Herkesin hayatında bazen bilinçli olarak içinden geçtiği, bazen hiç farkında olmadan yaşadığı büyük ya da küçük yas süreçleri vardır. Bu süreç, hayatınızda fiziksel ya da ruhsal olarak kaybettiğiniz her şey için yaşanabilir. Mutlaka hayatınızda önem verdiğiniz bir canlının fiziksel ölümü şart değildir. Bazen bir iş kaybının, belki başaramamanın, ya da insanlığa dair bir kaybın yasını yaşıyor olabilirsiniz. Bir yas terapisti olan yazar Claire Bidwell Smith, bilinçli yas tutmaya ve yastan kaçmanın belirtilerine dikkat çekiyor.


Yas sürecinde kaçınma, direnç ve hatta korku hisleri yaşamak doğaldır. Kaybın hayatımıza getirdiği stres ve acı, içgüdüsel savaş ya da kaç tepkimizi tetikler. Ancak yasınızla savaşmak veya ondan kaçmak sizi başladığınız noktaya geri götürür, üstelik daha yorgun ve hâlâ korku içindeyken.


Çoğumuz için kayıp, rahatsız edici ve yabancı şekillerde tehlike duygusunu uyandırır. Dünya farklı hissettirdiğinde kendimizi güvensiz hissederiz. Güvende hissetmediğimizde ise genellikle mevcut tehlikeye karşı yanıt vermeye hazırlanırız; bu da genellikle yasımızdan kaçınmamıza neden olur.


Kaçınma, ayrıca, bizi mümkün olduğunca hızlı bir şekilde normale dönmeye zorlayan bir kültürden de etkilenir. Dış dünya, parçaları toplayıp yola devam etmemizi istese de biz hazır olmayabiliriz. Bu mesajlara kulak vermek, yasınızdan uzaklaşmanıza yol açar; hatta çoğu zaman onunla yüzleşmeniz gereken bir zamanda.



Yastan kaçınmak şunlara benzeyebilir:

  • Duyguları inkâr etmek: Duyguları bastırmaya, engellemeye veya yok saymaya çalışmak.

  • Durumlardan ve ortamlardan uzaklaşmak: Anıları ya da duyguları tetikleyebilecek yerlerden, kişilerden ve durumlardan kaçınmak.

  • İyiymiş gibi davranmak: Kendinizi (veya başkalarını) bu süreci olduğundan daha iyi yönettiğinize inandırmaya çalışmak.

  • Uzun süreli dikkat dağıtma: Yas tutmaktan uzaklaştıran, sürekli faaliyetlere yönelmek ve duygularınızı hissetmenizi engelleyen uğraşlara dalmak.

  • Erteleme: Yasla yüzleşmeyi gerektiren her şeyi ertelemek. Buna cenazeler ve anma törenleri, bir yakınınızın eşyalarını ayıklamak veya ölüm sonrası işleri yönetmek dâhil olabilir.

  • Madde kullanımı: Acı verici yas duygularından kopmak için zihin değiştirici maddelere yönelmek; bu da nihayetinde kaygıya ve hayatın daha fazla bozulmasına yol açar. Maddeler duygularınızı yalnızca geçici olarak bastırır; ayıldığınızda onlar hâlâ sizi bekliyor olacaktır.

Yasınızdan kaçınmak yerine şunları deneyin:

  • Mola vermek: Yasınızla ilgilenmek, sürekli olarak onun içinde kaybolmanız gerektiği anlamına gelmez. Hobiler, film izlemek, arkadaşlarla görüşmek veya hafif miktarda çalışmak gibi kısa süreli dikkat dağıtıcı etkinlikler tamamen normaldir.

  • Yas için zaman planlamak: Yoğun bir yaşamınız varsa veya dikkatiniz kolayca dağılıyorsa, yas tutmak için gerçekten zaman ayırabilirsiniz. Günlük tutmak, bir terapistle veya arkadaşla konuşmak, eski fotoğraflara bakmak ya da müzik dinlemek gibi yasınızı ortaya çıkaracak ve onunla ilgilenmenizi sağlayacak etkinlikler için bilinçli bir zaman dilimi ayırın.

  • Destek aramak: Yas sürecindeyken, bir profesyonelden veya sizi rahat ve desteklenmiş hissettirecek anlayışlı bir arkadaş ya da aile üyesinden yardım almakta hiçbir sakınca yoktur.

