Kadın erkek ilişkileri sözlüğü vol.379…

Güç, gücün kullanımı ve kontrol

Bir ilişkinin kimin tarafından kontrol edileceği sorunu doğaldır. Birbirleriyle iyi anlaşan eşler, ilişkilerinde kimin nereyi kontrol edeceğini iyi bilirler (Örneğin; erkek parayı, kadın sosyal yaşamı programlar). Sorunlu ilişkiler, kişilerin ilişkilerinin hangi alanının kimin tarafından kontrol edileceğini saptayamadıkları ve bu konuda bir anlaşmaya varamadıkları ilişkilerdir. Sorunlu ilişkilerde biri ilişkinin belirli bir alanını kontrol etmek istediği zaman, diğeri de aynı alanı kontrol etmeye çalışır ve savaş çıkar.

Çifte açmaz

Kişi ne yaparsa yapsın kazanamayacağı bir durumdur. Kişi yoğun bir ilişki içindedir ve partneri kendisine, birbirleriyle çelişen mesajlar iletmektedir. Bu durumda kişi hangi mesaja karşılık vermesi gerektiğini bilemez ve kafası karışır.

Kadının çifte açmaz durumun örneği:

Erkek : Pazar günü için programı sen yap, ben her şeye uyarım.

Kadın : Yürüyüş yapalım.

Erkek : Peki ama şimdi trafik vardır, sahile inemeyiz.

Kadın : Öyleyse sinemaya gidelim.

Erkek : Peki ama bu havada mı?

Kadın bu durumda bir çifte açmazdadır. Erkek “Peki ama” pozisyonu almıştır. Hem kadına program yapma sorumluluğunu bırakmış hem de durumu kontrol etmektedir.

Erkeğin çifte açmaz durumu örneği:

Kadın : Bana hiç çiçek getirmiyorsun!

Erkek : (Ertesi akşam elinde çiçeklerle gelir. Kadın çiçeklere bakar…)

Kadın : Ben söyleyip de sen bana çiçek getirdikten sonra ne değeri var ki?

Erkek çifte açmaza düşmüştür ve kadın ilişkiyi kontrol etmektedir.

“Mış” gibi davranmak

Bize öğretilen davranış kalıplarının en kötüsü “gibi” davranmaktır. “mışçasına” yapmak ilişkinin sevmediği ve affetmediği bir durumdur. İlişki doğallığı sever.

Kavga, tartışma ve krizler

İlişkide kavga “etmemek” çok büyük bir sorundur. İlişkide krizlerden korkmamak gerekir çünkü krizler ilişkilerin sancılı doğumlarıdır ve iyi yönetilirse sağlıklı bir süreci doğururlar. Tartışma ve çatışma ilişkilerin gelişme ve büyüme alanlarıdır. Eşler kavgada birbirlerine düşündükleri her şeyi itiraf edebiliyorken, normal zamanda “onu kırar, incitirim” korkusu ile söyleyemediklerini söyleyebilirler. Kavga, eşlerin birbirlerini anlamalarını sağlar.

Tartışmalar ve tartışma anlarında eşlerin yaşadıkları öfke, kızgınlık ve kırgınlık gibi duygular evliliği bitirmez. Asıl önemli olan sorunlarla nasıl başa çıkıldığıdır.

Mahşerin dört atlısı

• Aşağılama: İlişkilerde çiftler arasında yaşanabilecek en olumsuz ve yıkıcı mesele... İlişkide aşağılama varsa ilişkiyi kurtarmak neredeyse imkânsızdır çünkü aşağılamada hedef, kişinin kimliği ve var oluşudur. Mesaj ise “sen sadece ilişkimizde değil, tek başına ve bir insan olarak da kötüsün”dür.
• Eleştiri: Çiftlerin, birbirlerinin davranışlarını değil, kişilik özelliklerini ve doğasına dair hallerini eleştirmesidir. Buna maruz kalan kişi kendisinde bir sorun olduğunu düşünür ve ilişkiden kendini kurtarmanın yollarını arar. Takdir edilmediği ortamdan uzaklaşıp, takdir edildiği ortamlara gitme ihtiyacı hisseder (eşleri birbirlerini aldatmaya itebilen bir durumdur).
• Sürekli Savunma Halinde Olma: Çiftlerin, karşı tarafı anlamaya çalışmadan sürekli kendilerini savunmasıdır. Her davranışa bahane bulmak, kendi davranışını sürekli rasyonelleştirmek, karşı taraf fikrini söylediğinde “sen bunu daha çok yapıyorsun” deyip oku ona çevirmek, karşı tarafı dinlemeden kendi fikrini söylemek vb. durumudur.
• Duvar Örme / Uzaklaşma: Eşlerden biri endişesini dile getirdiğinde, diğer eş bunu tamamen yok sayıyor ya da konuyu başka tarafa çeviriyorsa, karşı taraf kendisine duygusal ve fiziksel anlamda bir duvar örmüyordur. Bu davranış, ihtiyacını ya da endişesini dile getiren eşe verilen bir “Sen değersizsin” mesajıdır.

Şiddet

Fiziksel çatışmadan kesinlikle uzak durulmalıdır. Kavganın fiziksel boyuta ulaşmaması konusunda taviz verilmemesi gerekir. Çiftler eğer böylesi bir durumdan besleniyorlarsa, çiftin “yamuk uyumundan” bahsedilebilir. Bazı çiftlere kavga ve özellikle şiddet sonrası cinsellik daha cezbedici gelebilmektedir. Şiddet ve cinselliğin birbirlerini “beslediği” durumlar, her geçen gün dozunu artırarak devam edecek ve çözülemeyecek bir sorun hale gelecektir.

