Engelsiz okul!
Merhabalar, bu hafta engellilere özel dizayn edilmiş okulları ele alacağız. Öncelikle çok geç kalınmış bir proje. Yıllar önce ben yurt dışına çıktığımda okullarda düzeyi çok iyi bulmuştum, her şey engelliler için yapılmıştı. Konuyla ilgili haber şöyle:
İlk olarak Milli Eğitim Bakanı Nimet Baş zamanında adım atılmıştı. Bütün eğitim yapılarında fiziksel engelli öğrenciler için yapılmasına ihtiyaç duyulan düzenlemelere yönelik bir genelge yayımlandı. Buna göre, okul bina girişlerinde rampalar inşa edilecek, fiziksel engelli asansörü yapılacak, okul bahçelerinde otopark zincirleri olmayacak.
Bakanın “Fiziksel Engelliler İçin Okul Binalarında Yapılması Gereken Düzenlemeler” konulu genelgesinin üzerinden 4 yıl geçti, ancak hala bazı okullar bu önlemleri almadı.
Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı bütün eğitim yapılarında fiziksel engelli öğrenciler için yapılmasına ihtiyaç duyulan düzenlemelerin bir kez daha açıklanmasının ardından okullar, zoraki olsa da harekete geçti. İçeride binası uygun olmayanlar dışarıdan asansör yapıyor, gelişigüzel rampalarla genelgeye uyulmaya çalışılıyor.
Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkmasıyla engellilere de okulların kapısının açık olması gerekiyor. Sadece kalıcı engeli olanlar değil, herhangi bir nedenle geçici olarak sakatlananlar için de okulların girişlerinden, merdivenlerine, sınıflarından, labaratuvarlarına kadar her ortamının uygun olması için şimdi çalışmalar yapılıyor.
Birden fazla katlı eğitim binalarında tekerlekli sandalyedeki engelli öğrenci ve refakatçisi düşünülerek fiziksel engelli asansörü yapılıyor.
Genelgeye göre, derslikler tekerlekli sandalyelerin hareketlerine uygun inşa ediliyor, derslik zemininde herhangi bir kot farkı oluşturulmayacak, derslik kapıları eşiksiz, dışarıya açılır ve 100 santimetre boşluklu olarak projelendiriliyor.
Artık eski binalar dışında yeni okul binalarında yazı tahtaları yerden 70 santimetre yükseklikten itibaren monte edilecek. Askıların bir kısmı ihtiyaca göre fiziksel engelli öğrencilerin yetişebileceği yüksekliğe konulacak.
Fiziksel engelli tuvaletleri tekerlekli sandalye ile bir kişinin içeriye girip kapıyı kapatmasına elverişli olacak. Tuvaletin iki yanında tutunma bantları bulunacak, engelliye göre üretilen özel lavabolar takılacak.
Okullardaki bahçe kapısından tören alanına girişler, yaya kaldırımından itibaren engelsiz olacak. Tören alanı ile bahçe girişi arasında seviye farklılığı olması halinde yol zemin kaplamalarından farklı dokuda, uygun ölçüde ve eğimde rampa yapılacak.
Her tür ve kademedeki eğitim-öğretim binalarına ait yeni projeler, eski tip projelere uygulanmak için düzenlemeler yapılacak.
Geç de olsa yayımlanan bu yönetmelik umarım kısa zamanda tüm okul türlerinde bir an önce uygulanır, Bakan Nabi Avcı da bu konunun takipçisi olur. Engelli öğrencilere okul kapıları daha rahat açılır.
***
Epilepsi hastası Hikmet’in eğitim mücadelesi
Hikmet Mesut Türkmen 15 yaşında. 19 aylıkken yüksek ateşin ardından havale geçirdi ve sonrasında da epilepsi oldu. O günden bu yana da Çapa Tıp Fakültesi Çocuk Noroloji Servisinde tedavi görüyor. Zor bir çocukluk geçirdi, uykuda zıplayarak uyandığında, nöbet geçirdiğinde ailesi hep yanında oldu. Anne Nejla Türkmen, onunla ilgilenmekten başka çocukları düşünmedi. Hikmet, ilk ve ortaokulu Atakent Arif Nihat Asya İlköğretim Okulu’nda okudu. Anne, hem çocuğuna yakın olmak, hem de ihtiyacı olduğunda oralarda bulunmak için Okul Aile Birliği’nde çalışmaya başladı.
Oğlunun bu kadar yakınında olmasına rağmen, önyargılarla başedemedi. Okuldaki diğer velilerin yaklaşımlarıyla oğlu okulda tek kaldı. Arkadaş edinemedi, adeta okul bahçesinde büyüdü. Dışlandı, korkuldu, arkadaşı olmadan ortaokulu bitirdi. Geçen yıl akranları gibi Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) girdi. Başarılı olamadı. Aile de okul idarecilerinden birini tanıdığı için geçen yıl İmam Hatip Lisesi’ne yazdırdı.
Gittiği bu okulda Hikmet başarılı olamadı. Birinci dönem 9 dersten, ikinci dönem de 12 dersten zayıf aldı. Haziran ayında yapılan ortalama yükseltme sınavında da başarılı olamadı. O da kararını verdi, işe girip, çalışacaktı. Şimdi okullar başlamasına rağmen, okuluna gitmek istemedi.
Ailesi, Milli Eğitim Bakanlığı’na dilekçe yazarak, çocuklarının özel eğitime ihtiyaç duyduğunu belirterek, böyle bir okula yazdırılmak için destek istedi. Ancak, aldığı cevap, “Orta dereceli okullarımızda özel eğitime ihtiyaç duyulan öğrencilere mevzuat çerçevesinde herhangi bir ayrıcalık tanınmamaktadır. Ayrıca sınıf geçme yıl içerisinde alınan notlarla yapılmaktadır” oldu.
Anne tüm çabalarına rağmen çocuğunu örgün eğitimden aldı. Şimdi onu açıköğretime yazdırdı. Beyin hücreleri yüzde 40 hasarlı olan oğlunun diğer çocuklarla bir tutulmasına isyan ederek, “Devletten özür diliyorum epilepsi hastası bir çocuğu doğurduğum için. Bu bir hatadır. Böyle görüyorlar. Hiçbir şey yapılmıyor. Bu eğitimciler için de geçerli” diyor.
Hikmet gibi hasta ya da engelli yüzlerce genç bugüne kadar lise eğitimi zorunlu olmadığı için rahatlıkla okul dışına çıkabiliyordu. Ama şimdi ortaöğretim zorunlu hale getirildi. Bu öğrenciler için Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir önlem alması gerekiyor. Açıköğretim dışında örgün eğitim alacakları eğitim kurumları açılması şart.
HERKESE ENGELSİZ BİR HAFTA DİLİYORUM...
YORUMLAR