Eşim ev işlerinde hiç yardımcı olmuyor!
Sevgili Yeşim Hanım,
34 yaşındayım. 5 yıllık evliyim. 3 yaşında bir oğlum var. Bir şirkette orta kademe yöneticiyim. Eşimle genel olarak iyi anlaşıyoruz ama bazen bana hiç yardımcı olmadığını düşünüp ona sinirleniyorum. Sabahları oğlumuzu arka sokakta oturan anneme bırakıyoruz. Akşamları da alıp eve beraber dönüyoruz. Eşim evde hiçbir işe yardımcı olmuyor. Kirli gömleğini kirli sepetine koymak yerine sandalyenin üzerine atıyor. Su içtiği bardağı, sigara izmaritleriyle dolu küllüğü, meyve yediği tabağı içindeki çöplerle sehpada bırakıyor. Kaç kez basit ev işlerinde yardımına ihtiyacım olduğunu, böylece onunla ve oğlumla daha fazla iyi vakit geçirebileceğimi söyledim. Her defasında dinledi, tamam dedi ama hiçbir değişiklik olmadı. Önemsiz gibi görünen bu sorunun ileride ilişkimizi zedeleyebileceğini düşünüyorum. Çünkü insan bir kere görünce hep görüyor. Sizce daha mı sert konuşmalıyım, yoksa kurduğum cümleleri değiştirmeli miyim?
Yanıtınız için şimdiden teşekkür ederim.
Yeşim Tijen'in cevabı:
Ah biz kadınlar, her şey bizim başımızın altından çıkıyor. Onu da hemcinsiniz olan bir kadın yetiştirdi. İnanın bu konuda masumlar erkekler. Biz annelerin kabahati bu. El bebek gül bebek büyüttük onları. Oğullarımız ya, erkekler ya, büyük bir erkekmiş gibi hizmet sundu anneler onlara. Hiç gocunmadan, arada söylenseler de, canla başla aksatmadan yaptılar hizmetlerini. Ve yine kendileri gibi bir gelin dilediler oğulları için, onlara hizmet edecek. İnanın aynen böyle. Daha küçücük yaşlardan itibaren ayrı bir yere koydular oğullarını. Geleceğin erkeklerine iş buyurmadılar. Kadın gibi olur korkusu da vardı zihinlerinde bir yerde, erkek gibi erkek olarak büyümeleri için küçük erkeklerinin hep arkasını topladılar. Tabii ki iyi yapmadılar, ama onlar da öyle görmüştü büyüklerinden. Şimdi yeni nesil siz yeni anneler, bunun bir sorumluluk olduğunu öğreteceksiniz çocuklarınıza. Daha sorumlu erkekler olacaklar mutlaka.
İşin özü inanın burada gizli. Annelerin biricik oğlusularına gösterdiği ihtimamda saklı. Belki sonradan kendini geliştirebilir, düzene, tertibe özen gösteren bireyler olabilirler, ama bazıları da alışkanlıklarını devam ettirebiliyorlar. Kimileri de kendini bulduğunda düzenli, tertipli erkekler oluyor, bu tamamen kişinin kendisiyle ilgili bir şey.
Eşinize sert konuşmanız hiçbir şeyi değiştirmez, sadece ikinizde sinirlenirsiniz. Olan, o olur. İyisi mi siz hep tatlı tatlı konuşun. Onu eleştirmeden, toplamıyorsun, yardımcı olmuyorsun diye eleştirerek değil, yapamıyorum canım, çok yoruluyorum diye söyleye söyleye tatlılıkla anlatmaya devam edin. Çiviyi bile çaka çaka yerine sokmaz mıyız? Bu şekilde belki bir gün bir şeyleri değiştirebilirsiniz.
İşin ucu bir de size dokunuyor. Eşinize toleransınız nereye kadar? Titizlik sizde ne boyutta? Tahammül sınırınız nerede bitiyor? Bu soruların cevapları çok önemli. Halbuki sizin bir oğlunuz var. Küçük bir çocuk annesi olarak biraz esnek olmalısınız. Eviniz temiz olduktan sonra kül tablaları dolsun, kirliler sepete değil sandalyeye atılsın, bu dağınıklık belki eşinizi de rahatsız eder bir gün.
Bütün bunların peşine şunu söyleyebilirim. Asıl olan sizin ailece rahatınız olmalı. Çalışan bir kadın ve küçük bir çocuğunuz olmasıyla bahaneniz de var, rahatlayın biraz. Esnek olmaya çalışın. Kendi mutluluğunuz için ne kendinizi yıpratın ne eşinizi. Biraz o adım atsın, tolerans göstererek biraz da siz atın. Hiçbir şey siz ve ailenizden önemli değil, bırakın bazı şeyler dağınık kalsın.
Sevgiler...
***
Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun. Yeşim Tijen'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...
İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com
Twitter: @yesimtijen
YORUMLAR