Boşandığım için annem benden daha çok üzülüyor
Yeşim Hanım merhaba, 38 yaşında bir kadınım. Evliliğim 6 ay önce bitti. 13 yıllık evliliğimden 1 çocuğum var. Boşanmamız çok şükür sorunsuz gerçekleşti. Eski eşimle düzenimizi kurduk. Bir kadın olarak eşimden yana memnun olmadığım şeyler vardı. Ayrılmadan da yaşayabilirdik ama ilişkimiz tükenmişti. Anlaşarak ayrıldık. Buraya kadar hiçbir sorun yok ancak sorunum, boşanma kararı verdiğim günden beri annem. Eski eşimle boşanma kararımızı anneme beraber açıklamıştık ve annem o günden beri bana tepkili. Sanki o boşanıyormuş gibi tuhaf hallere girdi. Bir kerecik olsun "ah kızım, vah kızım" demedi. Verdiği tepkilerin hiçbirinde de "Kızımın evliliği bitiyor, kızım yalnız kalacak, kızım üzgün, kızım mutsuz" gibi şeyler yoktu. Babamı yıllar önce kaybettik. Kardeşim yok. Dayanacağım bir annem var ama bu dönemde bana hiç destek olmadığı gibi kendi üzüntüsünü hep ön plana attı. Ben doya doya üzülemedim, ağlayamadım. Benim için üzüldüğünden de emin değilim. Asıl sorun bu. Evliliğimiz boyunca eşimle arası iyiydi, eşim ona çok hürmet ederdi. Annem arada sırada bize gelip kalırdı. Annemin bizden başka önemli meşguliyeti de yok. Boşandığım gün bana bir "geçmiş olsun" bile demedi. O gün asabiyeti yüzünden kendi yaşadığımdan bir şey anlamadım. Bende kalıyor ama pek bir desteği yok. Evde tek başına vakit geçiriyor, yemek yapıyor ama kendi dünyasında yaşıyor. Onunla yaşamak istemiyorum. Çocuğumla baş başa hayatımı sürdürmek istiyorum. Bana manevi desteği olmadı. Maddi desteğe zaten ihtiyacım yok. Ne yapacağımı bilmiyorum.
Yeşim Tijen’in cevabı
Merhaba sevgili okurlar, size de merhaba sevgili kızım; her şey gelir geçer bütün gelip geçip giden her şeyden geriye bir tek siz kalırsınız. Şimdi siz o durumdasınız yavrum. Yakın zamanda boşanmadan çıkmışsınız bunun üzüntüsünü yaşamışsınız. Eğer elinizden geleni yaptıysanız boşanmanın üzülünecek bir yanı yok. Sayfaları güzel yazılıp çizilmemiş, özensiz kullanılmış bir defter kapanmış. Buna sevinmelisiniz ama tabii ki boşanmış bir kadın olmak, yalnız başına çocuk büyütmenin kaygıları içindesinizdir… Eminim bunların altından da kalkabilirsiniz. Mailinizde yazdıklarınızda bu gücü sizde gördüğümü belirtmeliyim. Annenize boşanma kararınızı bile eşinizle beraberce söylemişsiniz; bunlar inceden düşünülmüş, güzel hareketler… Gelin görün ki hayatınızda bir dönem kapanıp bir başka dönem açılırken buradaki sancıları tek başınıza yaşayışınız; annenizin yanınızda olmasına karşın bir şey yokmuş, her şey normalmiş gibi davranması bunlar evladını düşünen, sakınan bir anneye göre hareketler değil. Üstelik tek çocuksunuz. Hayatındaki en kıymetli varlıklar siz ve çocuğunuzsunuz… Bu durum bize annenizin ruh sağlığının yerinde olmadığını gösteriyor. Evladınız zor bir dönemden geçiyorsa ona karşı kayıtsız kalmanız imkânsızdır, sizin de canınız onun canı kadar yanar. Siz bu kaygıyı, endişeyi, ilgiyi annenizde görmemişsiniz. Bu göremediklerinizle içinizdeki sevgi kırılmış. O kırık kalbinizle annenizi sorguluyorsunuz. Anneniz muhtemelen babanızın ölmüş olması, yalnız yaşamanın getirdiği sıkıntılar, kaygılar ve endişeleriyle sizden çok kendi derdine düşmüş bir kadın. Size karşı umursamaz tavırlarının tek açıklaması kendi derdini sizin derdinizden büyük görmesi ve yaş aldıkça bencilleşmesi… Sizin için “O genç, atlatır. Bir gün gelir yeniden evlenir” diye düşünüyordur. Gelecek size tabii ki umutla göz kırpacak. Gençsiniz ama üst üste gelen hayal kırıklıklarınızı da aşabilmelisiniz. Bu da susarak değil konuşarak aşılabilir. İçin için tüterek aşamazsınız. Sonra bu tütmeleriniz kırıcı bir patlamaya dönüşebilir. Onun için içinizde biriktirmek yerine annenizle konuşmalısınız. Annenize “Anneciğim ben boşanma dönemimde senin desteğini, şefkatini görmeyi çok isterdim. Şimdi çocuğumla beraber yalnız bir hayat yaşamak istiyorum” diyebilmelisiniz. Bu sizin hakkınız gerçi açık iletişim ruhen sağlıklı insanda karşılık bulur ama belki bu konuşma onu kendine getirir, bir evladı olduğunu yeniden hatırlar. Bu konuşmada net olmalısınız, sınırlarınızı çizmelisiniz yoksa sizin boşanmanız anneniz için yalnızlığından ve hayatın sorumluluklarından kurtuluş olacaktır. Annenizi bir psikoloğa götürmenizi öneriririm birlikte daha güzel günler geçirmenize faydası olabilir.
Şunu bilmek ve öyle davranmak zorundasınız. Bir yerden sonra kişi iç dünyasını koruyabilmek için dış kabuğunu sertleştirmek zorundadır. Herkes herkesi kullanabilir, anneler yere göğe konmasa da anneler de evlatlarını kullanabilirler. 70 yaşında bir kadın olan anneniz günümüz dünyasında artık yaşlı olarak görülmüyor. Kendi başına evinde kalmaya devam edebilmeli, şimdiden bu sorumluluğu taşımanız gerekmiyor. Zamanı gelince zaten sizin sorumluluğunuz olacak. O halde şimdiden bu sorumluluğu tümden almak zorunda değilsiniz. Sizin önceliğiniz kendiniz ve çocuğunuz… Sonra anneniz gelmeli. Ezcümle gelecek güzellikleriyle, yeni umutlarıyla karşınızda size gülümsüyor. Hadi siz de o geleceğe güzel yavrunuzla birlikte gülümseyin. Gülen yüzünüzle büyütün çocuğunuzu gülmek bulaşıcıdır.
Sevgiler sevgili okurlarıma…
Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.
İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres:yesimilehayatbilgisi@gmail.com
YORUMLAR