Sarılmak, düşündüğünüzden çok daha fazla rahatlama sağlayabilir. Sarılmak eşiniz, arkadaşınız veya çocuğunuz gibi önemsediğiniz birine daha yakın hissetmenize yardımcı olabilir. Diğer insanların sizi önemsediğini hissetmenizi sağlayarak mutluluk ve tatmin duygularını da artırabilir.
Koşullar sevdiklerinizle vakit geçirmenizi engellediğinde, fiziksel şefkat açısından oldukça çaresiz hissedebilirsiniz. Fiziksel temas/dokunma temel bir ihtiyaçtır, bu nedenle bu kesinlikle normaldir. Özellikle normalden daha uzun bir süre fiziksel temas/dokunma olmadan yaşamak, duygusal sağlığınız üzerinde oldukça büyük bir etkiye neden olabilir.
En yakınınızla ve en sevdiklerinizle sarılmak, oldukça hızlı bir şekilde daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır. Fakat gerçekten sarılmaya ihtiyacınız varsa ve tek başınaysanız, kendinize sarılmaya ne dersiniz?
Evet, kendine sarılmak kulağa biraz garip gelebilir, hatta aptalca gelebilir ama bu kesinlikle gerçek ve işe yarayan bir şey. Nasıl mı?
Kendine sarılmanın ciddi faydaları var
Kendine sarılmak, öz şefkat için harika bir yoldur.
Ağrıyı hafifletmeye yardımcı olur
2011 yılında yapılan bir araştırmaya göre, kendinize sarılmak ağrıyı azaltmaya yardımcı olabilir.
Bu küçük çalışmada araştırmacılar, 20 katılımcıda iğne batması benzeri ağrı hissi oluşturmak için bir lazer kullandılar. Katılımcılar kollarını kavuşturduklarında (kendinizi kucaklarken kollarınızı çaprazlama şeklinize benzer şekilde), daha az ağrı hissettiklerini bildirdiler.
Araştırma yazarları, bu sonucun ağrının nereden geldiğine dair beyindeki kafa karışıklığı ile ilgili olduğunu öne sürüyorlar. Ağrı bir yerde olur, ancak kollarınızı kavuşturursanız, beyniniz ağrı sinyalinin yerini karıştırır.
Beyniniz bunu çözmeye çalışırken, ağrının yoğunluğu da dahil olmak üzere diğer bilgileri işleme kapasitesi azalır.
Ağrılı, kaşıntılı veya tahriş olmuş bir noktaya sürtünmeyi veya tokat atmayı denediyseniz, ağrıyı hafifletmek için benzer bir stratejiye aşina olabilirsiniz. Ek duyumlar eklemek, beyninizin daha fazla işlem yapmasını sağlar ve bu da ağrı düzeyinizi nasıl algıladığını etkileyebilir.
Sarılmanın ağrı kesici olmasının başka bir açıklaması da olabilir. 2015 yılında yapılan bir araştırma, yatıştırıcı bir dokunuşla salınan oksitosin hormonunun ağrının giderilmesinde rol oynayabileceğini öne sürüyor. Oksitosin salınımı, ağrıyı doğrudan gidermeye yardımcı olabilir. Araştırma yazarları, bu hormonun ayrıca endişe ve korku duygularını azaltarak dolaylı olarak ağrıya duyarlılığı azaltmaya yardımcı olabileceğini belirtiyor.
Kendinizi güvende hissetmenize yardımcı olabilir
İnsan bağlantısının önemi küçümsenemez ve sosyal destek pek çok fayda sağlar. Örneğin, değer verdiğiniz biri kollarını size sardığında muhtemelen rahatlamış ve daha az yalnız hissedersiniz.
Kendinize sarılmak, bu rahatlık ve güvenlik duygularını çoğaltabilir. Başka birine tekrar sarılana kadar bunu bir tür yedek olarak düşünün.
