Rumuz: Yorgun
Fedakar, cefakar anne... Her şeye katlanır, elinden gelenin fazlasını yapabilmek için zorlar... Anne olmak ile ilgili en canımı sıkan klişe bu herhalde. Elbette öyle anlatılıyor diye, hiçbir anne böyle olmak zorunda değil. Ama benim annem, kendini tüketene kadar mücadele etmeyi tercih edebilen biri. Basit bir akşam yemeği hazırlamaktan tutun da aile içi problemlerden birini çözmeye kadar, kendini ne kadar yorabildiğini, ne kadar tüketebildiğini görüp hep kızdım ona. "Kendine zaman ayır" diye diye dilimde tüy bitti. En benzemek istemediğim yönü de bu. Hayatta, evimde bir şeyler yolunda gidebilsin diye kendimi tüketen biri olmak istemiyorum. İşin ilginci, neredeyse 30 yaşıma geldim, ona yapmadığı için kızdığım şeyleri 'bencillik' diye tanımladığımı daha yeni fark ediyorum. İstemesek de annelerimize benziyoruz. Ona bu sebepten hep kızdım, ama hayatımın bir döneminde ben de kendimi hasta edene kadar bir şeyleri düzeltmeye çalıştığımı fark ettim. Şimdi ikimiz de vaziyetin bilincindeyiz, kendimiz için iyi olmaya çalışıyoruz ama o hala kahvaltıya gelecek olan misafirler için gecenin üçüne kadar börek yapmaya uğraşabiliyor. Ben de artık söylenmemeye çalışıyorum!
YORUMLAR