Türkiye Obezite Derneği Başkanı Nazif Bağrıaçık, 12 ilde yaptıkları araştırmanın önemli sonuçlar verdiğini bildirdi. Bağrıaçık, “Önemli bazı sonuçlar nedir derseniz; geleneksel beslenme tarzı hâlâ devam ediyor; ekmek, çorba, peynir, zeytin tüketimi devam ediyor. Sütü az tüketiyoruz” dedi. Bağrı açık’ın araştırmay la ilgili açıkladığı bazı bilgiler şunlar:

Az süt içiyoruz

• Sütü az tüketiyoruz. ABD’de yılda kişi başına 400 kg, Avrupa’da 360 kg, Türkiye’de ise 26 kg süt tüketiliyor.

• “Kalori hesabı” gibi şeyleri toplumumuz çok az biliyor, bunları kavramış değiliz.

Yılda 27 kilo şeker

• Türkiye’de yılda kişi başına 27 kilo tüketiyoruz. ABD’de bu sayı 37 kg, Almanya’da 40, Fransa’da 35, İsrail’de 66 kg.

• Yemek öğünlerimiz düzenli değil. Yemek yemeye çok fazla vakit ayıramıyoruz. Çalışma şartlarımız nedeniyle ara öğün alışkanlığı çok az. Ancak büyük kentlerdeki gayretlerle mümkün bu. Anadolu’da ise çok az.

• “Ara öğün” dediğimiz zaman aklımıza tost, simit, börek ve bisküvi geliyor, bunları tüketiyoruz.

Besleme kavramı

• Yeterli ve dengeli beslenme kavramı kimsede oluşmamış durumda.

• Kalori hesabı gibi şeyleri toplumumuz çok az biliyor, bunları kavramış değiliz.

• Evde sadece kahvaltı ve akşam yemekleri yeniyor. Çalışma şartları dolayısıyla öğle yemeği çoğunlukla dışarıda yeniyor.

• Kahvaltıda geleneksel gıdalar tüketiliyor. Ekmek, peynir, zeytin, reçel, bal, yumurta ve salatalık. Ona ilave olarak simit, yumurta, sosis, salam ortaya çıkıyor.

Aktivite yok

• Toplumumuz dengeli ve yeterli beslenme alışkanlıklarına sahip değil.

• Fizik aktiviteye gerekli önem verilmiyor. Türkiye’de obezite, fiziksel aktivite düşüklüğünden ve dengesiz beslenmeden kaynaklanıyor.

• Toplumumuzun yüzde 73.4’ü alkol kullanmıyor.

Tuzu azalt tansiyonu ve kanseri engelle

Uzmanlar, tuz kullanımının azaltılmasıyla yalnız tansiyonun değil, obezite, kalp hastalıkları, hiper tansiyon, diyabet ve felçlerin yüzde 80, kanserin ise yüzde 40 azaldığını belirtti. Bartın Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç, günlük tuz kullanımının Türkiye’de önerilenin (günlük 6 gram) 3 katından fazla olduğunu söyledi. Dr. Koç, “Türkiye Aşırı Tuz Tüketiminin Azaltılması Programı ” (2011-2015) kapsamında gıda üretimi yapan tüm kamu ve özel kuruluşlara tuz tüketimi hakkında bilgilendirmek amacıyla mektup gönderildiğini belirtti.

Dr. Koç, “Dünya genelinde hızla artan obezite, diyabet, hipertansiyon, kalp hastalığı, böbrek hastalığı ve kanser gibi kronik hastalıklardan ölen kişi sayısı giderek artmakta ve her 5 kişiden 3’ü bu hastalıklar yüzünden ölmektedir. Gıda sanayisinde ve sofralarda önemli yeri olan tuzun aşırı tüketilmesi, hiper tansiyon, felç, kanser, kalp ve böbrek hastalıklarına zemin hazırlamaktadır” dedi.

Öğünlerde neler yiyoruz

Genel çizgileriyle sabah kahvaltımızda ekmek, peynir, zeytin, simit, kek ve börek; öğlen yemeğimizde ekmek, salata, çorba, pirinç veya bulgur pilavı; akşam yemeğimizde ekmek, salata, çorba, yoğurt, pilav ön planda. Etsiz sebze yemeklerini her gün tüketenlerin oranı çok az. Zeytin yağlılar akşamları çok az yeniyor.

Çay ve kahve tiryakisiyiz

İçecek tüketiminde çay, kahve ve ayran ön planda. Çay ile kahve yaz-kış daima tüketiliyor.

Hemen her gün çay ve kahve içiyoruz. Ayın 25 günü ayran tüketiyoruz. Gazlı içeceklerin miktarı azaldı (yüzde 9) ama yazın artıyor (yüzde 10.4). Bitki çayları ve enerji içecekleri, derecelendirmeye değecek kadar değil.