Magazin dediğin, nereye kadar?

Magazin haberi izlemeye bayılıyorum. Magazin müdürü olan çok sevdiğim bir arkadaşım var. Magazin arşivi beynimin yüzde 60’ını kaplıyor çoğu kadın gibi. Ama magazinin de bir dozu var, o kadar da değil!

Bu ara, magazin haberlerinde ayrılan ayrılana, kavga eden edene. Ünlü çiftlerin, çift olmasına bayıldığımız insanların ayrılmasına üzülürken ve haklarında duyduklarımızın da bu kadarla kalması gerekirken, birden onlara acımaya başlıyoruz... Bu, biraz fazla magazin izlemekten mi yoksa magazinin ünlülerin hayatların içine fazlasıyla girmesinden mi, bilemiyorum. Ama artık rahatsız olmaya başladığımı farkettim...

Mesela son 1-2 günün gündemi Ece Erken ve kocasının kavgası, kavganın detayları, Ece Eerken’in kavgadan sonra ne yaptığı... Hiç hayatımızda olmayan bir kadın hakkında bu kadar şey bilmek, dedikoduya aç ruhumuzu doyururken, bir yandan da evindeki en özel çekmecesini karıştırmış kadar suçlu hissettirmiyor mu kendimizi? Keşke bu kadarını da bilmesek, hamile ve dolayısıyla da hassas olan bir kadın için genç kocasının “boşayacağım lan o karıyı” dediğini öğrenmesek... Yazın aşık olmuşlar, evlenmişler. Şimdi de çocuk yapmışlar. Arada da kavga etsinler, zaten biz de etmiyor muyuz? Neden bu kadar fazlasını istedik magazinden ve neden biz istedikçe onlar daha çok detay verdi?

Mesela Ceyda Ateş’in sevgilisi Amerika’ya gidip yaşamaya başlayınca onu aldatmış. Ceyda’ya da bir kez sordunuz, inkar etti. Yahu, kızı her görüşünde sevgiliniz sizi aldatmış, ne diyeceksiniz? diye sormak nedir? Mesleğini, magazinciliğini bir kenara bırak hadi, zaten aldatılmış bir ünlü insansan, kendini milyonlara rezil olmuş, yerin dibine girmiş hissediyorsundur. Aldatıldığını yüzbinmilyon kişinin sana tekrar tekrar sorması nedir yahu? O kız ne kadar terslese, o soruyu sorana hakaret etse yeridir. Bazen galiba ünlülerin yerine kendini koyarak hareket etmesi gerekli gazetecilerin. Meslek kutsal meslek kutsal diye diye, insanları bile bile acıtmalarını görmezden geldik. Karşımızdakilerin de insan olduğunu, sadece ünlü birer robot olmadıklarını unuttuk. Ana gazetelerdeki magazin haberleri az geldi, eki en çok olanı aldık. Magazin programlarını en çok izlenen yaptık. Her haberi izledik, sonra diğer magazincilerin yorumlarına daldık. Ve bahsedilenlerin de birer insan olduğunu unuttuk...

Magazini çok seviyorum. Yine izleyeceğim. Ama herhangi bir insanın rencide edilmesini cidden hiç sevmiyorum. Hiç ama hiç sevmeyeceğim.