Geleceği tasarlamak

Gelecekte olması beklenen birçok şey, Koronavirüs salgını dolayısıyla hızla hayatımıza girdi. Dijitalleşmeye bir bakıma mecbur kaldık ve bir çoğumuz home-office çalışmaya, homeschooling uygulamasına benzer bir ev-okul sistemine hızla geçtik. Evlerimize kapandık veya risk altında hissederek işe gitmek zorunda kaldık. Dünyada artık hızla değiştirilmesi gereken şeyler konusunda daha aktif olmamız gerektiğini bir çoğumuz düşünmeye başladık.


Yaşam yeni bir yön alırken bu değişime adapte olmak ve destek olmak için yapılabilecek birçok şey bulunuyor. Dünya kaynaklarını hızla tüketen iklim krizi, çevre ve sürdürülebilir yaşam konuları artık günlük yaşamımızın bir parçası haline geldi. Sivil toplum kuruluşları ve sivil inisiyatifler aslında bir süredir bugünler ve sonrası için ihtiyacımız olan konularda çalışmalar yapıyor. Bu toplulukları takip ederek güvenli gelecek için çalışmak, doğayla uyumlu yaşam becerileri kazanmak tüm olumsuzlukların içinde doğan bir fırsat olarak göz kırpıyor.



Çevre koruma ve sürdürülebilir yaşam konuları birçok alt başlık içeriyor. Aslında hepsi, dünyanın daha yaşanılır bir yer olması, bugüne kadar çevreye verilen tahribat ve bunun yaşamlarımıza etkisi ile doğrudan alakalı. STK’lar ve sivil inisiyatifler bu konularda uzun zamandır çalışıyorlar. Diğer bir yandan da 2020 ve sonrasındaki yıllarda yaşamı yeniden tasarlarken ihtiyacımız olacak becerilerin birçoğu yeşil kariyer adı verilen iş fırsatlarını barındırıyor.






Eko kariyer trendi ve yeşil yakalı nüfus yükselişte

Yaşadığımız dönemin iş kaybına sebep olacağı gibi yeni iş alanları da açacağı söyleniyor. Yeni iş alanlarının bir kısmı, “yeşil kariyer” olarak tanımlanan alandaki yeşil işler… Halihazırda birçok çokuluslu şirket halihazırda ”yeşil iş” yaptığını ve çalışanlarının tamamının “yeşil yakalı” olduğunu belirtiyor. Yeşil işlerin, işgücü piyasasının yeni lokomotiflerinden biri olabileceği söyleniyor. Yenilenebilir enerji uygulamaları arttığında yeşil işlerin de artacağı belirtiliyor. Yeşil ekonominin 2030 yılına kadar yılda 2,5 milyon kişiye iş alanı yaratma potansiyeli olduğu söyleniyor.


Elbette ki yeşil ekonomiye geçiş için bir süreç gerekiyor. Geçiş süreci boyunca ise birçok yeni iş alanı açılacağı öngörülüyor. Çevresel mal ve hizmet üretiminin genişleyeceği, birçok yeşil sektörün fosil yakıt üretimi yapan endüstrilere göre daha fazla emek yoğunluklu olması sebebiyle ek iş alanları yaratması bekleniyor. Yenilenebilir enerji alanı bunlardan biri…


Çevrenin korunmasına yönelik uygulamaların yaratacağı yeni iş alanlarının dışında, mevcut işlerin birçoğunun zamanla yeşil iş olarak şekil değiştireceği de ayrıca öngörülüyor. Bazı yeni işlerin doğacağı, bazı işlerin yeni beceriler geliştireceği, bazılarının da ortadan kalkacağı söyleniyor. Bunların her ülke için değişken olabileceği, çevre ve işe alım politikalarına göre değişebileceği düşünülüyor. Yine de yeşil kariyer olanakları işsizliğin yeni çarelerinden biri olabileceği söyleniyor.



CEO’lardan sonra CSO’lar revaçta

CEO olma hayaliniz, iklim krizi için işe yarar bir şeyler mi yapma isteğine mi dönüştü? Çalıştığınız şirketin çevre duyarlılığını arttırmasını mı arzu ediyorsunuz? Çevrenin korunması ve kaynakların dengeli kullanılması gibi konularda kariyerinize yön verebilir, profesyonel yaşamın içinde kalarak da doğayı koruyabilirsiniz. Üretim yapan, karbon salınımı ve kimyasal atık süreçlerine iyileştirmeler getiren, sosyal sorumluluk projeleri yürüten şirketlerin sırf bu alanda çalışan CSO (Chief Sustainability Officer) pozisyonunda profesyonel yöneticileri bulunuyor. CSO’lar bir kurumun gelecekteki görünümünü, istikrarını ve çevresel etkilerini yönetiyor. Yapılması gereken dönüşümler yıllara yayılıyor. Kısacası, yeşil kariyer yaparak üst düzey yönetici olmak mümkün.


