Bu yaz nasıl geçecek?
Yaz yaklaşırken pek çok anne babayı bir düşünce sarar. Bu yaz nasıl geçecek? Okul çağında çocuğu olanlarımız çocuklarımızın uzun yaz günlerini evde, televizyon veya bilgisayar başında geçirmesini istemeyiz. Daha küçük çocuğu olanlarımız da güzelim yaz günlerinde parkta geçirilecek zamanın aslında hiç de yeterli olmadığını biliriz.
Çocuğumuzun yaşı kaç olursa olsun, güzel yaz havasından faydalansın ve zamanını hem keyifli hem de verimli geçirsin isteriz. İşte bu nedenle önce “Yaz okuluna göndermeli miyim?” sonra da ”Peki hangi yaz okulu?” sorularına cevap ararız.
Yaz okulları her şeyden önce şehir ortamında çok az çocuğun faydalanabildiği bahçe, açık havada suyla, kumla, toprakla iç içe aktif zaman geçirme fırsatını sağlar çocuklarımıza. Sadece bunun için dahi her yaştan çocuğun yazın bir bölümünde bu deneyimi yaşaması gerekir.
Bugün 5 yaş ve üstü çocuklar için programlar sunan sayısız yaz okullunun yanı sıra az da olsa daha küçükler için tasarlanan programları olan okullar bulmak mümkün. Bu noktada önce çocuğunuzu yaz okuluna gönderip göndermeyeceğinize karar vermeniz, sonrasında da en doğru yaz okulunu seçmeniz gerekir. İşte bu sorulara vereceğiniz cevapları kolaylaştıracak bazı bilgiler…
Çocuğumu yaz okuluna göndermeli miyim?
Yaz okuluna gitmek çocuğunuzu günlük ev ortamının tek düzeliğinden uzaklaştırır ve açık hava aktivitelerine katılmasını sağlar. Henüz okula başlamamış küçükler için yaşlarına uygun içerik sunan yaz okulları bu deneyime ilk adım için çok uygun bir ortamdır.
Hastalıkların azaldığı, zamanın önemli bir kısmının açık havada geçtiği bu dönemde ilk defa kalabalık çocuk grupları ile bir araya gelen küçükler bu alışma devresini hastalanmadan geçirirler. Günlük uyku ve yemek düzenini olumsuz etkilemeyen, yarım günlük veya gün aşırı katılımın mümkün olduğu esnek yaz programları küçüklerin gelişimlerine büyük katkı sağlayan pek çok yeni deneyim yaşatır onlara.
Okulla tanışmış yaşı daha büyük çocuklar söz konusu olduğunda “Yaz okuluna göndermeli miyim?” sorusuna cevabınız çocuğunuzun görüşü, isteği ve muhtemel itirazı ile şekillenir. Adında okul olunca elbette tatili dört gözle bekleyen çocukların yaz okuluna gitmeye itirazları da büyük olur. Duruma onların penceresinden bakınca hak vermemek elde değil doğrusu. Okulun kuralları, sorumlulukları, evden uzak uzun günleri ile geçen bir yılın ardından elbette evde olmayı ve zamanı dilediklerince geçirmeyi isterler.
Fakat şu da bir gerçek ki tatilin daha ilk haftalarında kendilerini bir koltuktan ötekine atarak başlarlar söylenmeye; “Çok sıkıldım!”, “Evde yapacak hiç bir şey yok ki…”.
Söylenmeyen çocukların değişmez uğraşı sıkılmak bilmedikleri bilgisayar oyunlarıdır. Yaz bitip okullar tekrar açıldığında çocuğunuzun bütün bir tatili evde bilgisayarının ya da televizyonun başında geçirdiğini fark edersiniz. Çalışmayan annelerin çocuklarını diğer arkadaşlarıyla bir araya getirmeye, açık hava aktivitelerine veya sinemaya götürmeye zamanı olabilir.
Fakat çalışan anneler her gün işe giderlerken akılları evde kalır. Durum böyle olunca yaz okulu, çocuklar isyan etse de, kaçınılmaz çözümdür anne ve baba için. Son kararı elbette anne baba verir. Fakat bu karara çocuğu ortak etmek hem itirazı azaltır, hem de yaz okuluna daha keyifli gitmesini sağlar.
”Hangi yaz okulu?”
Okul çağıdaki çocuğunuz için bu seçimi yaparken onun ilgi alanlarını dikkate almalısınız. Yaz okulları farklı spor dallarını deneyimleme fırsatıdır çocuklar için.
Fakat çocukların farklılıkları olduğunu da unutmamak gerekir. Yüzme dersi istemeyen çocuğunu yüzmeye, tenisten hoşlanmayanı tenis oynamaya zorlamak olmaz. Ön araştırmanızı yapıp sizin için uygun olabilecek bir kaç yaz okulu belirledikten sonra bu seçenekleri, program içeriklerini, sunulan aktiviteleri çocuğunuzla paylaşmalı, onu en çok mutlu edecek programı seçmesini desteklemelisiniz. Sonuçta yaz okulu çocuğunuz için uzun okul yılının üstüne bir ceza değil kendisine verilen bir ödül, yaz tatilini geçirmenin en eğlenceli yolu olmalı.
