Epidural ile normal doğum

Hamile kadınlar doktorlarıyla doğum hakkında konuşmaya başladığında, normal doğum yapmak için epidural analjezi kullanımı neredeyse bir zorunluluk gibi karşılarına dikilir. Günümüzün modern gebesi doğum ağrısından korkan, ağrıyı acılar çekmekle özdeşleştiren, bilinçaltları filmlerdeki korkunç doğum sahneleriyle ve duyduğu korkunç doğum hikayeleri ile dolu. Günümüzün çoğu kadın doğum uzmanı ise uzun çalışma saatlerinden bezmiş, normal doğumda ağrıyla başetme yöntemlerinden bihaber bilgisiz annelerden, ailelerden sıkılmış, zorlu çalışma şartları altında işlerini rutine bağlayıp sistemin içinde yuvarlanıyorlar.

Dolayısıyla bu ikili bir araya geldiğinde normal doğum için acil ilk çıkış kapısı epidural analjezi oluyor. Anneler doğumda ağrı çekmekten korkuyor, doktorlar karşılarında ağrıdan delirmiş, "Doktor beni kurtar" diyen annelerden sıkılmış. Ağrısız doğum varken ne gerek var sancılar çekmeye? Doğal mı doğurmak istiyorsun, git o zaman tarlada doğur. Epidural kullanmayacaksın, bebeğin organik mi olacak diyen bir doktora direnen gebe sayısı da oldukça az...

Hiç kimse anneye doğumun doğasını, bedeninde nasıl ilerlediğini, doğum hormonlarını ve epidural analjezinin bu hormonların işleyişini bozarak, aslında doğumun doğal sürecine nasıl zarar verdiğini anlatmıyor. Bu ilacın az da olsa bebeklerine geçtiğinden, annelerin bazen tansiyon problemi yaşayabileceklerinden, hareket özgürlüklerinin kısıtlandığından ve dolayısıyla bebeklerinin doğum için optimum pozisyonu almakta zorlanacaklarından, epiduralin doğumun 1. ve 2. aşamasını uzattığından, serum ve suni sancıya olan ihtiyaçlarının artabileceğinden, sürekli NST takibine alınacaklarından, ıkınmada zorlanabileceklerinden, vakum ve epizyotomi gibi müdahalelere maruz kalmak zorunda olabileceklerinden kimse bahsetmiyor.

Kimse kadının gücünden, ağrıyla başetmek için kolayca uygulayacağı nefes tekniklerinden, doğum pozisyonlarından, suyun ağrı kesici etkisinden, en önemlisi doğumda hissettiği baskının, sancıların ona bu süreçte yol göstermek için olduğundan bahsetmiyor. Doğumda salgılanan hormonların mucizevi işleyişinden ancak doğuma hazırlık kurslarına katılan bilinçli gebeler haberdar. Gerçekten ihtiyaç duyulduğunda avantajları ve riskleri göz önüne alınarak uygulanması gereken bir ilaç peynir, ekmek gibi annelere servis ediliyor.

Aklı başında her insan gibi ben de, gerçekten gerekiyorsa doğum sürecinde uygulanan her müdahaleyi destekliyorum ve anneleri kendi doğumlarında söz sahibi olmaya davet ediyorum. Bunun için de bilgilenmeleri, bebek odaları süslerine, baby shower'lara harcayacakları paraları doğuma hazırlık eğitimine yatırmalarının önemini kavramalarını istiyorum.