Üzgünüm, o pek sandığın gibi değil...

Gün geçmiyor ki bir çocuklu aileden daha "Doktor, yaşıtlarından çok önde, gelişimi mükemmel, çok zeki! diyor" lafını duymayayım... Şimdi çocuk sahipleri bana kızacak belki ama söylemek zorundayım, hepinizin çocuğu normal. Normal zekada, normal gelişim sürecinde falan... Gördüğüm diğer bütün çocuklarla aynı.

Eğer 2 yaşında gazete okumaya başladıysa başka tabii. Ama sirf cok yaramaz ve teknolojik aletlere cok meraklı diye aşırı zeki diyip duruyorsanız, birazcık abartıyorsunuzdur...

Aynı şey, çoğu kedi sahibi için de geçerli. Kaçından aynı cümleyi duydum, saymadim bile: "İnanilmaz bir hayvan, baksana, saatlerdir böyle ters uyuyor, çok acayip değil mi?" Yok canım, acayip falan değil. Hepinizin kedisi ters uyuyor. Yüzde 99'u inanılmaz bir hayvan değil. Uyuyor, uyanıyor, yemek yiyip kaka yapıyor işte. Kedi yani, normal, bildiğin kedi. Bir de laflarına gerçekten takık olduğum "Ben de çocuk sevmezdim ama kendi çocuğun başka oluyor"cular var... Bunlar genellikle çocuk sevmeyen insanlara acıyarak bakarlar. Yapayalniz öleceklerinden eminlermiş gibi...

Halbuki herkes her şeyi sevmek zorunda degil. Çicek sevmediğim için şaşırıyor musun? Hayvan düşkünü olmadığım için? E peki çocuk neden sevmek zorunda olayım ki? Etrafımdaki bütün anneler perişan. Sosyal hayat bitiyor, kendine ayırdığın vakitler bitiyor, sorumsuzca yaşayabilme lüksü bitiyor, önce kendini düşünmek bitiyor... E buna da herkes hazır olamaz haliyle...

Ne bileyim, beni evde tutacak, bakmakla yükümlü olacağım herhangi bir şeye hazır değilim ki ben, çiçeğe bile bakamam... Yok yani bende henüz o, gelmedi. Bir de "Kendi çocuğum olunca değişecektir kesin" diyip cocuk doğurup onu da kendimi de perişan edemeyeceğim.

Bence herkes yapabileceğini yapsın, alabileceği kadar sorumluluk alsın. Çocuğuna gerçekten iyi bir eğitim verebilecekse çocuk yapsin, mamasını, suyunu ihmal etmeyip, aşılarını yaptırabilecekse hayvan beslesin, hangisine ne kadar su verileceğini ezberleyecekse çiçek alsın, bunları yapamıyorsa da, gücü yetecekse çocuk okutsun mesela ya da ihtiyacı olanlara okul malzemesi alsın, en kötü, fırından bir ekmek alırken, bir de ihtiyacı olan alsın diye askıda ekmek bıraksın.