Cinsellik

• Cinsellik lüks değil doğaldır.
• Cinsel yakınlık bir ilişkideki yakınlığın önemli göstergelerinden biridir.
• İlişkide cinsellik önemlidir. Ancak sıklığına ve içeriğine dair bir reçetesi yoktur. Tamamen çiftin tasarrufunda bir meseledir.
• Bir ilişkide cinsellik iyiyse, geriye kalan hemen her şey daha kolay düzeltilebilir.
• Eşlerin cinsellik dışında daha yakın olabileceği başka bir an yoktur.
• Cinselliğin çatışmaların çözümünde ve güç mücadelesinde kullanılması risklidir.
• Eşlerin ilişkileri nasılsa, seksüel ilişkileri de öyledir. İlişkilerinin tanımlanması sorununu çözebildiklerinde seksüel sorunlarını da çözerler.

Duygu

İlişki duyguların belirleyiciliğinde yaşanır. Çiftleri sevgi bir arada tutar. Sevgi şart koşulmayı ve amaçları sevmez. Amaçların ağır bastığı ilişkilerde sevgi kendiliğinden çeker gider.

İlişkide Sorunların Başladığı Noktalar

• Çiftin birbirini aşırı ölçüde kontrol etme ihtiyacı
• İlişkiyi kimin kontrol edeceği sorusu, güç savaşı
• Çiftlerden birinin ya da her ikisinin duygularında değişme. Eşlerin birbirini artık çekici ve erotik bulmaması, birinin diğerini cinsel açıdan etkileyememesi…
• Çiftin birbiriyle konuşmaması, iletişimlerinin çeşitli nedenlerle kesilmesi… (Çocuklar, birbirlerine kızgınlık, toplumsal roller, para vb. sebeplerle)

İlişkide

Önemli kararlar birlikte verilmiyorsa, sık sık ayrılıp tekrar bir araya geliniyorsa, partnerin eleştirisinden korunmak için duygusal ilişkiden uzaklaşılıyorsa bu ilişkide sorun olduğundan bahsedilebilir. Sorun yaşanan ilişkiler ancak iki taraf da istiyorsa kurtarılabilir. Taraflar istiyorsa çözümsüz diyalog yoktur.

“Sağlıklı” bir ilişki içerisinde

Çiftin rol katılığında / sabitliğinde olmaması, ilişki içinde güç ve rekabetin suistimal edici anlamda kötüye kullanılmaması, diğerinin hissedişine yakınlığının olması, iletişimde mümkün mertebe açık ve samimi olunması gerekmektedir.

Verdiğiniz emek nedeni ile hiçbir zaman pişman olmayacağınız ilişkiler yaşamanız dileğim ile…

Sevgiyle kalın…

Ve haftanın reytingi yüksek, sosyal “mecra” paylaşımlarım…

• Karakterlerindeki kusurları telafi edebilmek için para harcamak zorunda kalan insanlar var. Can mı dayanır bu "insan"lığa. Ver Allah ver! ;)
• En iyisi kendin ol... Çünkü hayat, "başkası" olmak için çok kısa.
• Bazen de takmadığın kadar huzurlu, boş verdiğin kadar mutlusun.
• “Uzmanlar erkek dediğin “sabit dengeli, güçlü ve sağlam olur” demişler… Benim salondaki koltuk erkek o zaman… J
• Bırakın kendini, gölgesine âşık olan insanlar var. :)
• Hayatımıza gün katmak elimizde değil ama gününüze hayat katmak elimizde. Hayatınızdan gün çalanlarla değil, gününüze hayat katanlarla olun.
• Hep "hayır" dese de bana hayat... Ben hep "hayırlısı" diyeceğim hayata inat.
• Verdiği umudu geri alan, aldığı ahı da güle güle kullansın.
• Kısa bir öyküdür hayat, uğruna upuzun acılar çektiğimiz. Y. Odabaşı
• Reina'ya gidiyorum desem 100 kişi yazıyor, Darülaceze'ye iftara davet ettim, 7 kişi geri döndü. Allah razı olsun...
• Kendimi mutluyken düşündüğümde, yanımda hep o oluyor...
• Kapitalist düzende, aç insanların karnını doyurduğun zaman kahraman, bu insanların neden aç olduğunu sorduğun zaman komünist ilan edilirsin!
• Bazılarıyla aramda sadece iki sorun var... Birincisi, onlara hiç güvenmedim. İkincisi, beni hiç yanıltmadılar.
• Aşk; ağzına ilk lokmayı attığın anda, onun yokluğunu hissedip karnının doymasıymış...
• "Giydikçe açılır" diyen tezgâhtar, "Uzadıkça şekil alır" diyen kuaför ve "Zamanla unutursun" diyen dost; bunların hepsi aynı örgüte üye! :))
• Nefesi kötülük kokan insanlardan uzak duruyorum.
• Sessizliğimi anlamayan insanlardan, sözlerimi anlamalarını beklemiyorum zaten...
• Bazen sokaklarda "Bu dünyada benden başka kimse yok mu!" diye bağırmak istiyorum...
• Arabanın içi buram buram biz kokuyorsa, psikolog vakti gelmiş demektir.
• Elindekiler hak etmediğin olabilir ve hak ettiğine sahip olamayabilirsin. Hayalinin gerçekleşmesine şükret. Ya gerçekler hayale dönüşseydi!
• Yanındayken şükrettiğin o karşılaştığınız güne, seni terk edince lanet edersin.