Erken çocukluk dönemindeki çocuğunuz için hangi okulu seçeneğiniz kararını verirken 0-6 yaş arasında çocuğun fiziksel, zihinsel, sosyal ve duygusal olarak çok büyük değişimler yaşadığını unutmamanız gerekir. Bu dönemdeki çocuklar tükenmek bilmeyen enerjileri ve sonsuz merakları ile günün her anında öğrenir ve gelişirler.
Bu gelişim dönemindeki çocuğunuz için seçeceğiniz yaz programı onun yaşına uygun aktivitelerle tüm alanlarda gelişimi, yani zihinsel, fiziksel, sosyal ve duygusal gelişimi destekleyen bir içerik sunabilmelidir. Bu içeriği sistemli bir yaklaşımla yaz aktiviteleriyle birleştiren eğlenceli programlar çocuğun zamanını hem verimli hem de keyifli geçirmesini sağlar.
Yaz okulunun sunduğu program içeriği ve kabul ettiği öğrencilerin yaş aralığı ne olursa olsun bazı beklentileri karşılaması gerekir.
Çocuklar için güvenli ve temiz bir ortam sağlanıyor mu?
Programın düzenlendiği alana giriş ve çıkışlar kontrol altında olması, mekânın ve mekândaki malzemelerin temizliği, atıştırmalık ve yemeklerin kalitesi öncelikli olarak sorgulanmalıdır. Mekânda havuz bulunuyorsa, çocukların yüzme saatleri dışında havuza erişimleri olmamalı, yüzme derslerinde yeterli sayıda ve yetkin eğitmen bulunmalı ve gereken standartlarda havuz temizliği sağlanmalıdır.
Yeterli sayıda ve yetkinlikte eğitmen ve gözetmen var mı?
Bu sayı çocukların yaş grubuna ve yapılan aktiviteye göre değişse de yaklaşık 5-6 çocuğa bir eğitmen her çocuğun gerekli ilgi ve dikkati görmesi ve aktiviteleri güvenle gerçekleştirmesi için yeterlidir.
Hem açık hem de kapalı mekân aktiviteleri sunuluyor mu?
Yaz döneminde çocuklar hem açık havadan faydalanabilmeli hem de günün en sıcak saatlerinde güneş altında kalmamalılar. Çocuklara açık havda su, kum, toprak ve bitkilerle serbestçe ve keyifle oynama fırsatı sunan programlar onlara kış boyunca mahrum kaldıkları deneyimler yaşatır. Güneş ışınlarının en zararlı olduğu saatleri kapalı mekân aktivitelerine ayıran, açık hava sporlarını güneş etkisini azalttığında uygulayan programlar çocuğunuzun sağlığı açısından da tercih edilmelidir.
Çocukların ilgisini çeken farklı alanlarda aktiviteler sunuyor mu?
Eğer çocuğunuz sadece sporla ilgilenen ve tüm gününü spor yaparak geçirdiğinde mutlu olan bir çocuksa elbette onu sanat veya müzik aktivitelerine katılmaya bir yere kadar zorlayabilirsiniz. Her şeyden önce yaz programından keyif almalı. Fakat farklı alanlarda aktivitelere katılmanın çocuğun kendiyle ilgili yeni şeyler keşfetmesini, farklı becerileri ve hayal gücünü geliştirmesini desteklediğini de unutmamak gerekir. İçeriğinde çeşitli alanlardan aktiviteler sunan programlar çok yönlü gelişimi besler.
Programa katılım sürelerinde esneklik sunuluyor mu?
Program dönemleri yaz tatili planlarınızla ne kadar uyumlu? Size bir haftalık, iki haftalık, aylık kayıt fırsatı sunan okullar yaz tatili planınızla örtüşen bir program yapmanıza imkân tanır. Yarım gün veya tam gün, ya da hafta içi her gün veya gün aşırı katılım seçenekleri sunan programlar küçük çocuğunuzu yormadan ve günlük rutinini olumsuz etkilemeden bu deneyimi yalamasına imkân tanır. Bu esneklik yaz tatilinde evde de vakit geçirmek isteyen okul çağındaki çocuğunuzun haftanın bir kısmını yaz okulunda bir kısmını evde geçirmesine fırsat verir.
Çocuklar için gelişim süreci yazın da devam eder. Bu süreçte onları kendi hallerine bırakmak gelişimin en düşük seviyede gerçekleşmesine neden olurken onları yaz okulu gibi destekleyici bir ortama dâhil etmek sonraki aşamaya daha hazır ve istekli olmalarını sağlar. Çocuğunun her türlü ihtiyacına duyarlı anne baba için yaz okulu sadece günü kurtaran bir çözüm değil çocuğun ufkunu açan zenginliklerle dolu bir fırsattır.
YORUMLAR