Sesimi duyan var mı?

Merhabalar sizlere bu ay değişik bir konuyu gündeme getirmek ve sosyal sorumluluk kapsamında farkındalık yaratmayı hedefliyorum. Her engelin zorlukları var kendine göre çeşitlendirmeye kalkarsak onlarca zorluğunu görebiliriz. Kiminin bedensel kiminin zihinsel birçok sorunu var yakinen de şahit oluyorum. Ancak bu yazımda duyma engelli arkadaşlarımın yaşadığı zorluklardan bahsedeceğim. Geçtiğimiz günlerde İzmir’de yaşanan deprem ülkece üzüntüye boğulduğumuz olaylardan biri oldu. Buradan bir kez daha depremde yaşamını yitirenlere Allahtan rahmet kederli ailelerine başsağlığı diliyorum. Yaralı vatandaşlarımıza da şifalar… Bir an önce eski sağlıklı günlerine dönmelerini temenni ediyorum. Deprem sonrası o bilindik görüntüler tekrar yaşandı mucize kurtuluşlar yaşandı ülkece çok mutlu olduk arama kurtarma ekiplerimiz o sihirli cümleyi “sesimi duyan var mı?” defalarca kullanarak onlarca hayatı kurtardı. Ancak duyma engelli vatandaşlarımız enkaz altında kalırsa nasıl iletişim sağlayacaklarını merak ediyorum. Bunun için eğitmenler özel olarak eğitim vermeleri ve aileleri ile birlikte sürekli tatbikat yapmalarını önemle rica ediyorum. Deprem anında neler yapmaları gerektiği konusunda bilgilendirilmeyen engelli yurttaşlar, bu yüzden endişeli. Üstelik işitme engellilerin birçoğu ‘biyonik kulak’ cihazı kullanıyor ancak ‘ya cihaz kaybolursa’ endişesi taşıyor.

Ya cihaz bozulursa…

İzmir Sağırları Koruma ve Kalkındırma Derneği’nden Ufuk Ekici’ye göre, konuşma ve işitme engelli kişiler okullarda depremle ilgili eğitimler almıyor. Ekici, “Üyelerimizin birçoğunun yaşanan depremin ardından bilgi eksikliği olduğunu gördük” dedi.

Bu konudaki eksiklikleri hızlı bir şekilde kapatmaya çalıştıklarını belirten Ekici, “Ancak deprem sırasında engelli arkadaşlarımızın birçok dezavantajlı durumu oluyor. Engelli arkadaşlarımızın kulağından cihaz çıkabilir ve görevlilerin ‘Sesimi duyan var mı?’ sorusunu duyamayabilir” ifadelerini kullandı. İşitme engelli kişilerin birçoğunun geceleri boynunda düdükle uyuduğunu aktaran Ekici, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Üyelerimizin bir kısmının ailesi de çok tedirgin oldu. Depremden sonra birçok ebeveyn çocuklarıyla aynı odada uyuyor.”

Herkese engelsiz ve sağlıklı bir ay diliyorum…