Svetlana Pokrevskaya, talepler üzerine, kendi hayat tarzı üzerinden yola çıkarak bir aylık bir rehber oluşturmuş. Rehber kapsamında, her hafta için, hayatınıza entegre etmeniz gereken ve ayın geri kalanı boyunca yapmaya devam etmeniz gereken 3’er görev bulunuyor. Tercihen, sonrasında da bunları yapmaya devam etmek en iyisi; ancak karar sizin.
Hafta 1: Zihni ve vücudu arındırmak
Erken bir başlangıç, saat 6 civarında
Bu saatte, kendiniz için, gün içerisinde asla bulamadığınız zamanı bulabileceksiniz. Rahatsız edilmeden yapmanız gereken türlü şeyleri halledebileceğiniz huzur ve sessizlik anları olacak bu erken saatler – herkes hala uyuduğu için. Önünüzdeki günü maksimum derecede yaşayabilmenize yardımcı olacak sabah egzersizlerinizi yapabileceğiniz ideal saatler. Tembellik ve yataktan erken saatte kalkmama isteği, yorgunluğun belirtisi değildir. Bunlar, kendi hayatınızı yaşamayı istemediğinizi gösterir. Basit mantık; hayatınızı doyasıya yaşıyorsanız, yataktan fırlamak isteyeceksiniz. Ya da tam tersi; sabahları yataktan fırladığınızda, hayat, daha parlak gözükmeye başlayacak.
Daha iyi beslenme
Sıradaki değişimler, yoğun derecede enerji harcamanızı gerektiriyor. Büyük bir ihtimalle, enerjinizin çoğunu, alkol, sigara ve ağır, yağlı yiyeceklerin etkileri ile yüzleşerek, yalnızca bedeninizi işler halde tutmak için harcıyorsunuz. Hepimizin üstesinden gelinmesi şart olan bu türde alışkanlıkları var. Sizin için doğru gibi görünen herhangi bir beslenme düzenini seçebilirsiniz. Ancak her insan için geçerli olan tek bir şey var: alkol, cips, şekerli içecekler, önceden hazırlanmış yiyecekler, abur cuburlar – bunların hiçbiri, herhangi bir sağlıklı beslenme düzeninde kendine yer bulamaz. Bu yüzden, bunları hayatınızdan tamamen çıkarmanız gerekiyor. Ayrıca yediğiniz yemeklerin porsiyonlarını küçültmeli ve yatmadan önce yemek yemekten uzak durmalısınız. Bir başka deyişle, yalnızca bedeninizin size söylediklerini dinleyin ya da bir diyetisyenden tavsiye alın.
Spor
Kişinin, bedenini dengeli ve sağlıklı tutması, ruhsal sağlık açısından vazgeçilmezdir. Yorgun bir vücuttan biraz ruh çıkarmak için, öncelikle vücudun kendisini silkelemek gerekiyor! Sizin için doğru olan herhangi bir yöntemle: yoga, koşma, dans etme vs. Gün içerisinde daha fazla hareket etmeye çalışın, aklınıza ne gelirse – iş için hazırlanırken aynanın önünde dans edin, asansör yerine bir kez de merdivenleri kullanın ya da spor salonunda düzenli bir program uygulayın.
Hafta 2: Özel hayatı düzene sokmak
Kişisel alanınızı temizleyin
Her şeyi çöpe atın! Evinizdeki her köşeye, her masaya ve dolaba yeni bir düzen getirmenin vakti geldi. Düşünün: evinizdeki her bir obje – en küçüğe de dâhil olmak üzere – yalnızca yer işgal etmekle kalmıyor; aynı zamanda da enerjinizin bir kısmını sömürüyor. Değer mi peki? Yalnızca gerçekten faydalı olan, gerçekten ihtiyaç duyduğunuz, mutlu hissetmenizi sağlayan ya da gerçekten değer verdiğiniz eşyaları saklayın. Tüm bunları yaptıktan sonra, kendinizi çok daha iyi hissettiğinizi göreceksiniz.
Kişisel işlerinizi çözümleyin, yükümlülüklerinizi yerine getirin
Kaç yıldır İspanyolca öğrenme planları yaptığınızı hatırlıyor musunuz? Ya da bulunduğunuz yerden uzaktan oturan babaannenizi ziyaret etmek için kendinize kaç kez söz verdiğinizi? Kendinize ve diğer insanlara verdiğiniz sözleri hatırlamanız ve bunları nasıl halledeceğinize karar vermeniz gerekiyor. Temel olarak iki seçeneğiniz var: Yerine getirin ya da yapılacaklar listenizden sonsuza dek silin. Ama babaannenizden vazgeçemiyorsanız, elbette, hemen yarın yanına gidin. Zorunluluk ve hayal kırıklığı hisleri ile yaşamaya devam etmek yerine, yapmanız gerekenleri yapın.
