Değişimi kabullenme yöntemleri

Sudan çıkmış balık gibi hissedilen anlar vardır ya bir de hafızanın pek sağlam olmadığını düşün; ıslaksın, bir yerdesin, kuruyorsun, nefes alamıyorsun, ne oluyor haberin yok. Her şey yolunda gibi de ama vücudunda bir titreme var. Hani bedenin uyandığı halde zihnin hala rüyanın heyecanında kalır ya öyle bir his... Ya da uyanıp bir an nerede olduğunu kestirememe hali...


“Ne oluyor burada be!” hissi hani. Danışma nerede? Buraya nasıl geldim?


Bu konuda herhangi bir araştırma yapılmış mı bilmiyorum ama şundan eminim, buna benzer hisler genellikle hayatımızda büyük şeyler değiştiğinde daha çok gıdıklıyor bizi. Üniversitenin ilk aylarını hatırlıyorum. Bilmediğim sisli bir tepeden bilmediğim bir şehre doğru bakıp bakıp “İyi de nasıl?!” dediğim olurdu ara ara...


Buna benzer geçişlerle ne alıp veremediğimiz var bilemiyorum. Hayatımızda bir şeyler değişiyor, bu elbette ki bir süreç halinde gerçekleşiyor, biz de tüm bu sürece şahit olsak bile o yabancılık hissi gelip bulabiliyor bizi.


Çare ritüel! Düğünleri ve mumlar yakmayı falan bırakın, bebek ilk dişini çıkardığında bile belli yörenin insanı tarafından yapılması gelenek haline gelmiş bazı törenlerle haşır neşiriz. Pek çok kültürde büyüme, evlilik, sosyal statünün değişmesi, hastalık, ölüm gibi dönüm noktaları için belirli ritüeller yüzyıllardır yapılıyor.


Bir araya gelip birbirimizi alkışlamayı çok sevdiğimiz için mi? Onca hazırlık ve kural sadece biraz sosyalleşelim diye mi?


Çok daha fazlası var. Bir şeyi törenle yapmak, o şeyin varlığını farkındalıkla kabullenmek demek. Her ne oluyorsa, o şeyi yavaşça, çeşitli sembollerle iyice göz önüne çıkartıp gerçekleşen değişimin daha iyi fark edilebilmesini sağlamak asıl maksat. Törenler, ritüeller; yaşanan değişimi, birleşmeyi veya kaybı tam anlamıyla idrak edilebilmemizi sağlar. Kısa bir konuşmadan sonra ayrılırken bile vedalaşıyoruz mesela. Bir anda kaybolma fikri hepimize tuhaf gelir bu veda merasimleri olmasa.


Değişim ne kadar büyükse, o kadar kapsamlı bir ritüel gerekiyor tabii... Evlilik, cenaze, doğum vs....


Kayıplarla, değişimlerle baş edemeyecek gibi hissettiğinizde bazen ihtiyacınız olan minik, kişisel bir ritüel olabiliyor sadece.


O tuhaf rüyalardan uyandığın sabahları hatırla. Ritüeller bedenimize her şeyin yolunda olduğunu, artık uyandığımızı, bu değişimin, dönüşümün tamamen normal olduğunu hatırlatmanın en eğlenceli yolu. Başkalarına bazı şeyleri ilan etmek için tonlarca para harcayıp hazırladığımız şatafatlı merasimleri düşün. Kendine de bazı şeyleri ilan etmen, hatırlatman gereken zamanlar var. Ritüeller için zaman ayır. Çünkü değişim, dönüşüm hiç bitmiyor. Uzaklara giden bir arkadaşın için renkli bir kağıda yazdığın iki satır şiiri gittiği yöne doğru uçurman gibi uyduruk, ufacık da olsa farkındalıkla yapılan her ritüel iyidir, gereklidir.


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.