Scientific Reports tarafından yapılan çalışmaya göre tekmeleme, fetüsün bedenini “haritalandırmasına” ve bulunduğu ortamı keşfedebilmesine yardımcı oluyor.


Araştırma bulguları

Araştırmacılar, 31 ve 42 hafta (gebelik süreci de dahil olmak üzere) arasındaki 19 yeni doğanın uyku düzenini inceledi. Bu 19 bebeğin bir kısmı prematüre doğmuştu. Araştırmacılar, fetüslerin REM uykusu sırasında tekme atarken ürettikleri beyin dalgalarını gözlemlediler. Örneğin fetüs sağ elini hareket ettirdiğinde, sol beyin küresinin sağ el için dokunmayı işleyen bölümünde ani beyin dalgalarının üretildiği görüldü. Bu beyin dalgaları, prematüre bebeklerde inanılmaz bir hızla üretiliyor. Çünkü tipik bir bebek, bu hızlı beyin dalgalarının üretildiği dönemde rahim içerisinde oluyor. Birkaç hafta içerisinde ise hızlı beyin dalgaları doğal süreç içerisinde yok oluyor. 3. üç aydaki fetal tekmeler, bebeğin duyusal girdiler ile ilişkili beyin bölgelerini geliştirmesine yardımcı oluyor. Bilim insanlarına göre tekmeler, kendi beden algılarını oluşturabilmelerinde de etkili oluyor. Araştırmacı Dr. Lorenzo Fabrizi konuya ilişkin şunları söylüyor: “Gelişimin erken dönemlerindeki spontane hareketler ve çevreden gelen geri bildirimlerin, fare gibi hayvanlarda beyin haritalaması için gerekli olduğu biliniyor. An itibariyle insanlar için de aynı durumun geçerli olabileceğini gösterdik.”


Karındaki bebeğin hareketleri: Nelerin farkında olmak gerek?

Tıp camiası, fetal hareketlerin kalitesi, sıklığı ve algılanabilirliği konusunda oldukça bilgili. 9-10. haftalardaki düzensiz hareketler, 2. üç ayda daha organize bir hale geliyor. Anneler, fetüsün tekmelerini 15. haftada dahi hissedebiliyorlar. Beyin geliştikçe fetüs, tekmelemeye başlar ve hem kendi beyin aktivitesine hem de anne hareketlerindeki, ses, ısı ve diğer uyaranlardaki değişimlere tepki verir.


Fetal hareket, üçüncü üç ayda belirgin tekmelerden komple beden hareketlerine doğru evrilir. Fetal tekmelemenin birkaç amacı var olduğu ifade ediliyor. Öncelikle kaslar ve uzuvlar için egzersiz görevi görüyor. Aynı zamanda da uyarılara tepkinin göstergesidir ve bahsi geçen araştırmaya göre de beynin mekânsal algı bağlantılarını yapmasına yardımcı olur. Doktorlar, hareketin sıklığındaki değişimin anlamından henüz emin değiller. Birçok fetüste, hareketsizlik sürecinin uzadığı görülebiliyor. Bazı ölü doğum ya da rahimde ölüm vakalarında ise bu istenmeyen sonucun sebebi, azalan hareket olabiliyor. Ne yazık ki tıp camiası hangi bebeklerin daha çok risk altında olduğunu belirlemeye dair bir şey yapamıyor.


Yaygınlıkla kullanılan “tekme sayma” sistemlerinden birine göre anneler, her 2 saatte yaklaşık 10 hareket hissetmeliler. “Tüm sağlıklı bebekler hareket eder; ancak bazı sağlıklı bebeklerin anneleri, hareketi diğerleri kadar hissedemeyebilir. Hiçbir sistem türü, gelişen problemi tahmin etmede diğerlerinden daha faydalı olamadı. Ve yapılan birçok araştırma, tekme sayımının ölü doğumları engelleyemeyeceği konusunda hemfikir” diyor Samuel.


Bu sebeple Samuel, genelde hastalarına kendi bebekleri için normal olanın – hareket türü ve sıklığı, günün belirli saatleri gibi – farkında olmalarını söylüyor. “Birçok kadın, yoğun bir günün akışında belirgin hareketleri hissedemeyebiliyor. Bu yüzden bebeğinizi, aktif olduğunu bildiğiniz ve dikkat dağıtıcı etmenlerin olmadığı – akşamları gibi – saatlerde gözlemleyin. Eğer hareket belirgin bir şekilde azalır ya da tamamen yok olursa, bir sonraki adım için doktorunuza danışın.”





Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Merhaba hamıleyım ama kac aylık bılmıyorum karnımda degısık hareketlenmeler oluyo
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.