Sosyal hayatınızı düzene sokun
Size ket vurduğunu ya da bunalttığını düşündüğünüz tüm ilişkileri bozun. Negatif bir görünüme sahip olan, kibirli ve hiçbir ortak noktanız bulunmayan insanlarla konuşmaya çalışmaktan vazgeçin. Yürüyüp gitmeyi ve hayır diyebilmeyi öğrenin. Kendinize nankör ve küstah olma, delice hareket etme, nahoş olma izni verin – eğer özgür hissetmek için gerekenler bunlarsa.
Hafta 3: Planlar, hedefler ve hayaller
Planlarınızı önce yazın, sonra uygulayın
Elinizde geçen haftadan bir yapılacaklar listesi kaldı, değil mi? Mutlu ve hevesli hissediyor musunuz kendinizi? Yanıtınız hayırsa, belki de birkaç şeyi listeden çıkarmanın vakti gelmiştir. Ya da alternatif olarak, önce hayata geçirin, sonra silin. Her iki durumda da sizi bekleyen sonuç, büyük bir güç dalgası ve yenilenmiş bir yaşam arzusu. Yalnızca işle ilgili ve finansal zorunluluklarınızı ciddiye almamanız gerektiğini de unutmayın; boş zamanlarınız için de planlar yapın ki rahatlayabilesiniz, arkadaşlarınızı ve sevdiklerinizi görebilesiniz, kendiniz için zaman bulabilesiniz. Başlamak için sabırsızlandığınız türde bir planı, bir yere yazmalısınız. Bir kerede hepsini yazın ve belirli bir zaman sınırı koymayı, atılacak adımları yazmayı unutmayın.
En mantıksız hayallerinizin listesini çıkarın
Hayallerinizde yaptığınız, ama çok mantıksız oldukları için asla gerçekleşmeyecek şeylerin listesini yapmalısınız. Örneğin tüm dünyayı yönetmek ya da 89 yaşında Everest dağına tırmanmak gibi. Kafanızdaki mantığın sesini duymazlıktan gelin ve her şeyi yapabilecek güce sahip olduğunuzu hayal edin; dudaklarınızdan dökülecek tek bir kelime ile. İhtiyacınız olan tüm paraya, zamana, bağlantılara ve yeteneğe sahipsiniz. Ne yapmak isterdiniz? Kim bilir, zihninizde imkânsız olarak gördüğünüz şeyler, belki de o kadar da ulaşılmaz değildirler.
İşlerinizi günlük olarak planlayın
Her akşam, bir sonraki gün için bir planlama yapın. Kısa ya da kabataslak bir plan olması sorun değil – bir kâğıda yazdığınız sürece, herhangi bir türde plan olabilir. Ve bu planları, tam olarak akşam vakti yapmak da önemli. Ertesi gün hakkında hiçbir şey hatırlamayacak olsanız bile, çok daha üretici olduğunuzu göreceksiniz.
Hafta 4: Ufkunuzu genişletin
Farklı şekilde yaşamayı deneyin
En küçük değişimler bile etkilidir. İşe giderken farklı bir rota kullanın. Daha önce hiç gitmediğiniz bir kafeye ya da pahalı bir mağazaya uğrayın. Yeni bir spor türü deneyin. Daha önce hiç yapmadığınız bir şeyi deneyin. Ve her gün, aşina olduğunuz şeyleri yapmakla meşgulken, kendinize şu soruyu sorun: bugün biraz daha farklı ne yapabilirim? Yeni bir şeyler deneme alışkanlığı edinmeniz gerekiyor; bu şekilde, alışılmışın dışında bir şeyler yapmak, hayatınızın doğal bir parçası haline gelecek.
Konfor bölgenizden çıkın
Elbette, önceki tüm adımları uygulamayı başardıysanız, konfor bölgenizin dışına doğru uzun bir yol zaten kat etmişsiniz demektir. Ancak daha da ileri gitmeli ve en büyük korkularınızın gözünün içine bakmalısınız. Ve yalnızca bakmakla yetinmemeli; aynı zamanda da savaşmalısınız. Radikal metotlar deneyin. Yükseklik korkunuz mu var? Paraşütle atlama yapın. Patronunuzdan ödünüz mü patlıyor? Yeni bir proje teklifi ile yanına gidin. Yeni insanlarla tanışmak, sizin için dehşet mi demek? Hiç kimseyi tanımadığınız bir partiye doğru yola çıkın. Bu gibi durumlar, yeni şeyler öğrenmemize ve gelişmemize katkıda bulunurlar.
Mola verin
Bu adımdaki ‘mola’ sözcüğü, şu anlama geliyor: evinizden dışarı çıkın, Wi-Fi bağlantınızı kesin ve biraz yalnız başınıza zaman geçirin. Kendinize dürüst geribildirimler verin. Geçtiğimiz ay, sizin için nasıldı? Nasıl geçti, hayatınızda neler değişti? Peki, şu andan sonra nasıl devam etmeyi düşünüyorsunuz?
Bu içerik brightside.me'den çevrilmiştir.
YORUMLAR