İşletmelerin üretim süreçlerini daha çevre dostu yapan veya daha az doğal kaynak tüketmeyi sağlayan işler de dönüşümün bir parçasını oluşturuyor. Yeşil işlerin bazılarının üretim, bazıları süreç odaklı olduğu görülüyor. Bu işler imalat, inşaat, güneş enerjisi gibi alanlarda olabildiği gibi, stratejik kararlar alınan yönetim pozisyonlarında da gelişebiliyor. Çünkü sadece rakamsal olarak takip edilen ekonomik büyüme yerine, sürdürülebilir ve çevre dostu bir ekonomi anlayışı gelişiyor. Bu da yeşil iş alanlarına duyulan ihtiyacı arttırıyor.


Yeşil iş tanımını ilk olarak uluslararası gündeme taşıyan UNEP, insanlığın karşı karşıya olduğu çevresel tehditleri azaltmayı hedefleyen işler ve meslekler olarak tanımlamışken bu tanım 2008 yılında güncellenmiş. Çevresel kalitenin korunmasına ve iyileştirilmesine katkıda bulunan tarım, imalat, inşaat, montaj, idame ve yenileme faaliyetleri, ar-ge, bilimsel-teknik, idari ve hizmet alanlarındaki her türlü iş yeşil iş tanımına giriyor. Bu alanda çalışan kamu personeli, akademisyenler ve elbette ki meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşu çalışanları da yeşil işlerde çalışan kesimi oluşturuyor. Satış, pazarlama, ürün yönetimi, lojistik, mağazacılık, eğitim-öğretim alanındaki duyarlı ve istekli kişilerin de yeşil kariyer alanında önü açık. Elbette ki girişimcilerin de… Sadece eğitimli kesimin yeşil işlerde çalışabileceğini söyleyenler bulunurken, bu alanda iş kuracak girişimcilerin, artan işsizliğe çare bulabileceği akla geliyor. Kısacası sürdürülebilirlik çatısı altındaki her iş, bu alanda bilinç sahibi çalışanlarını bekliyor. Yeşil yakalı çalışan olmak da CSO olmak da yeşil girişimci olmak da mümkün. Dolayısıyla çevresel duyarlılık ve bilgi sahibi olan herkes için geleceğin yeşil iş sektörlerinde iş bulma ihtimali artıyor.





Çevre dostu meslekler ve yeşil işler hangileri?

Gelecekte hangi mesleklerin popüler olacağından emin olamıyorsanız, yeşil kariyer yolunda ilerlemek sizin için iyi bir seçim olabilir. İklim krizi gibi konulara duyarlıysanız, kariyerinizde yeşil işler ile ilerleme seçeneği size yeni bir çıkış kapısı olabilir. Zaten bir mesleğiniz varsa, yeni beceriler edinerek ve iş yapış şeklinize ekolojik duyarlılık katarak daha çok tercih edilen bir eleman haline gelebilirsiniz.


Yeşil ekonomi ve yeşil büyümede olduğu gibi, yeşil iş tanımı da yeni gelişmeye başladığı için yeşil işlerin hangileri olduğu yeni yeni ortaya çıkıyor. Yeşil İş kavramını ilk olarak Jacobs, sosyal ve ekonomik değişimle birlikte mevcut sanayilerin daha yeşil hale gelmesi, ayrıca yaşam biçimlerinin daha çevre duyarlı hale gelmesiyle yeşil işlerin kendiliğinden oluşacağını söylüyor. Yenilenebilir enerji kaynağının olduğu ülkelerde iş dağılımları da değişiklik gösteriyor. Yeşil yakalı meslekler farklı disiplinlerin buluştuğu ve iş birliğinde olduğu, yaratıcılık gerektiren meslekler olarak da tanımlanıyor. Farklı alanlarda yetişmiş kişilerin de yeşil yakalı iş alanlarına eğilebileceği söyleniyor. Sadece yenilenebilir enerji gibi teknik uzmanlıklara değil, bu yaklaşımı benimseyen her alandaki çalışanlara ihtiyaç duyulacağı söyleniyor. Çevre duyarlılığı ve dönüşüme uyum sağlayan şirketlerde tüm çalışanların aslında yeşil yakalı mantığıyla çalışması bekleniyor.


