Teknolojiyi eğitim/öğretimde kullanmak iyi bir fikir mi?

Zamane insanları ikiye ayrılıyor: Dijital Göçmenler ve Dijital Yerliler. Senin benim gibi, yani televizyonların siyah beyaz olduğunu hatırlayan, internetin modeme bağlanma sesi hala kulaklarında çınlayan, bilgisayarla 15-20’sinden sonra tanışan insanlara ‘Dijital Göçmen’ deniliyor. Bilgisayarın, internetin ve sosyal medyanın içine doğan çocuklarımıza ise ‘Dijital Yerli’.

İşte bu göçmenlerden biri olarak sürekli bir öğrenme ve ‘yerli’lerin hızına yetişmek üzere –belki de nafile- bir çaba içindeyim ben. Bu konuda takip ettiğim, ‘geleceğin dijitalden geçtiğini’ savunan ve ebeveynleri bu doğrultuda bilinçlendirmek adına kurulan ‘Parentingfor a DigitalFuture’ platformu, bilgisayar ve teknolojinin çocukların öğrenmesine olumlu/olumsuz etkilerini inceleyen bir OECD raporunu ele aldı yakın zamanda, ve ‘Teknolojiyi eğitim/öğretimde kullanmak iyi bir fikir mi?’ diye sorduğu yazısında şöyle dedi:

Ebeveynler çocuklarının öğrenmesini desteklemek adına evlerini teknolojik aygıtlarla donatadursun, yapılan çalışmalar bunun boşa sarf edilen bir çaba olabileceğini ortaya koyuyor.

Bahsi geçen OECD raporuna göre teknolojinin ‘orta karar’ kullanımı öğrenmeye destekler ve PISA skorlarını yükseltirken, okulda çok sık kullanılmasının öğrencilerin başarılarına değil olumlu katkıda bulunmayı, tam tersi etkisi olabileceği görülüyor.

Uzmanlar bunun sebebinin ‘çare laptop’ (ya da tablet) diye düşünülerek teknolojik aletlerin, gelişmiş gelişmemiş tüm bölgelerde çocukların adeta kucağına bırakılması ve mucizeler yaratmasının beklenmesi olduğunu söylüyorlar. Teknolojinin sadece bir araç olduğu ve pedagojik uygulamalar, öğretmen-öğrenci etkileşimi ve öğrencinin sosyo-kültürel geçmişi dikkate alınmadan olumlu etkisinin olmasının mümkün olmadığı belirtiyorlar.

OECD raporunun hazırlanış şeklini de eleştiren ve raporu hazırlamak için data toplamakta kullanılan metodolojinin kısıtlı olduğunu söyleyen platform, teknolojinin eğitimdeki etkilerini ölçebilmek için okullara ve eğitimcilere olduğu gibi ebeveynlere de öğrencilere önerilerde bulunuyor ve diyor ve ekliyor:

"Çocuklarınızla neyi sevdikleri ve hangi konularda zorlandıkları konusunda konuşmak, teknolojinin onların öğrenmelerine katkısını ölçmenin de ötesine geçecek ve onların öğrenme deneyimlerini anlamanıza ve pekiştirmenize yardımcı olacaktır."

Kısacası, çocuklarınızı teknolojinin kucağına atıp kaçmayın, onlarla iletişimi koparmayın diyor.

Gelişmiş ülkeler teknolojiyi eğitim ve öğretime entegre etmek konusunda kafa patlatadursunlar, bizim Milli Eğitim Bakanlığı, orta okul ve liselerde ‘değerler eğitimi’ altında yağmur duasına çıkılmasını öneriyor. Ne de olsa herkes gider Mersin’e, biz gideriz tersine...