Ailesi evlenmemizi kabul etmiyor ama biz...
Merhaba Yeşim abla,
Benim çok sıkı ve disiplinli geniş bir ailem var. Üniversite öğrencisiyim ve geçenlerde nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde 3 yıldır sevgili olduğum erkek arkadaşımla ilk ilişkimi yaşadım, çok pişmanım. Erkek arkadaşım tekrar etmek istiyor, “Hayır, istemiyorum” dedikçe ısrar ediyor, resmen önü açıldı. Sürekli sadece evde buluşmaya odaklanmış gibi ben yüzüne vurunca da kendini çöküntüye uğruyor, bunalıma giriyor “Vay ben öyle biri miyim?” diye. “Ailenle konuş, ailem öğrenirse beni ortadan kaldırır” dedim. “Tamam ailemle konuşacağım” dedi ve ailesiyle konuştu evlilik için. Ailesi “Daha askerliğini yapmadın, ne evliliği?” deyip her seferinde konuyu direkt ve net bir şekilde kapatıyor. Bu yıl üniversitem bitiyor ve aramıza mesafe giriyor. O gelemez, gelse de ailemden ötürü görüşemeyiz, ben de gidemem asla. O bana “Diktirelim ne olur ne olmaz. Sen memleketine git, beni bekle, ben de askerliğe gideyim. Olursa olur, olmazsa sağlık olsun” diyor. Rahatlığı beni öldürüyor. Ben “Ailene diret” dedikçe “Yapamam, edemem, kendimi mi öldüreyim?” diyor. Düşünüyorum ben zaten çok kıskanç, güven problemi olan biriyim. O ise Instagram’ında bir sürü kız olan biri. Onu çok seviyorum ama biliyorum ki ilişkimiz uzaktan yürüyemez çünkü birbirini görmeden bir ilişki kaç yıl sürer ki? Sürse de sürekli ayrılık araya girip daha kötüye götürecek. Askerlikten sonra sıkılır, “Nasıl olsa burda değil” diye bana rahat davranır ve ben de ayrılırım o zaman. Ailem bilse meseleyi zaten olacakları biliyorum yani yaşatmazlar bile. Sence ne olursa olsun devam mı etmeliyim “yürür belki” diye yoksa “zaten isteseydi şimdi de ailesini ikna ederdi, bunu yanımda kontrol altına alabiliyorum, haberdar olabiliyorum, uzaktan yapamam” deyip ayrılmalı mıyım? Ayrılamıyoruz da… Çok denedik, resmen onu hayatımın merkezi yapıp onun canını kendi canımın önüne koyacak derecede seviyorum, ilk sevgilim zaten. Ben ne yapacağım diktirme olayını? Askerlikten dönse ne olacak? Ne zamana kadar sürecek? Bu zaman zarfında ne yapmalıyım diye kafayı yiyeceğim. Psikolojim bozuldu. Ne olur bana akıl ver. İntihar etmek geliyor içimden, sen bir şey söyle ne yapmalıyım?
Yeşim Tijen’in cevabı:
Merhaba sevgili kızım, kendinize karşı çok acımasızsınız, intiharı düşünmek ne demek öyle? Allah korusun. Yaşamak bu kadar güzelken ne çabuk kendinizden, hayallerinizden vazgeçtiniz. Bir bilseniz önünüzde ne güzel günler olacak. Onlara ulaşmak, o güzel günleri yaşamak istemez misiniz? İstersiniz tabi. O yüzden sakın yavrum, her şey gelir geçer, sizden de bir güzel gider. Hiçbir şey sürekli değildir diyeceğim. Önemli olan yaşananlara dayanabilmek, sabırla tahammül göstermek, çözümü kalple değil, akılla aramaktır. Sorularla yaşamda yolumuzu bulabiliriz, kalple yola çıkan yolda kalır. Bakın kalbinize danışırsanız kalbiniz size ümitsizlik veriyordur. “Onunla olmayacak, hiçbir gayreti çabası yok, olursa olur, olmazsa sağlık olsun” bile diyebiliyor, sizin modunuzu düşürüyordur. Aklınız ise “Olmazsa olmasın, başka biri olur zaten hiçbir gayreti yok, belki daha çok mutlu olacağın biriyle olursun” diyerek size ümit verir. Hangisiyle yola çıkarsınız?
