Çabalıyoruz

Son günlerde kime sohbet icabı ‘Nasılsın?’ diye sorsam ‘Nasıl olayım? İyi olmaya çalışıyorum’ yanıtı alıyorum.


Memleketin durumu ortada... Olanlardan etkilenmeyen yok gibi... (Aslında en az bir stat dolusu insan var ama yokmuş gibi yapalım.) Kıyısından köşesinden de olsa vicdanı olan herkes Cumartesi gününden beri kendine gelmeye çalışıyor.


Bir dostum gönderdiği bir mesajında halimi hatrımı yukarıdakine benzer hislerle sorduktan sonra eklemiş:


“Sarıldık işlerimize, sarıldık birbirimize, sevdiklerimize, yitirdiklerimiz yüreğimizde çalışıyoruz. Aklımızı, sabrımızı, inadına umudumuzu korumaya çabalıyoruz.”


O son kelime -çabalıyoruz- beni fena vurdu. Evet, dedim kendi kendime, bu ülkede sürekli çabalıyoruz. Aslında hayatın kendisi çabalamak üzerine kurulu; ancak bu ülkede yaşamak –insanca yaşamak- için giderek daha da çok çabalıyoruz:


Çocuklarımıza hak ettikleri eğitimi verebilmek için çabalıyoruz: Parasız eğitimin sadece kağıt üzerinde anayasal bir hak olduğu bu ülkede devlet okullarının dönüştürülmemesi, değiştirilmemesi için imzalar topluyor, ha bire koşturuyoruz. Devlet okullarında aradıklarını bulamayanlardan imkanı olanlar (ya da yoktan var edenler) özel okullara para yetiştirebilmek için deliler gibi çalışıyoruz.


Sağlıklı beslenebilmek için çabalıyoruz: Katkısız gıda tüketebilmek için organik besinlere dünyanın parasını harcıyoruz. Organik gıdaya ulaşamayanlar, erişemeyenler, kağıt gibi salatalıklara, plastik gibi domateslere dünyanın parasını veriyoruz.


Bir yerden bir yere gitmek için çabalıyoruz: Büyük şehirlerin trafiğinde saatlerimizi harcıyor, benzine paralarımızı döküyor, yollarda eskiyor, yoruluyor, yaşlanıyoruz.


Sağlık hizmetleri alabilmek için çabalıyoruz. Yaşasın ilaç fiyatları düştü diye sevinirken devlet hastanelerinde her geçen gün daha da uzayan kuyruklara ve kısalan doktor görüşmelerine maruz kalıyor, özel hastanelerin otelcilik hizmetlerine aklı almaz paralar ödüyoruz.


Başımızı sokabilecek bir evimiz olsun diye çabalıyoruz. ‘Hiç olmazsa çocuklarımız bizim yaşadığımız sıkıntıları yaşamasınlar’ mantığının bir uzantısı olarak bir ev sahibi olmaya uğraşıyor, senelerce çalışıp didinip biriktirdiğimiz paralarla nihayet aldığımız evlerin borçlarını ödemeye çalışıyoruz.


Su içebilmek için çabalıyoruz. Neredeyse havanın bile bedava olmadığı memleketimizde ‘içme şehir suyu’ kavramının tarihe karışmasını izliyor, damacana suya yatırım yapmak zorunda kalıyoruz.


Nefes almak için çabalıyoruz. Git gide yok edilen ormanlara, talan edilen yeşil alanlara dikilen ‘residans’ların ağaçlar gibi kirli havayı temizleme özelliği olmadığından, giderek artan ‘alerjik astım’ vakalarıyla uğraşıyoruz.


Kısacası, normal, medeni bir ülkede her vatandaşın doğuştan gelen hakkı olan bazı şeyleri biz bu ülkede çalışıp, didinip çabalayarak –o da belki- elde ediyoruz.


Ama en çok da insanca yaşayabilmek için çabalıyoruz. Belli bir zihniyetin temsilcisi olmasının dışında hiçbir niteliği olmayan, 23 Nisan’da bir günlüğüne devlet başkanı olan çocukları aratırcasına ülke yöneten, vatandaşın hisleri ve zekasıyla dalga geçercesine beyanlarda bulunan insanların akıl tutulmasına yol açan yaklaşımları karşısında akıl sağlığımızı koruyabilmek, sürekli ötekileştirmenin yol açtığı nefretle hareket etmemek, her şey rağmen sağduyulu ve vicdanlı kalabilmek, ve tabii ki bu arada gerek güvenlik zafiyeti olmayan bir bombalı terör saldırısında, gerekse her bayram tatilinde yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği bir trafik kazasında ölmemek için çabalıyoruz.


Ve bu çok ama çok yorucu...



Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Uzun yillar Amerika'da yasamis oldugunuzu soylemistiniz.Bu aralar hic donmeyi dusundunuz mu?
    CEVAPLA
  • Misafir Evet çok yorucu. Ben artık bu "çabalama" için harcadığım maddi manevi herşeyi, enerjimi, emeğimi hayatın tadına varmak, çocuğuma kaliteli ve mutlu bir aile vermek için harcamaya karar verdim. Ülkemi çok severim ama artık bu ülke için, ben hiç bir şeyimi harcamayacak,harcatmayacak,oyuncak olmayacağım
    CEVAPLA
  • Misafir Çok güzel özetlemişsiniz. Tam olarak ben de bunları hissediyorum.
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.