Madonna dünya turnesi kapsamında 7 Haziran’da İstanbul’da, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena Stadı’nda konser verecek. Bu müthiş organizasyonun arkasındaysa Gnl Entertainment ve Bkm var. Gnl’nin kurucusu Alp Çağrı Günal’la buluştuk. Hem sektörü hem Madonna’yı konuştuk.




Alp Çağrı Günal organizasyon sektörü dendiğinde akla gelen ilk isimlerden. Bu işe Ahmet San’ın yanında başladı. 1993’deki meşhur Rolling Stones,Metalica, Elton John, Guns N’ Roses konserlerinde görev aldı. Bu işin gerektirdiği her neyse,mesela kulis koridorlarında uyumak, konser araçlarını ayarlamak, sanatçılara gezi rehberliği yapmak; her aşamadan geçti. 2005’te de konser organizasyon ve menajerlik şirketi Gnl Entertainment’ı kurdu.




Almanya ve Los Angeles’ta da ofisleri var. O ve 28 kişilik ekibi Emma Shapplin, Depeche Mode, Elton John, Paul Anka, Black Eyed Peas gibi birçok ismi Türkiye’ye getirdiler. Şimdi sırada Madonna konseri var. Gnl ve Bkm güçlerini birleştirip Madonna’yı Türkiye’ye gelmeye ikna ettiler. Günal aynı zamanda Türkiye Eğlence Sektörü Derneği (Tesder) Başkan Yardımcısı. Ünlü organizatörle detayları konuştuk.




Konser organizasyonu dendiğinde aklıma sahnede “Dünyayı kurtarıyorum” edasıyla koşturan bir sürü insan geliyor.


Zaman sınırlaması. O an eksik olan her neyse 5 dakikada çözüm üretmeniz gerekiyor. Tecrübe kazandıkça stres de azalıyor.




Türkiye’de konser organizatörlüğü para kazandırıyor mu?


Kazandırmaz. O bir vitrin. Büyük isimleri getirirsiniz ve firmanıza prestij katarsınız. Yoksa sürekli ve tek başına yapılacak iş değil. Bu yüzden büyük firmaların hiçbiri sadece konser organizatörlüğü yapmaz. Mesela bizde menajerlik ve yapım var. Bkm, film ve tiyatro yapıyor.




7 Milyar dolar




Kaç milyar dolarlık bir sektörden bahsediyoruz?


Tesder’in kültür endüstrisi araştırmasına göre, Türkiye’de eğlence ve medya sektörünün büyüklüğü geçen sene 7 milyar dolara yaklaşmış.




Yolunda gitmediğini düşündüğünüz şeyler neler?


İki sorun var: Birincisi güvenlik yani insan hayatı. 10 binlerce insan toplanıyor. Madonna konseri için nasıl bir çalışma yaptığımızı tahmin edemezsiniz. Ve bizi bu çalışmayı yapmaya zorlayan hiçbir kanun yok. Ama birtakım yaptırımların olması gerekiyor. Mesela konserlerde kullanılan her türlü malzeme sertfikalı olmalı. Bazıları kopup yıkılıyor. Bir de bizde konser alanı diye bir kavram yok. Şehrin herhangi bir meydanını bariyerle çeviriyoruz, o kadar. İnsanlar nereden girecekler, acil durumda ne olacak... Bunlara kimse bakmıyor. Bir gün başımıza çok ciddi bir olay gelmeden bu işi çözmemiz lazım. İkinci sorun finansal kısım: Para toplamak bankalara verilmiş bir hak. Ama biz de para topluyoruz, olmayan bir şeyin biletini satıyoruz. Bu güven işidir. Anadolu’da kendini organizatör diye tanıtan bir takım kişiler sanatçının haberi olmadan konser duyurusu yapıyor, bilet satıyor sonra da ortadan kayboluyorlar. Lisans sistemi olsa en azından o adamın yeri yurdu belli olur. Bir de bu sektörün kayıt altına alınması gerekiyor. Bu, devlet için de bizim gibi vergisini ödeyen, bütün çalışanları sigortalı olan büyük firmalar için de önemli.




‘Konser talebi onlardan geldi’




Madonna’yı nasıl iknâ ettiniz?


Madonna’nın gelip gelmemesi tamamen mali şartlarla ilgiliydi. 2009’daki turnesinde ön anlaşmamızı yapmıştık ama bize ayırdıkları tarih ramazanla çakıştı. Bunun risk olacağını düşündüğümüz için çekildik. Onlar da anlayışla karşıladılar. Yeni turnelerinde konser talebi onlardan geldi.