Kendi sağlığınızda en önemli rolü siz oynuyorsunuz ve kendinize sarılmak, kendinize gücünüzü hatırlatmanıza yardımcı olabilir. Bir başkasının destek sunmasını ve sizi daha iyi hissettirmesini beklemek yerine, kendinizi rahatlatacak adımlar atabilirsiniz.
Ruh halinizi iyileştirebilir
Belki uzun bir gün geçirdiniz ya da net bir sebep olmadan biraz kasvetli hissediyorsunuz. Belki de şu an için sevdiklerinizle vakit geçiremiyorsunuz ve yalnızlığın gerilimini hissediyorsunuz.
Dokunma, hatta kendi dokunuşunuz bile, vücudunuzdaki kortizol (stres hormonu) düzeyini düşürdüğü için gevşemeye yardımcı olur. Elbette, sarılmak sorunlarınızı tamamen çözmez, ancak gerginliğinizin ve stresinizin bir kısmını hafifletmeye yardımcı olabilir.
Bu nedenle, bir dahaki sefere kendinizi gergin, zayıf, sinirli veya tükenmiş hissettiğinizde, iyi, uzun bir kucaklama için zaman ayırmak moralinizi yükseltmeye ve ruh halinizi aydınlatmaya yardımcı olabilir.
Öz şefkati artırabilir
Dokunma gibi, öz şefkat de kortizol seviyelerini düşürebilir ve genel refahı iyileştirebilir. Kendine sarılma da öz şefkatin yollarından biridir.
Önde gelen öz şefkat araştırmacısı Kristin Neff'e göre, sarılmak, okşamak ve bedeninizi fiziksel olarak rahatlatmak, kendinize karşı sevgi ve hassasiyet duygularını artırır.
Kendine şefkat göstermek, kendini olduğun gibi kabul etmeyi kolaylaştırmaya ve zorluklardan veya hatalardan sonra kendini sakinleştirmeye yardımcı olur. Öz şefkat, dikkatli kabul ve öz saygıyı artırarak, hayata genel bakışınızı da iyileştirebilir.
Nasıl kendine sarılınır?
Kendinize nasıl sarılacağınızı net bir şekilde görselleştiremiyorsanız, endişelenmeyin. İşlem ilk başta biraz garip görünebilir, ancak aslında oldukça basittir. Bunu kesinlikle başka birine sarılırken yaptığınız gibi yapabilirsiniz, ancak daha net yönergeler istiyorsanız, bu ipuçları yardımcı olabilir...
Kendine sarılma 101
- Kollarınızı vücudunuzun etrafına sarın, onları doğal ve rahat hissettirecek şekilde konumlandırın. Örneğin, kollarınızı karnınızın üzerinde veya göğsünüzün hemen altında kavuşturmak, göğsünüzün etrafına sarılmaktan daha kolay gelebilir.
- Ellerinizi omuzlarınızın veya üst kolunuzun üzerine koyun (pazılarınızın hemen üzerinde). Yine, doğal ve rahat olan hali seçin. Kendinizi karnınızın üzerinden kucaklarsanız, ellerinizi yanlarınıza doğru kıvırmayı daha rahat bulabilirsiniz.
- İstediğiniz sarılma türünü hayal edin. Güçlü, yoğun bir kucaklama mı? Ya da daha yumuşak, yatıştırıcı bir kucaklama mı?
- Aradığınız hissi yaratmaya yetecek kadar baskı uygulayarak kendinizi sıkın.
- Sarılmayı istediğiniz kadar uzun tutun.
- Bazı insanlar kendilerine sarılırken hafifçe ileri geri sallanmayı rahatlatıcı bulur, bu yüzden bunu denemeyi de düşünebilirsiniz.
- Kendinize sarılmak istemiyorsanız, hafif bir masaja benzer şekilde, ön kollarınızı veya üst omuzlarınızı yatıştırıcı bir şekilde okşamayı deneyin.
Diğer öz şefkat eylemlerinden de faydalanabilirsiniz...
Kaynak: Crystal Raypole, "Hugging Self: Benefits, How to Do It, and More" (16 Haziran 2020) Şuradan alındı: https://www.healthline.com/health/hugging-self
YORUMLAR