"Behçet hastalığı nedir? Behçet hastalığı tedavisi nasıl olur? Behçet hastalığı nasıl anlaşılır? Behçet hastalığı nasıl geçer?" sorularının yanıtını Memorial Şişli Hastanesi Dermatoloji Bölümü'nden Uz. Dr. Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan verdi.


Behçet hastalığı nedir?

Behçet hastalığı ataklarla seyreden, çok sayıda organı tutabilen sistemik bir rahatsızlıktır. Kan damarlarını tutan ve vaskülit olarak ifade edilen bir damar iltihabı tablosudur. Temel belirtileri arasında tekrarlayan oral ve genital ülserler, göz, eklem, cilt ve sinir sistemi tutulumu görülüyor. Dünyada en fazla Türkiye’de görülen bu hastalığın kesin sebebi bilinmemektedir.


20-35 yaş arasında ortaya çıkar

Behçet hastalığı ilk kez 1937 yılında Türk dermatoloji doktoru Hulusi Behçet tarafından tanımlanmıştır. Bugüne kadar Behçet hastalığıyla ilgili çok sayıda araştırma yapılmıştır ve Türkiye bu konuda en birikime sahip ülkelerden biri olarak kabul edilmektedir. Behçet hastalığı, tarihi 'İpek Yolu' üzerinde bulunan ülkelerde daha sık görülmekle birlikte tüm dünyada görülebilmektedir. Hastalığın en sık görüldüğü ülke ise 80/100.000 oranı ile Türkiye’dir. Bu sıklık Japonya’da 10/100.000, İngiltere’de 0,64/100.000, ABD’ de 0,12/100.000'dir. Her iki cinsiyeti ortalama eşit olarak tutar ve en sık 20-35 yaş arasında görülmektedir. Erkeklerde ve erken yaşta hastalığa yakalanan kişilerde daha şiddetli seyretmektedir.


Behçet hastalığı nedenleri nelerdir?

Hastalığın kesin sebebi bilinmemekle birlikte genetik ve çevresel faktörlerin rolü olduğu düşünülmektedir. Ailesel form yüzde 2-5 oranında görülür ancak bu oran Orta Doğu’da yüzde 10-15'tir. Genetik olarak HLA-B51 doku grubuna sahip olanlarda Behçet hastalığı görülme oranı daha yüksektir. Hastalığın sebebine yönelik bugün için üzerinde en çok durulan teori, genetik yatkınlığı olan kişilerde hastalığın viral, bakteriyel vb gibi çevresel bir uyaranla tetiklenerek düzensiz bir bağışıklık yanıtının sonucu olarak ortaya çıktığı yönünde olmaktadır.



Behçet hastalığı belirtileri nelerdir?

Behçet hastalığı deri ve mukoza tutulumu başta olmak üzere göz, eklem, mide-bağırsak, kalp-damar sistemi ve nörolojik sistem tutulumu gösterebilmektedir.

Hastalığın belirtileri:

  • Oral aft ve genital ülser adı verilen ağız içi ve genital bölgede tekrarlayıcı özellikte ağrılı yaralar,
  • Deride özellikle bacaklarda “Eritema Nodozum” adı verilen, ağrılı nohut benzeri kızarık şişlikler,
  • Vücutta sivilce benzeri döküntüler,
  • Gözde üveit ve benzeri bulgular görülmektedir.

Göz tutulumu özellikle yakın takip gerektirir ve ciddi tutulum varlığında erken tedavi edilmez ise görme kayıplarına varabilen sekeller gelişebilmektedir. Hastaların yüzde 50’sinde eklem tutulumuna bağlı artrit, ayrıca gastrointestinal bölge tutulumuna bağlı mide- barsak şikayetleri görülebilmektedir. Kalp damar sistemi tutulumu ve buna bağlı damar tıkanıklığı oluşabilmektedir. Hastalık böbrekleri tutulabilmektedir. Geç dönemde ve ilerlemiş vakalarda nörolojik tutuluma (beyin-omurilik tutulumu) bağlı bulgular ortaya çıkabilmektedir. Bulguların hepsi aynı hastada bulunmayabilir ya da zamanla eklenebilir, ama oral aft varlığı mutlak bulgudur.


Behçet hastalığı tanısı nasıl konur?

Hastalığın tanısı klinik belirtilerle konmaktadır. Paterji testi adı verilen ve kola uygulanan bir deri testi tanıya yardımcı olmaktadır.


Behçet hastalığı tedavisi nasıldır?

Tedavi hastaya göre ve tutulan organa göre düzenlenmektedir. Behçet hastalığında birçok klinik dalın işbirliğini gerekmektedir. Behçet hastalığında takip çok önemlidir. Hastalar mutlaka konusunda uzman hekimlerin kontrolünde olmalıdır. Bu şekilde özellikle hayati organ tutulumlarında erken müdahale ile hastalığın komplikasyonları büyük oranda önlenebilmektedir.


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.