Her ebeveyn, sabır, sevgi ve niyet ile var olmak ister ama çocuğumuzla yaşadığımız bazı anlar bizi tetikleyebilir ve ezici bir duygusal tepki göstermemize neden olabilir.
Eğer çocuğunuzla yaşadığınız zor bir etkileşimden sonra kendinizi bağırırken, içine kapanırken ya da derin bir utanç hissederken bulduysanız, yalnız değilsiniz. Bu tepkiler çoğu zaman o anın kendisinden daha derin bir şeyden kaynaklanır.
İşte çocuğunuzun sizi tetikleyebileceği altı güçlü neden ve iyileşmeye giden yollar…
İyileşmemiş duygusal yaralar
Bazen çocuğunuzun davranışı, sizin karşılanmamış ihtiyaçlarınızı veya acı verici anılarınızı yansıtır. Çocuğunuzun karşı çıkışı, sesinize saygı göstermeyen bir ebeveyni hatırlatabilir. Ağlamaları, duygularınız için utandırıldığınız zamanları aklınıza getirebilir. Travma tepkilerini anlamak için bu içeriğe göz atın.
Ne yapabilirsiniz:
Yoğun bir şekilde tepki verdiğinizi hissettiğinizde durun ve kendinize sorun: Bu çocuğumla mı ilgili yoksa geçmişimden gelen bir şeyle mi? Günlük tutmak, terapi veya içsel çocuk çalışmaları, gizli yaraları açığa çıkarabilir; böylece acıdan beslenen bir ebeveynlikten çıkıp bilinçli bir niyetle ebeveynlik yapmaya başlayabilirsiniz.
Boşaltılmamış duygular
Sinir sistemimiz kapaklı bir kap gibidir. Stres, öfke, üzüntü veya keder sağlıklı bir şekilde dışa vurulmadığında, zamanla birikir. Bir çocuğun yüksek sesle ağlaması, karşılık vermesi ya da dinlemeyi reddetmesi farkında olmadan kapağın açılmasına yol açabilir.
Ne yapabilirsiniz:
Stresi serbest bırakmak için günlük ritüeller oluşturun. Yürümek ve dans etmek gibi hareketler, ifade edici yazı, güvenli bir alanda ağlamak ya da bilinçli nefes almak, bedeninizin “bardağı boşaltmasına” yardımcı olabilir; böylece ebeveynlik zorlaştığında taşma olasılığınız azalır. Unutmayın, düzenleme bir süreçtir, bir düğme değil.
3. Karşılanmamış bağlanma ihtiyaçları
Büyürken bakım verenlerinizden güven, empati ve uyumlanmayı tutarlı bir şekilde yaşamadıysanız, çocuğunuzun bağ kurma ihtiyacını bunaltıcı—ya da tetikleyici—bulabilirsiniz. Yakınlık talepleri size yabancı ya da hatta tehditkâr gelebilir.
Ne yapabilirsiniz:
Çocuğunuzla küçük ama tutarlı bağlanma anları geliştirin—hikâye zamanı sarılmak, birlikte gülmek, göz teması kurmak ya da sadece dikkatinizi dağıtmadan var olmak. Çocuğunuza ihtiyaç duyduğunuz ilgiyi verdiğinizde, kendi kalbinizin parçalarının da iyileşmeye başladığını görebilirsiniz.
4. Güçsüz hissetmek
Ebeveynlik çoğu zaman bizi güçsüz hissettirir—özellikle bir çocuk “dinlemediğinde” ya da denediğimiz hiçbir şey işe yaramadığında. Bu başarısızlık hisleri, kendi ihtiyaçlarınızın ya da sesinizin görmezden gelindiği çocukluk deneyimlerini yankılayabilir.
Ne yapabilirsiniz:
Mükemmelliğe ulaşmaya çalışmak yerine, öz-şefkate yönelin. Kendinize, yakın bir arkadaşınıza konuşacağınız gibi konuşun: “Bu zor, ama elimden gelenin en iyisini yapıyorum.” Her şeyi çözmüş olmak zorunda olmadığınıza kendinize izin verin. Güçlü ebeveynlik, güçlü bir içsel diyalogla başlar.
İlginizi çekebilir: Psikolojik travmalar beynimizi nasıl etkiler?
5. Birlikte Düzenleme Zorlukları
Çocuklarımız duygusal düzenlemeyi bizim sakinliğimizi ödünç alarak öğrenir. Ancak sinir sisteminiz kronik stres, geçmiş travma veya tükenmişlik nedeniyle düzensizse, onların sakinleşmesine yardımcı olmak neredeyse imkânsız hale gelir. Boş bir bardaktan dökemezsiniz.
Ne yapabilirsiniz:
Sinir sistemi bakımını vazgeçilmez hale getirin. Nefes egzersizleri, farkındalık, topraklama ya da onarıcı dinlenme pratiği yapın. Siz ne kadar düzenliyseniz, çocuğunuz da o hali doğal olarak yansıtacaktır. Birlikte düzenleme kontrolle ilgili değil; ortak sakinlikle ilgilidir.
6. Çocuğunuzun mizaç yapısı
Bazen çocuklarımız, onları düşündüğümüz gibi çıkmazlar. Her çocuk kendine özgü bir mizaçla doğar. Bazıları hassastır, bazıları yüksek enerjilidir, bazıları düzene ihtiyaç duyar, bazıları ise özgürlük ister. Çocuğumuzun, aslında olmadığı biri olmasını bilinçsizce beklediğimizde sürtüşme ve hayal kırıklığı ortaya çıkar. Çocuğun “tıpkı bizim gibi” ya da tam zıttımız olması, kendimizle ilgili hislerimize bağlı olarak çok tetikleyici olabilir.
Ne yapabilirsiniz:
Çocuğunuzun mizacını öğrenin ve ebeveynlik yaklaşımınızı buna göre uyarlayın. Kendinize sorun: Çocuğum gerçekten yaramazlık mı yapıyor, yoksa sadece kendi gibi mi davranıyor? Bu, çocuğumla mı ilgili yoksa onda gördüğüm kendimle ilgili hislerimle mi? Kabul, bağ kurmanın kapısını açar.
Kaynak: "6 Reasons Your Child May be Triggering You", “The Parenting handbook: Your Guide to Raising Resilient Children.” Şuradan alındı: https://www.instagram.com/p/DNS17p-yJ_d/?hl=tr
YORUMLAR