Yabancı isimler turnelerinde Bulgaristan, Yunanistan gibi bize yakın ülkeler yoksa gelmiyorlar. Neden?


Çünkü o kadar malzemeyi buraya getirmek zor. Mesela Madonna bir uçağa atlıyor geliyor ama Tır’lar nasıl gelecek? Diyelim en yakın Viyana’da konser verecek. Oradan burası 2 gün. 2 gün de dönüşü sürüyor. Gümrük işi de bir gün sürse, İstanbul konseri için toplam 5 gün ayırması gerekecek. Dünya turne ajandasına bir bakın; 2 konser arası en fazla 2 gündür. Bize gelene kadar 3 konser yapar. Bizden de 3 konser parası alamayacağına göre burada konser vermesinin anlamı kalmıyor.




Madonna nasıl bir prodüksiyonla geliyor?


Toplam 3 uçak dolusu kargo, 45 Tır gelecek. Ama dönüşün hepsi Tır’la olacağı için toplam Tır sayısını 90 gibi düşünün. Zaten Madonna, Rolling Stones, U2 konserleri dünyanın en büyük prodüksiyonlarıdır. Tüm malzemelerini kendileri getiriyorlar, riske atamazlar. Bizden alanı alıyorlar. Vinç, forklift, taşıyıcı, işgücü, kamyonlar, lokal araçlar istiyorlar, o kadar..




Özel istekleri olmadı mı?


Kulisteki mobilyalardan tutun da hemen her şeylerini kendileri getiriyorlar. Yiyecek içeceklerini bile ekibinden biri gidip alacak. Bu yüzden bizden alışveriş tecrübesi olan birini, bir de buzdolabı istediler. Onun dışındaki talepleri çok sıradan: Tüm kulisin krem rengi halı kaplanmasını istedi. Kulisteki bazı odalarda renk renk toplam 250 adet canlı çiçek olacak. Stadyuma küçük bir “fitness center” yapıyoruz. Bir de teknik ekibin sahada dolaşması için golf arabaları kiraladık.




Madonna kulvarındaki ünlülerin genelde akıl almaz istekleri oluyor. İhtiyaç mı yoksa bu işin raconu mu böyle?


İsteklerine kapris gibi bakmamak lazım. Onlarca ülke dolaşıyorlar. Çok seyahat eden insanların hayatlarında bazı şeyleri sabitlemeleri gerekiyor. Ülkeyi sabitleyemeyecekleri için de “Bari soyunma odam evimin salonuna benzesin, öyle dekore edilsin“ diyorlar. Yoksa bocalıyorlar. Bir yerden sonra artık hangi ülkede uyandığını unutuyorsun. Tutunacakları bir şey arıyorlar. Mesela Elton John otel odasında en sevdiği mumları görmek istiyor.




‘Konser hasılatı toplam 4 milyon dolar'




Madonna gibi büyük ölçekli işlerin ekonomik hacmi ne boyutta?


Değişken bir yapı var. Mesela 10-15 bin kişilik işler için belirledikleri fiks bir para vardır, onu isterler. Verirsen gelir, vermezsen gelmez. Stat konseri gibi büyük ölçekli işlerde sistem şöyle: Minimum garanti dediğimiz sabit bir para var. Ama Madonna, U2 gibi büyük isimler konser gelirlerinin yüzde 90’ına da ortak olurlar. Yani konserin toplam gelirinden tanıtım parası, stat kirası gibi organizasyonla ilgili lokal giderler çıkarılır. Kalan paranın yüzde 90’ı minimum garanti den yüksekse, onu alırlar. Bu da demek oluyor ki bilet satışından sponsor gelirine, stattaki büfe, otopark kısaca konserle ilgili üretilen her türlü gelire kadar yüzde 90’ı onların oluyor.




Bu işte Madonna’nın minimum geliri ne kadar?


Bu konserin Türkiye’de harcanan kısmıyla birlikte toplam 4 milyon dolarlık bir hacmi olduğunu söyleyebilirim. Madonna’ya düşen tutarı 2.5 milyon dolar civarındadır. Tabii bu sadece Madonna’nın cebine gitmiyor. Prodüksiyon masrafları da var.




‘50 kişi Madonna’yı koruyacak’


Konser günü 2 bin 100 kişi çalışacak. Güvenlik için 900 kişi, kapılar için 300 kişi görev yapacak. Konser öncesi ve sonrası 50 özel güvenlik görevlisi stat çevresinde Madonna’yı koruyacak. Kendi 3 koruması da ayrı.




Hazırlayan: Pınar Erbaş








Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.