Öncelikle, öğrenci koçluğunun tarifi ile başlayalım. Öğrenci koçluğu nedir?

Çocuklar ve gençler yaşadıkları toplum içerisinde kendilerinin farkına varılmadığını düşündüklerinde kişiliklerini fark ettirmeye yönelik davranışlarda bulunurlar. Bu tür dikkat çekici davranışların kişiye göre farklı yansımaları olsa da dışa vurum genellikle tepkiseldir. İşte tam bu aşamada öğrenci koçu, gençlerin kişiliklerini, güçlü yönlerini, içsel kaynaklarını keşfettirerek cesaret ve güvenle kendi öğrenme ve gelişim yollarını bulmalarında yardımcı olan kişi ve aynı zamanda sınav odaklı eğitim sistemimizde ihtiyaç duydukları hedeflerini belirlemede bir yol arkadaşı olarak tanımlanabilir.


Çocuklara ödev yapma alışkanlığı nasıl kazandırılır?

Çocuklarda düzenli, zamanında ödev yapma alışkanlığı sorumluluk bilincinin yansımasıdır. Bu yüzden biz koçlar ilk olarak buna eğiliriz. Çocuklar eve geldiklerinde belirli bir süre dinlenmeye ihtiyaç duyarlar. Çocuğun hangi saatte, nerede, nasıl bir ortamda ve ne kadar süre çalışacağına öğrenci ile işbirliği yaparak karar verilmelidir. Bu aşamada koç, güçlü sorularla öğrenciye farkındalık kazandırmaya çalışır. Öğrencinin stres altında olmaması, anne ve babanın ödev sorumluluğu konusunda hemfikir olması ve ödevlerinden kendisinin sorumlu olduğunu algılaması gerektiği bilincini öğrenciye kazandırırız. Öncelikle ödev yapılacak yer aile bireylerinden ayrı, dikkatini dağıtabilecek unsurların bulunmadığı, kendisi için güvenilir bir ortam olmalıdır. Anne ve baba tarafından cesaretlendirilmesi ve olumlu bir dilin kullanılması çocukların motivasyonunu arttırır. Her gün düzenli ve aynı saatlerde ders çalışmak sorumluluk duygusunu pekiştirir. Sonrasında takdir edildiğini görmesi, öğrencinin motivasyonunda etkili olur.


Ödev ve ders çalıştırma konusunda desteğe ihtiyaç duyan ailelerin öğrenci koçluğuna başvurduğunu görüyoruz. Öğrenci koçluğu seanslarında hedeflenen amaçlar nasıl özetlenebilir?

Amacımız özgüven geliştirmek, okul ve sınav kaygısının üstesinden gelmek, hedef belirleme ve motivasyonu arttırmak, kendine özgü öğrenme metotlarını keşfetmek, sorunlarını çözme yeteneğini geliştirmek gibi konulardır.


Orta öğretim ve sonrasında ödev ve ders yükü artıyor. Çocuk ve ailenin günlük yaşamı buna göre nasıl planlanabilir?

Bu konuda “zaman yönetimi” en önemli unsur olarak öne çıkıyor. Öğrencinin kendisine kaliteli vakit ayırabilmesi için ebeveynlerin işbirlikçi bir yaklaşım içerisinde olması gerekir. Öğrenci koçuna başvurulduysa, koçun öğrenciye öncelikli olarak sorması gereken sorulardan biri “Zamanını nasıl yönetiyorsun?” dur. Bu soru ile başlayan sohbet, öğrencinin zaman yönetimindeki yetkinliğini ortaya çıkaracak yönde ilerler. Sonuçta zaman kullanımı ile ilgili farkındalığı artan öğrenci, uygulayacağımız tekniklerle zamanını daha iyi planlayabilir ve boş vakitlerini de daha kaliteli değerlendirebilir hale gelir. Aile de bu çalışmada kendi rol ve sorumluluğunu üstlenmelidir.


Çocukların okuldan geldikten yatana kadar evde geçirdikleri zaman çok kısıtlı oluyor. Bu zamanı en verimli ve olumlu şekilde nasıl planlayabiliriz?

Yukarıda bahsettiğimiz gibi hayatımızda en önemli kavramlardan birisi olan zaman yönetimini öğrenci için etkin hale getirdiğimizde otomatik olarak zaman kullanımı verimi artacaktır. Sorumluluklarının farkında olmaya başlayan öğrenci, birlikte hazırladığımız ve onun kişisel koşullarına uygun çalışma takvimine göre hareket ettiğinde verimli bir zaman kullanımı başarılmış olur.


Okul dışında spor veya sanat kurslarına giden birçok çocuk var. Bir süre sonra bu kurslarda çocuk tarafından okul gibi algılanmaya başlıyor ve yük olarak görülebiliyor. Bunlar nasıl organize edilebilir? Ders çalışma programına nasıl adapte edilebilir?

Öğrenci, okul ve okul dışı sorumluluklarını çalışma planı ve zaman yönetimi hedeflerine adapte edebildiğinde aslında bu konular yük olmaktan çıkar. Örneğin, uyguladığımız “Yaşam çarkı” çalışmamızda; Sanat kursuna giden bir çocuğa “Bu tarz etkinlikler sana hayatında neler katabilir?” türü sorular yöneltiyoruz. Aldığımız yanıt doğrultusunda kendisini hayal ettiği konuma ne kadar istekli olduğunu fark etmesini ve bu hedefe ulaşmak için harcayacağı çabayı bir sorumluluk olarak algılamasını sağlıyoruz. Unutmayalım ki sosyal etkinliklere ayrılan zaman, ergenlik döneminde de çocukların enerjilerini doğru yönde kullanmalarında ciddi bir yol. Doğru motivasyonla, arzulanan amaçlara ulaşmak için harcanan emek çocuk için de ebeveyn için de artık yük olarak algılanmayacaktır.


Eklemek istediğiniz ve özellikle dikkat etmemiz gereken şeyler var mı?

“Ders çalış” demek çocukta motivasyonu düşürür. Bu nedenle bizler çocuğumuza bu kelimeyi kullanmamalıyız. Motivasyon hayatımızdaki en önemli kavramlardan biridir. Güçlü motivasyon başarılı birey demektir. Cesaretlendirmek, çözüm odaklı diyalog geliştirmek ve en önemlisi sabırlı bir tutum sergilemek onların motivasyonlarını arttırır. Çocuğa, gerçekleştirilen her eylemin bir başarı olduğunu göz önünde tutarak yaklaşmayı öneriyoruz.


Röportaj: Senem Tahmaz


Eğitim Uzmanı Koray Varol: Sınav sistemine nasıl yaklaşmalı?





Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.