Doğuma hazırlık eğitimleri neden önemli?

Günümüzde çoğu anne adayı ve aile doğuma hazırlanmanın bebeğin eşyalarını, odasını hazırlama, daha büyük bir eve taşınma, baby shower organize etme, hastane odasını süsleme, ziyarete gelenlere verilecek hediyelik, şeker, çikolata, şerbet gibi eğlencelikler hazırlama, saç boyatma, manikür ve pedikür olayına girme, fotoğrafçı ayarlama, doğum ile ilgili doktoruyla konuşabilirse eğer epidural normal mi olsun, sezaryen mi, acaba ben doğurabilir miyim sorularıyla sınırlı bir vizyon geliştirmekte. Kısacası doğuma hazırlanmanın öneminden bihaber aylarını geçirip, bıçak kemiğe dayandığında panikle nafile bir yardım arayışına girmekte. Hayatında bir daha yaşayamayacağı bebeğinin ilk doğum gününü, gözlerini dünyaya ilk açtığı dakikaları farkındalık ve coşkuyla karşılamak varken, acı çekerek, korku, panik ve çoğu zaman derinden bir hüzünle yaşamakta... Bence en kötüsü de sonradan öğrendiği veya duyduğu pozitif doğum hikayeleriyle kendi doğum hikayesini karşılaştırıp, keşke ben de araştırsaydım, ben de bir kursa gidip bebeğimin doğumunda söz sahibi olsaydım, keşke bende doktorumla açık açık konuşsaydım demesi oluyor.

Çoğu kişinin zaman kaybı, para tuzağı olarak gördüğü, eskiden kurs mu varmış, annem kursamı gitmiş de beni doğurmuş diyerek yaklaştığı bu eğitimlerde öncelikle hamileliğin, doğumun bir hastalık olmadığını, tüm memeli hayvanlar gibi kadınların da hiçbir ilaca ihtiyaç duymadan keyifle bebeklerini doğurabildiklerini, doğumun insan bedeninde fizyolojik ve psikolojik olarak nasıl ilerlediğini ve rahat bir doğum için nelere ihtiyacınız olduğunu öğrenirsiniz.

Sezaryen olmanız gerekirse yine de tercihleriniz olabileceğini, eğer tıbbi bir gereklilik yoksa bebeğinizden hiç ayrılmadan odanıza kadar koyun koyuna gidebileceğinizi, doğum sonrası ilk bir saatin insanın hayatında bir daha yeri doldurulamayacak kadar derin izler bırakabildiğini, ann-bebe-baba bağlanmasının ve doğum sonrası ten tene temasın önemini ancak doğuma hazırlık eğitimine gittiğinizde öğrenebilirsiniz.

İnsan bilmediğinden korkar. Doğum hakkında yeterli bilgiye sahip her anne, baba güçlenir ve bebeklerinin doğumlarında söz sahibi olurlar. Hastaneye hasta olmadıkları için gittiklerinin farkına varır ve doğumdaki seçeneklerinin epidural ya da sezaryenle sınırlı kalmadığını öğrenirler. Kurstan öğrendikleri masaj, nefes ve aktif doğum pozisyonları sayesinde bebeklerinin doğum kanalındaki yolculuğuna yardımcı olur, anne için de doğumun rahat ve konforlu ilerlemesini sağlarlar. Artık hasta gibi yatağa bağlanmak yerine doğum dalgalarıyla uyumlu bir dansa başlarlar. Eşlerine nasıl destek olacaklarını bilen ve doğumdaki rollerinin önemini anlayan babaların kendine güveni gelir ve bebeklerinin doğumuna tercih ettikleri kadar dahil olabilirler. Doğuma hazırlık eğitimi alan aileler doğum süresince verilen kesintisiz profesyone desteğin doğumun süresini kısalttığını, sezaryen oranlarını düşürdüğünü, ağrı kesici ve diğer ilaçlara ihtiyacı azalttığını, doğumların daha az medikalize olduğunu, daha pozitif doğum hatıralar bıraktığını bilirler ve bu desteği verebilecek stajer (staj döneminde ücretsiz olarak bu desteği veren) ve tecrübeli doulaları (doğum destekçisi) bulabilirler.

Eğer doğumdaki seçeneklerinizi bilmezseniz, tercihlerinizi doğru yönde yapamazsınız hatta bir şeyi tercih edebileceğinizin bile farkında olamazsınız. Doğuma hazırlık eğitimlerinde kanıta dayalı bilgiler alarak doğum tercihlerinizi belirleyebilir ve doktorunuzun rutininde nasıl bir doğum yaptırdığını sorgulayabilirsiniz. Öğrendiğiniz kanıta dayalı bilgiler dahilinde kibarca sorular sorarak, kafanızda canlandırdığınız doğum hayalinizi doktorunuzla açık açık konuşarak birbirinizin sınırlarını öğrenebilirsiniz. Böylece doğum sürecinde yaşayacaklarınız sizi şaşıtmaz. Örneğin doğumda rutin epizyotomi uygulanmasını tercih etmeyen bir anne, bu uygulamayı rutin olarak yapan bir kadın doğumcuyu tercih ederse ve bu isteğini doktoruyla detaylı bir şekilde paylaşmamışsa doğum sırasında ufak bir hayal kırıklığı yaşayabilir. Doğum içinde gerekli gereksiz uygulanan rutin müdahaleleri bilmezseniz çoğuna maruz kalabilir ve doğumunuzun normal olmasını isterken kendinizi ameliyathanede sezaryen olurken bulabilirsiniz. Malesef bu kadar basit ve acı...

Peki ya bebekler? Doğum sonrası onların başına neler geliyor, acaba annelerinden ayrı kaldıklarını hissediyorlar mı, göbek kordunu ne zaman kesilsin, rutin olarak gereksiz yere yapılan müdahalelere maruz kalıyorlar mı, doğumlarından yıllar yıllar sonra o anları hala bedenlerinin en derin kayıtlarında saklı tuttuklarını ve ara ara yaşadıkları patlamalarla nereden geldiğinin bile farkında olmadıkları o duyguların doğuşunun doğumlarında yaşadıkları olduğunu biliyor muyuz? İşte bu kadar değerli ve önemlidir doğum anları.

Doğuma hazırlanmak sanıldığı kadar pahalı ve zor da değil. Son aylarda açılmaya başlanan ve benim de bu cuma açacağım staj sınıfım gibi düşük ücretli doğuma hazırlık ve nefes çalışması eğitimlerine katılabilir ya da diğer doğuma hazırlık eğitimlerinden kendilerine en uygununu bulabilirler. Eğer bütçeleri bu eğitimlere yeterli gelmiyorsa internette güvenilir sitelerden aldıkları bilgilerle, doğuma hazırlık kitaplarını okuyarak ellerinden geldiğince bilgilenmeye çalışabilirler. Önemli olan istemek, eğer gerçekten doğuma hazırlanmayı isterseniz eminim bir çıkış yolu bulabilirsiniz.