Birçok kişinin merak ettiği yeşil yakalı meslekler arasında şunlar sayılıyor; yenilenebilir enerji danışmanı, yenilenebilir enerji mühendisi, rüzgâr enerjisi uzmanı, rüzgâr enerjisi teknikeri, yeşil pazarlama danışmanı, yeşil marka yöneticisi, yeşil insan kaynakları yöneticisi, çevre ve enerji hukuku uzmanı, organik tarım mühendisi, doğal yaşam koçu, ekolojik turizm danışmanı, ısı yalıtım uzmanı, çevre mühendisi, ekolojik bina tasarımcısı-mimar, şehir planlama mühendisi, organik kozmetik üreticisi…



Eko kariyer sahibi olmak ve yeşil yakalı işlerde çalışmak için ne yapmalı?

  • Yeşil kariyer yapma fikri size heyecan veriyorsa ve henüz yolun başındaysanız, meslek seçiminizi bu yönde yapabilirsiniz.
  • Kariyerinizi bu alanda değiştirmek istiyorsanız doğa koruma ve çevre alanında çalışan vakıf, dernek gibi sivil toplum kuruluşlarına üye olabilir, vizyon ve deneyim kazanabilirsiniz.
  • Hem kariyeriniz hem de günlük yaşamınız ve çevreniz için faydalı olacak permakültür hakkında eğitimler alabilirsiniz. “Permakültür nedir?” diye merak ediyorsanız, insani ihtiyaçları karşılarken çevreye zarar vermeyen ve çevre ile bütünleşen bir ekosistem tasarımı olarak tanımlandığı söylenebilir. Sürdürülebilir tarımı kapsayan bu kavramı öğrenmek için permakültüre giriş eğitimlerini araştırabilirsiniz.
  • Kariyerinizi yeşil işler alanında ilerletmek istiyorsanız, yeşil şirketler ve sürdürülebilir büyüme hedefi olan, yenilenebilir enerji kaynakları kullanan, çevre ve iklim konularında sosyal sorumluluk projeleri yürüten şirketleri ve profesyonelleri takip edebilir, edindiğiniz becerileri ve gönüllülük çalışmalarınızı CV’nize ekleyebilirsiniz.

Geçiş süreci devam ediyor

Mevcut durumda yeşil olarak tanımlanabilecek çok az iş olduğu için, sadece üretime değil genel iş süreçlerine odaklanmak daha çok iş alanı açılmasını sağlıyor. Dolayısıyla birçok şirket çevresel duyarlılığa geçişte bu alanda çalışacak profesyonellere ihtiyaç duyacak gibi görünüyor. Yeşil işler ayrıca insan odaklı olarak da tanımlanıyor. Bu bakımdan insan kaynakları veya iş güvenliği alanlarında kariyer yapmak isteyenler için de yeşil ekonomi yaklaşımı alanında kendini geliştirmek faydalı görünüyor. Şunu da belirtmekte fayda var; yeşil fakat insana yakışır olmayan yani iş güvenliği ve iş sağlığı açısından zayıf olan işler, yeşil iş olarak kabul edilemiyor. Örneğin geri dönüşüm tesisindeki işçilerin uygun koşullarda çalıştırılmaması durumunda burası yeşil iş alanı sayılmıyor. Buna bakıldığında yeşil gibi görülen alanların da dönüşüme gitmesi için yeşil mesleklerdeki profesyonellere ihtiyaç duyuluyor.


Çevresel sorunları öncelik gören yaklaşımlardan, yeşil kariyer, yeşil işler ve yeşil mesleklerden bahsederken elbette ki bunları kapsayan “Yeşil büyüme” ve “yeşil ekonomi” gibi daha büyük ölçekli kavramlar da bulunuyor. Bunlar halen gelişim halinde olduğu için tanımları da değişebiliyor. Yeşil büyüme/ekonomi kavramının temeli, ekonomi ve çevrenin birbirinden ayrı düşünülemeyeceği gerçeğine dayanıyor. Genel çerçeve olarak, ekosistemin sağlıklı şekilde devamlılığını içeriyorlar ancak her ülkenin kendi büyüme politikasına göre farklı şekilde yorumladığı da söyleniyor. Bireysel açıdan farkındalık sahibi olmak ilk yol görünüyor.


Derleyen: Senem Tahmaz



Referanslar:


Selen Arlı Yılmaz “Yeşil İşler ve Türkiye’de Yenilenebilir Enerji Alanındaki Potansiyeli”. (2014) Şuradan alındı: http://www.surdurulebilirkalkinma.gov.tr/wp-content/uploads/2016/06/Ye%C5%9Fil_%C4%B0%C5%9Fler_ve_T%C3%BCrkiyede_Yenilenebilir_Enerji_Alan%C4%B1ndaki_Potansiyeli.pdf


Zerrin Sungur “Türkiye’de Yeşil Yakalı Mesleklerin Gelişiminde Güncel Eğilimler” (2011) Şuradan alındı: https://www.avekon.org/papers/311.pdf


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.