Beynini kullan
Hayatın her alanında, sınavlarda, yemek yaparken, hasta olduğumuzda, bilmediğimiz bir adresi ararken yeterli ve doğru bilgiye sahip olmamız, yaşadığımız olay hakkında bilinçli kararlar vermemizi kolaylaştırır. Kaybolmuşsak ve gideceğimizi adresi bilmiyorsak ve daha önce oraya hiç gitmediysek, yol tarifi almadıysak, telefonumuzun şarjı da bittiyse, arabada navigasyon yoksa, ev sahibi yer bildirimi atmadıysa, etrafta güvenip sorabileceğimiz kimsecikler de yoksa gideceğimiz yeri bulmamız oldukça zor olabilir. Zaten bilmediğin bir yola çıkacağın belliyse adres hakkında daha önceden bilgilenmek en doğrusudur.
Geçtiğimiz haftalarda bir anneyle tanıştım. Konu konuyu açtı ve tabii muhabbete dahil olan bensem en sonunda konu doğumlara ulaştı. Bir kadın eğer yaşamış olduğu doğum deneyiminden memnun değilse, hala aklındaki soru işaretleriyle o doğumun bir yerine asılı kalmışsa konu döner dolaşır o doğuma gelir.
Kadın onaylanmak ister, şimdiki aklım olsaydı böyle yapmazdım der durur... O gün de aynen böyle oldu. Hikayemiz klasik; çift normal doğum için maaile hastaneye gelir, tabii ki önceden bir hazırlık, çalışma vs. yapılmamış, doğum hakkında kulaktan dolma hikayelerin dışında hiçbirşey öğrenilmemiş, okunmamış, sorulmamış, anne bebeği doktorun doğurtacağını sanmış... Hastane odası kalabalık, destek olmaya gelen herkeste bir panik. Sonuç; bir şekilde sezaryene dönen doğum ama nedenini kimse bilmiyor. Doktor seni artık sezaryene alıyoruz dediğinde anne dahil kimse bir durup neden diye sormamış, belki de sormuş ama anneye bu tam olarak açıklanmamış ya da hatıralara böyle kazınmış... Bebek iyi mi, sezaryene neden gerek duyuluyor, herşey yolunda mı, bir sorun mu varların cevabı tatmin edici gelmemiş anneye...
Sezaryen kararı verildikten sonra, daha doğrusu doktor bu kararı verdikten sonra işlemler jet hızıyla gelişmiş. Bebek doğmuş, herkes mutlu olmuş. Anne de çok mutlu olmuş ama aradan aylar geçmesine rağmen içindeki soru işaretleri azalmamış. Doğum sonrası kalabalıktan ya da bir nedenden aklına takılanları rahatça soramayan anne bir gün “NEDEN?” diye soruverdiğinde, aslında acilen sezaryen olmasını gerektirecek bir durum olmadığını öğrenince daha da üzülmüş. Kendi bedeni ve bebeği hakkında vereceği en önemli karara bir şekilde dahil olamamış ya da o anki bilinciyle ne diyeceğini, ne yapacağını bilememiş. Kimse bu kararın neden verildiğini anneye açıklamamış. Azıcık odadakilerin baskısı, azıcık beklemekten sıkılmış, doğuma hiç hazırlanmamış, bedeni ve bebeği hakkında verilen kararlara aktif ve bilinçli bir şekilde katılamayan anne, baba. İşte bu hikayede durum böyle... Belki de tam olarak bu şekilde yaşanmadı ama annede bıraktığı duygu tam da bu...
Böyle durumlarda ya da sağlık personelinin doğum sürecinde size önerdiği herhangi bir dönüşte verilen kararlara nasıl katılabilirsiniz ki... Size suni sancı teklif edilse, lavman yapılacağı söylense, su içmenize izin verilmese ne diyebilirsiniz? Bunlar sorgulanabilir mi?
Doğru soruları nasıl sorabilirsiniz?
Çok basit; azıcık beyninizi kullanarak. Size hayatta vereceğiniz her karar için “BRAIN” metodunu öneriyorum. İster doğum yapın, ister başka birşey ama bilinçli kararlar vermek ve size teklif edilen her ne ise ona içiniz rahat ortak olabilmek için beyninizi kullanın.
B- Benefits= Yararlar=Bu prosedür ya da uygulamanın bana ve bebeğime yararı nedir?
R- Risk= Risk/Zarar= Bu prosedürün, uygulamanın bana, bebeğime ya da doğum sürecine bir
zararı, riski var mı?
A- Alternatives= Alternatifler= Başka alternatif bir yöntem var mı?
I- Intuition= Sezgi/İçgüdü= İçgüdülerin ne diyor? Sezgilerin konu hakkında neler söylüyor?
N- Nothing= Hiçbirşey= Şu anda hiçbir şey yapmasak ne olur? Acil karar vermesek, beklemeye zaman var mı?
Bu soruları sormak sağlık personelinin işine karışmak demek değildir. Tam tersine bedeniniz ile ilgili verilen her karara bilinçli olarak ortak olmaktır. Sağlık personelinin omuzlarındaki yükü hafifletmek, doğru karar verildiğini bilmektir. Sürece gönül rahatlığı ve teslimiyetle devam etmektir. Alınan karar sezaryene de götürse, bunun size ve bebeğinize kazandıracağı yararı ve riski bilmek hakkınız, bu karara ortak olmak ve anlamak için sormanız gereken sorular da görevinizdir.
Bahsettiğim kimsenin bilgisini sorgulamak, doğum sürecine ya da doktora teslim olmamak demek değildir. Sadece anne ve baba adayları olarak doğumunuza, bedeninize ve bebeğiniz hakkında verilen kararlara dahil olabilmek, süreç içerisinde aklınıza takılanlar hakkında bilinçli sorular sorabilmek, ister normal, ister sezaryen olsun çok daha pozitif bir doğum deneyimine sahip olarak hayatınıza devam etmenizi sağlayacaktır.
YORUMLAR