İlişkinin sakın’ları

Uzun zamandır yalnızdın, sonunda aradığını buldun galiba. Galiba bu büyük bir aşk, öyle hissediyorsun. Galiba bu son. Geride kalanları hatırlamıyorsun bile, geride kalan herkes vakit kaybı… Şimdi mükemmel ilişkinde, şu ana kadar yapmak istediğin ama yapamadığın her şeyi uygulama vakti.

İstediğin şeyleri yap tabi de, şu durumlar biraz can sıkıcı olabilir:

Double date: Aslında sen de haklısın, senelerce bunun hayalini kurdun. Dizilerde, filmlerde hep double date çok eğlenceli gözüktü. Sen de denemek istedin. Size uygun bir çift arkadaşını buldun. Ya da onun bir çift arkadaşıyla görüşmeye karar verdiniz. Ya da onun kankasına senin kankanı ayarlamaya karar verdin. Ama olmadı değil mi? Olmaz. Aslında hiç eğlenceli değil. Aslında herkesle kafanın uyuşması imkansızmış değil mi, çift olunca bitmiyormuş her şey? Neyse, hevesini aldın en azından…

Sarhoş olunca sapıtmak: Evet, o derece sarhoş olmanın önüne geçebilirsin. Gerçekten, aslında sandığın kadar zor değil. Bir yerden sonra herkes içkiye devam ederken sen suya geçebilirsin. Bu sayede sarhoşken yanlış anlaşılmadan kaynaklanan küslüklerin, kavgaların önüne geçebilirsin. Dramatik anlar yaşanacağına, sen en azından o da ayılana kadar her şeye “he” der geçersin, ertesi gün kafası çalışan sen olursun. Hem de mükemmel ilişkini ziyan etmezsin. Çünkü sarhoş olup kavgalar etmek hiç de tutku yüzünden değil. Tutku başka bir şey, rahat ol…

İlk hafta sevdiğini söylemek: Evet, sabah akşam onu düşünüyor olabilirsin. Yemeden içmeden kesilmiş de olabilirsin. Her an onunla da olabilirsin. Ama ne olur “seni seviyorum” deme hemen. Daha 1-2 hafta olmuş, yeni tanışmışsınız, ne sevgisi, bir sakin ol, bir soluklan, hoşlanmadır o hoşlanma…

Dövme yaptırmak: Bak her gün yeni biri boşanıyor. İlk işleri de gidip dövmelerini sildirmek oluyor. Bunları hiç mi görmüyorsun? Neden onun adını, adının baş harfini vücuduna yazıyorsun? Yarın bir gün bitecek, çok azı ölene kadar sürüyor o aşkların, bilmiyor musun? Şimdi ilk haftadan dövmeciye gitme fikrini hemen kafandan at. Hemen! Çok istiyorsan harfli kolye al. Yüzük al. Bilezik al tak, mis!

Sosyal medyada duyurmak: Evet, sonunda sen de mutluluğu buldun. Sen de gerçek aşkı buldun. Eski sevgilin görse, kıskanç arkadaşların görse, herkes görse keşke değil mi büyük aşkını? Hayır! Al sana ayrılınca çok pişman olacağın bir şey daha… Sevgilini durduk yere herkesle paylaşmanın zararları saymakla bitmez:

1- Herkes ilişkinin her anını seninle yaşayacak. Güzel anlar tamam da, sana laf sokulunca, arkandan iş çevrilince herkesin bunu seninle birlikte anlaması hoş olmaz, değil mi?

2- Hatırlatmak istemezdim ama bu işin bir de ayrıldıktan sonrası var. Yanındaki adam, sadece senin eski sevgilin olduğu için bile insanların ilgisini çekebilir. Seninle yaşadıkları, CV’si gibidir. Sevgili olabiliyordur bir kere en basitinden, böyle bir adamı kim kaçırmak ister? İnsanlara aşkımı duyuracağım diye akbabaların dikkatini çekme de…

3- Kötü enerji var. Mutsuz olan insanlar senin mutluluğunu paylaşacak halde değildir, aksine enerjileri senin ilişkini de bitirebilecek haldedir.

O yüzden, sakin ol ve ilişkini kendine sakla.