cevabı veriyorsanız evliliğiniz gayet iyi gidiyor demektir.


Eğer evli değilseniz ve hayatınızda bir kahraman varsa, mutlaka bu 3 soruyu sorun kendinize ve yine 2 tane “evet” cevabı alıyorsanız işte o adam sizin için doğru adam demektir.


Diyeceksiniz sayın bekar bayan siz nasıl oluyor da bu kadar emin konuşuyorsunuz? Evet haklısınız. Ancak bu tez benim değil çok sevdiğim sohbetinden çok keyif aldığım ve tam 40 yıldır aynı kahramanla birlikte olan Gina Hanıma ait… Ve söylediklerine yürekten inanıyorum.


Evlilik için bir sürü madde sayabilirsiniz;

  • İşi çok iyi olursa sorun olmaz
  • Yaşı olgun olursa anlayışlı olur
  • Ailesi tarafından çok sevilirsem hayat mükemmel olur
  • Bana benden çok aşık olursa her şey kolay olur
  • Sorumluluk sahibi olursa rahat ederim
  • Saygı duyarsa ona hayran yaşarım gibi gibi bir sürü madde…

Ancak unutmayın;

  • Saygı duyduğunuz herkesi sevemezsiniz!
  • Ailesiyle anlaşıp kendisiyle uyumunuz yoksa problemler asıl sürmesi gereken yaşam alanında ortaya çıkar
  • Sadece yüreğinizle güvenmeniz her şeyden önemlidir. Şirketler yok olabilir, zenginlik bir anda pula dönüşebilir, aileler ölebilir ama yüreğinizle olan güveniniz sizi sonsuza kadar birbirinize bağlı kılar.
  • Aşk güzeldir ama sevgiden kıymetli olamaz. Çünkü sevgi her zorlukla savaşır ama aşk korkak ve sıkılgandır, gider.
  • Sorumluluk duygusu iki bedenin tek bir ruhta bütün olması durumunda karşılıklı doğar, sorumluluk duygusu sadece faturaları ödemek değildir, sorumluluk diğer yanının açlığını dahi hissetmektir.

Ben eski kafalıyım. Benim evlilik anlayışım “Erkek ve Kadın” kavramında bazı şeyler doğuruyor. Başka bir dünya benim için orası, her şeyin daha hassas olduğu, dengelerin ince bir çizgi üzerinde durduğu, her şeyin hem söylenebileceği hem de söylenemeyeceği bir yer gibi…


“Evlilikte kadın alttan alır, erkek önde gider, çocuk şımartılmaz, kayınvalideye hep susulur, anneler hep haklıdır” asla demiyorum.


Ben “Evli” olmanın “Eşli” olmakla eş değer olduğunda inanıyorum, yani siz sevdiğiniz adam / kadın ile şuanda da her şeyi güvenle paylaşabiliyor ve onunla paylaşmadığınızda içinizde huzursuzluk oluyorsa siz zaten “evlisiniz” demektir.


Evli ya da Eşli deyin kendinize, bu bütünlükte olması gereken şeyler belli her iki tarafta konusuna ve zamanına göre alttan alabilir çünkü ikisi içinde bu evliliği sürdürmek mutluluk içindir. Önde, arkada yada karşısında olmak bu en kolayıdır, önemli olan zor olanı başarıp her koşulda yanında durabilmektir. Hem de yüzünde aynı tebessümle, gözlerine aynı sevgiyle bakarak. Büyükler: Anne ya da Kayınvalide hiç fark etmez, onlar büyüktür saygıyı her koşulda her iki taraftan da hak ederler ama onların müdahalelerinin çerçevesi de yine kadın ve erkeğin birbirine olan sevgi – bağlılık gücüyle doğru orantılıdır.


Kısacası evlenmek için 3 “S” kuralını unutmayın! İkisini bulduysanız sıkıca sarılın, evli olmak için sadece imza olmadığını da aklınızdan çıkarmayın…

Küçük bir paylaşım; Ben kadın ve erkeğin gençken yaşamalarını ancak yaşlılıklarını mutlaka düşünerek birbirlerine davranması gerektiğini düşünüyorum, çünkü asıl birbirine ihtiyaç o zaman duyuluyor. (nacizane görüş)


Hazırlayan: Nuran Başyurt

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.