Sevdiğiniz genç için “Canımdan çok seviyorum” demişsiniz. İnsanın canı kıymetlidir ama insanoğlu sevgisini abartarak ifade etmeyi sever ya da şöyle diyeyim; insanın aklı başına gelince kimseyi kendinden daha çok sevmemesi gerektiğini de anlar. Bakalım siz işin ucu size dokunmaya, gerçeklerle yüzleşmeye başladığınız bugünlerde neler yapacak, nasıl kararlar alacaksınız? Kendinizden mi, o gençten mi vazgeçeceksiniz? Belki de ummadığınız bir şey olacak, erkek arkadaşınız size ve ilişkisine sahip çıkacak. Hayatta her şey mümkün ama bu kadar sağ gösterip sol vuracak bir genç gibi durmuyor. Hareketleri hep geniş geniş. Yine de Allah’tan ümit kesilmez diyenlerdenim. İnsan Allah’tan ümidini kesmiyor ama ümit etmek de adamına göre olmalı. Bir genç “Olursa olur, olmazsa sağlık olsun” diyebiliyorsa bu gence güvenemezsiniz. “Elinden gelenin fazlasını yapar” diye düşünemezsiniz. Ailesini, kendini fazla zorlayacak bir gence benzemiyor, sizin kadar tutkuyla ilişkisini yaşamıyor. Bu nedenle kendi tedbirlerinizi almaya başlamalısınız. Bu genç ne kadar ısrarlı olursa olsun onunla birlikte olmamalısınız. Okulunuz bitiyor bu sene. Artık ayrı yerlerde olacaksınız. Ayrı yerlere dağıldıktan sonra bu gencin hal ve gidişine bir süre bakın nasıl bir tutum içinde, ilişkisine sahip çıkan davranışlar içinde mi yoksa hala ilişkiyi siz mi zorla yürütüyorsunuz? Siz yürütüyorsanız ayağınızı yere basarak noktayı koymanızı öneririm, bu gençle bir yere varamayacaksınız. Bu durumda en azından “İlişkim için her şeyi yaptım” diyerek yarınlara daha özgürce devam edebileceksiniz. Birini sevmek insana mutluluk ve ümit vermeli, ümit vermiyorsa, elinizden geleni yaptıysanız rotanızı “Tam yol ileri” diyerek değiştirin sevgili kızım. Kimsenin sizden daha değerli ve önemli olmadığını, en çok sevmeniz gereken kişinin kendiniz olduğunu söylemek isterim. Bugünler size çok zor gözükse de ilerde bu yaşadıklarınızın o kadar da zor şeyler olmadığını, insanın her şeyi isterse aşabileceğini siz de göreceksiniz. “Bakışlar yaşa ve yaşam tecrübesine göre değişir” demek istiyorum. Yaşadıklarınız, hayatı bilmeyen sizin yaşınızdakilere göre büyük; yoksa aşılmayacak cinsten bir sorun değil.
Evet yavrum, bu ayağınızın ilk takılması, ilk yere düşmeniz. İnsan yaşadıkça düşer kalkar. Mühim olan ayağa kalkabilecek kadar güçlü olmaktır. Yaşadıklarına meydan okuyacak güçte olmaktır. Siz de akıllı bir kızsınız, kendinizi bu durumdan güzelce kurtaracağınızı düşünüyorum. Sizin de kendinizi görmenizi çok isterim. Hadi bakalım kalkın ayağa, bir dik durun şöyle, yaşadıklarınızı yenerek hayata gücünüzü gösterin.
Sevgiler sevgili okurlarıma...
Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.
İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com
YORUMLAR