Hindistan’ın kadim sağlık ve şifa sanatı Ayurveda’ya göre saygıyla ve farkındalıkla yemek yemek, yediklerimizin de bedenimizi saygıyla etkilemesini sağlıyor. Öğünlere kutsal bir ritüel özeniyle yaklaşmak, Ayurveda’nın temel yaklaşımlarından biridir. Yediğimiz yiyecekler, yemeğimizi pişirdiğimiz ateş, karnımızın içinde onu daha da sindirecek olan bedensel ateş ve lezzetli yemeklerin tadını çıkaran ruh; hepsi beslenme ritüeline dahil edilen ilahi parçalardır.
Ayurveda rehberi Acharya Shunya, mbgHealth’teki yazısında dini inancı veya dünya görüşü ne olursa olsun, herkesin uygulayabileceği sağlıklı Ayurveda önerileri paylaşıyor:
1- Öğünlerinizi planlayın ve gerçek besinlere yatırım yapın
Modern dünyada birçoğumuz koşturmacalı hayatlar yaşıyoruz ve gıda alışverişi için veya yemek hazırlamak için yeterince zaman ayıramayabiliyoruz. Oysaki öğünlerimizi planlama alışkanlığı edinirsek, bunu değiştirebiliriz. Shunya’nın önerisine göre, bir kez öğün planlamaya başladığımızda günlük hayatımızda aslında özbakım için ne kadar çok alan ayırabileceğimizi fark edebiliriz. Yemek pişirmeyi ve yemeyi önemsemeye başladığımızda, bakış açımızı değiştirdiğimizde bunun için zaman ayırabilmeye de başlarız. Sonrasında öğün planlamanın bize zaman kazandırdığını, stresimizi azalttığını ve hatta market giderlerimizi düşürdüğünü de fark edebiliriz. Ürünlerinizi nereden aldığınıza dikkat edin. Yakınlarda taze gıda alabileceğiniz marketleri ve pazarları araştırın, gerekirse taze gıda sipariş edebileceğiniz yerel üreticilere ulaşın.
2- Yaşayan gıdalar tercih edin
Gıda tercihlerinizi gözden geçirin. Çoğunlukla taze, organik, besleyici, yeni pişirilmiş ve ilham veren yemekler mi yiyorsunuz? Yoksa sıklıkla konservelenmiş, paketlenmiş, dondurulmuş ya da ısıtılan yemekler mi tüketiyorsunuz?
Taze yemekler ‘canlı’ gıdalardır. Ayurveda’da yaşam enerjisi olarak tanımlanan ‘prana’ ile doludurlar. Bir kutu mısır gevreği, paketlenmiş bir protein bar ya da konserve ton balığı besleyici içerikler açısından zengin olabilir ancak bu ürünlerin aylarca bir rafta bekliyor olması, prana bakımından, bu gıdaların ölü gıdalar olduğu anlamına gelir.
Ayurveda’ya göre fazla rafine edilmiş, işlem görmüş ve raf ömrü uzatılmış ürünler bizi halsiz, uykulu ve hatta hasta hale getirebilir. Bir kutu ton balığı açmak yerine taze yakalanmış ve pişirilmiş bir ton balığı yediğimizde daha canlı, bağlantılı ve prana dolu hissedebiliriz.
3- Sakinleştirici yemekler yiyin
Ayurveda’da yemekler aynı zamanda üçe ayrılır: Tamasik, rajasik ve sattvik yiyecekler. Tamasik yiyecekler, yedikten sonra bizi ağırlaştıran ve uykumuzu getiren yemeklerdir. Bayat veya çok az pişmiş yemekler ile sarhoş eden içecekler ve uyuşturucular da bu sınıfa girer. Rajasik yiyecekler, acı ve baharatlı, sindirim sırasında yanma hissine neden olan yemeklerle çay, kahve ve alkol gibi içecekleri içerir.
Sattvik yiyecekler ise tercih etmemiz gereken türde yemeklerdir. Hafiftir, sindirimi kolaydır, gücümüzü, ömrümüzü ve sağlığımızı artırırlar, duyularımızı memnun ederler. Organik inek ve keçi sütü, tereyağı, işlenmemiş ve pişirilmemiş bal, taze mevsim meyveleri ve sebzeleri, buğday, pirinç, arpa, kabuklu yemişler, işlenmemiş tahıllar, merada yetişen etler ve yumurtalar, vahşi balıklar da bu gruba tahildir.
Ayurveda uzmanları, yemek yedikten sonraki hislerimize dikkat kesilerek bize gerçekten de iyi ve dengede hissettiren yiyeceklere yönelmemizi öneriyor.
4- Yemek mantranızı bulun
Yemek yerken hatırlayacağımız mantralar, olumlamalar, ya da bizim kültürümüze daha yakın tabiriyle, dualar; yediklerimizin sadece yiyecekten daha fazlası olduğunu hatırlamamıza yardımcı olabilir.
“Ağzıma koyduğum her şey sağlığıma ve şifaya hizmet etsin.”
“Yediğim her şey bir öz sevgi ve özbakım eylemi olsun.”
Referanslar:
Acharya Shunya. "4 Ayurvedic Practices That Make Mealtime Sacred". Şuradan alındı: https://www.mindbodygreen.com/articles/ayurvedic-practices-that-make-mealtime-sacred (19.10.2020)
YORUMLAR