  • Yardım istemek: Eşyaları ayıklamak veya maddi işleri halletmek gibi görevler göz korkutucu olabilir. Bu işleri başkalarından yardım alarak yürütmeniz son derece anlaşılırdır.

  • Tedavi görmek: Yas sürecinize engel olan madde kullanımı veya başka bağımlılıklarla ilgili tedavi seçeneklerini araştırmaktan çekinmeyin.


Yasın getirdiği büyük duygu dalgalanmalarından kaçınmak istemek normaldir. Kaygı ve korku, kayba verilen tipik tepkilerdir. Ağlamaktan korkmak normaldir. Dağılmaktan korkmak normaldir. Kaybınızın çok büyük ve çözülemeyecek kadar ağır olduğunu düşünmek yaygındır. Ancak sevdiğiniz birini kaybettiğinizde dağılmanızda bir sakınca yoktur. Hiç kimse sonsuza kadar ağlamaz. Yardım ve destek her zaman mevcuttur. Unutmayın, tek çıkış yolu içinden geçmektir.


Yasınızdan kaçınmak için yaptığınız tüm şeylerin bir listesini çıkarın. Bu kaçınma davranışlarının yerine, yasınıza gerçekten dokunmanıza ve onunla birlikte olmanıza izin veren daha sağlıklı başa çıkma yöntemleri bulmaya çalışın.



Gülmeye izin vermek

Sevdiğimiz birini kaybetmek, mizah anlayışımızı da kaybettiğimiz anlamına gelmez; hayatta gülünecek pek çok şey vardır. Yas sürecinde gülmek normaldir ve hatta oldukça yaygındır. Kaybınızdan sonra ilk kez güldüğünüzde şaşırabilirsiniz, ancak gerçek şu ki mizah ve kahkaha hem bir başa çıkma aracı hem de savunma mekanizması olarak işlev görebilir.


Gülmek veya mizah kullanmak, başka pek çok duyguyu hissetmediğiniz anlamına gelmez. Çok derin bir üzüntü içinde olurken bile gülünecek şeyler bulabiliriz. Etrafınızdakiler sizi şaka yaparken ya da kahkaha atarken gördüklerinde şaşırabilirler, ancak yas sürecinizin tam ve dinamik deneyimini yalnızca siz bilirsiniz.


Bazılarımız kahkahayı savunma mekanizması olarak kullanır; kriz anlarında gergin gülüşler, dikkati dağıtma veya etrafımızdakileri rahatlatma çabası olabilir. Eğer bu tür gülüşlere sıkça başvurduğunuzu ve bunu daha çok bir kaçış yöntemi olarak kullandığınızı fark ederseniz, buna dikkat edip üzerinde çalışmanız faydalı olabilir. Ancak diğer duygulara da yer açıyor ve yaşanan gerçeğini kabul etmeye devam ediyorsanız, zaman zaman gergin kahkahalar atmanızda bir sakınca yoktur.


Kahkaha ve mizahın büyük bir iyileştirici gücü vardır. Fiziksel olarak kahkaha, kortizol seviyelerini düşürür ve endorfin, dopamin gibi iyi hissettiren kimyasalları artırır. Stresi ve kaygıyı azaltır, rahatlamayı sağlar. Duygusal olarak kahkaha, yoğun duygulardan bir mola verir, bakış açımızı genişletir ve yaşanan gerçeği daha az ürkütücü hissettirebilir. Ayrıca kahkaha, arkadaşlar ve aileyle bağ kurmamıza yardımcı olur.


Eğer yas sürecinizde hiç gülmüyor veya mizaha eğilim duymuyorsanız bu da tamamen normaldir. Ancak ileride sevdiğiniz kişiyle ilgili komik anıları hatırlamak ve onunla ilgili eğlenceli hikâyeleri gülerek paylaşabilmek iyi hissettirebilir.


Yas sürecinizde kahkahanın rolünü değerlendirin. Gülmenin size iyi geldiği zamanlar oldu mu? Kahkaha, sizi zorlayıcı duygulardan uzaklaştırıp rahatlatmaya yardımcı oldu mu? Hayatınıza daha fazla kahkaha katmanın yolları olabilir mi?



Kaynak: Claire Bidwell Smith. “What Avoiding Grief Looks Like”. Şuradan alındı: https://goop.com/wellness/mindfulness/what-avoiding-grief-looks-like/. (07.03.2024).





YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.