Size güzel haberlerim var!

Evlilik kurumu eski önemini, değerini ve saygınlığını geri kazanıyor!


TED Talks’u duydunuz mu? Muhteşem bir site… Bir konferans sitesi aslında…


1984’den beri dünyanın dört bir yanından, alanında başarılara imza atmış kişilerin 18 dakikalık bilgi paylaşımlarının, sunumlarının yer aldığı hem eğlenceli hem bilgilendirici bir platform.. Mükemmel fikirlerin, yaratıcı buluşların, başarı hikâyelerinin, başarısızlıktan ilham alıp başardıklarının ücretsiz olarak paylaşıldığı yaratıcı beyinlerin mekânı…

Geçenlerde bir arkadaşımın tavsiyesi ile Helen Fisher’in “Why we love, why we cheat “Neden âşık oluruz, neden aldatırız?” konulu sunumuna baktım. Dile kolay tam 30 yılını erkek kadın ilişkileri üzerine çalışmalar yapmaya adamış bir antropolog kendisi… Aşkın tüm evrimsel sürecini çözmüş, hayatımızdaki önemini anlatıyor.


Konuşması oldukça etkileyici, bir o kadar da ümit vaat ediyor…


“21. yüzyılın “simetrik evlilik” diğer adıyla “saf evlilik veya ortaklık evliliği” şeklinde olacağı söyleniyor. Bu şekilde eşitler arasında bir evlilik, eski insan ruhu ile çok uyumlu bir şekle doğru ilerliyor.” diyor.


Ve ekliyor Dr. Fisher;

“Aşkın yükselişini de görüyoruz. Amerikalı kadınların yüzde 91’i, erkeklerin yüzde 86’sı eğer âşık değillerse, aradıkları özelliklerin her birini taşıyan biriyle evlenmeyeceklerini söylüyor. 37 toplumu kapsayan bir çalışmaya göre, dünyanın çeşitli yerlerindeki insanlar, âşık oldukları insanla evlenmek istiyorlar.

İki büyük eğilim yüzünden evlilikler artık daha dayanaklı olacak. İlk eğilim kadınların işgücüne katılmaları; ikincisi ise yaşlanan insan nüfusu…


(Kadınların işgücüne geçmeleri aile yaşantısı, seks ve romantizmde müthiş etkiler yaratıyor!) Orta yaş gitgide uzuyor ve evlilik sürecine olumlu yansıyor.


58 değişik toplumda boşanma verilerine baktığımda gördüm ki; yaşlandıkça boşanma oranı azalıyor. Bu gezegenin tarihinde, kadınlar hiç bu kadar ilginç, bu kadar eğitimli, bu kadar muktedir olmamışlardı. Dolayısı ile insan evrimi boyunca iyi evlilik yapma fırsatının, en fazla olduğu zamanın "BU ZAMAN" olduğunu düşünüyorum.

"Mutluluğu ancak kendimiz yarattığımızda bulabiliriz" diye düşünüyorum ve ancak o zaman birbirimizle iyi ilişkiler kurabileceğimize inanıyorum…


Son olarak Fisher’in ilgimi çeken soruya cevabını iletiyorum; başkasına değil de o kişiye âşık olmanızı sağlayan etkenler neler?


Zamanlama, yakınlık ve gizem…


Bir parça esrarengiz kişilere âşık oluyoruz, sebebi ise gizemin beyinde dopamini arttırması… Sınırı geçip âşık olmamızı sağlıyor. (Kadınlar durum buysa gizemin önemine dikkatinizi çekerim; içi-dışı bir mevzuu yalan oldu anlaşılanJ)


Aşkın büyüsüne kapılmanız dileğiyle…

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.