Mutluluk ve mutsuzluk üzerine

Anladım ki... Mutlu olmak bizim elimizde...




Herkes için mutlu olmanın tarifi farklı... Kimi için maddi, kimi için manevi değerlere bağlı mutlu olmak. Kimi için başarıyla, kimi için aşka bağlanıyor mutluluğun tarifi... Kimi için sadece sağlıkla ilgili, kimisine göre ise sadece güce dayalı...




Bence mutluluk, tamamen bizim elimizde.



Önce niyet etmeliyiz mutlu olmaya... Hemen en küçük aksilikte mutsuzluğa teslim olmamalıyız. Unutmamamız gereken en önemli şey HER PROBLEMIN BIR ÇÖZÜMÜ olduğu. Bu çözüm bazen zor, bazen uzun süreli, bazen başkalarına bağlı olabilir ama mutlaka bir çözümü var... En önemlisi mutsuzluğumuzu her çözüşümüzde mutluluğa da tekrar kavuşabiliyoruz…




Bence hayat bir tiyatro sahnesi gibi... Bizler seçiyoruz rollerimizi ve hayat boyu bu rolü oynuyoruz... Yaşarken nasıl görüyorsak hayatımızı, öyle adlandırıyoruz. Eğer yaşadığımız hayata MUTLU sıfatını verdi isek mutlu, yoksa mutsuz hissediyoruz. Bu da tamamen bizim kabullerimizden kaynaklanıyor. Aynı şeyi farklı isimlendirebiliyor insanoğlu. Çok görüyoruz, aynı durumda olan iki insandan birinin kendini mutlu diye tarif ederken, diğerinin mutsuzum dediğini… Tıpkı bardağa baktığımızda dolu veya boş tarafını görmek gibi...




Hayatta öğrendiğim en önemli şey hiçbir şeyin sonsuza kadar devam etmediği... En mutlu an da, en mutsuz an da bitmeye mahkum. Bu bir olay olabilir, bir iş olabilir, bir duygu olabilir .... Hiç değişmeyen tarafı BITECEK OLMASI... Bütün iyi veya kötü şeyler biterler. Yapacağımız şey ise çok basit "İçinde olduğumuz durumdan mümkün olduğu kadar keyif almak (hani şu ANI YAŞA deyimi gibi) ve bitmeden evvel bunu başka bir keyif haline çevirmek..." Başka bir deyişle süregelen mutlu duygunuzun yanına, başka bir mutluluk katıp, ona dönüşmesini sağlamak...


Âşıksınız mesela, en büyük aşkların bile gittiğini duymadık mı? Eğer hep bu âşık kalacağınızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Bunun içine bir şeyler ilave edeceksiniz (hoş zaten eğer doğru bir ilişki ise bu kendiliğinden öyle olmaya başlayacaktır) mesela DOSTLUK, mesela ARKADAŞLIK... Bu ilavelerle artık sadece aşık değil aynı zamanda dost oldunuz. Bir süre sonra aşkın yeri tamamen dostlukla dolacak. Aşık olduğunuz kişi sizin en yakın dostunuz olacak. Bu değişim, ilişkinize oldukça uzun bir zaman ilave edecektir. Derken bir çocuk sahibi oldunuz. En iyi dostunuz ve âşık olduğunuz insanla ikinizin özelliklerini taşıyan bir insanı yaratacaksınız. Bundan daha maceralı ne olabilir ki... İşte ilişkinize bir de macera duygusu eklediniz... Bu böyle sürüp gidecek, yeter ki siz sabırla bu oyunu oynamayı isteyin ve devam edin...

İşini, evini, aşkını, ailesini ve hatta en acısı evladını kaybeden dostlarımı izledim. Onlar kahroldu, ben uzaktan hissettim o acıyı içimde.



Ben kahroldum, onlar bana uzaktan veya yakından eşlik ettiler... Sonra gördüm ki en acı duyguyu bile, başka bir duyguya doğru kaldırıp onun yerine mutluluğu koyanlar yaşamlarını mutlu olarak devam ettirebildiler…

Mutlu olmak bizim elimizde, bunun bilincindeysek ve mutlu olmaya devam edebilmek için yapmamız gerekenleri SABIRLA yapabiliyorsak emin olun mutlu oluruz. Yeter ki hayattaki ana temanızı unutmayın. MUTLU OLMAK.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.