Güzellik uykusunun bileşeni kolajen
Cildin sıkı ve genç görümünde önemli rolü olan kolajeni arttırmak için çeşitli besinler kadar önemli bir araç daha var: Uyku.
Geceleri iyi uyumanın faydaları birçoğumuz tarafından biliniyor. “Güzellik uykusu” teriminin boşa olmadığı ise bilimsel olarak kanıtlandı. Manchester Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre, vücudumuzun doğal uyku ihtiyacına cevap verdiğimizde, uyku esnasında kolajen üretimi artıyor ve ayrıca kas onarımı gerçekleşiyor. Bu da daha zinde bir görünüme kavuşmaya yardımcı oluyor.
Kolajen, organların yapı taşı olan önemli bir protein çeşidi. Cildin bağ dokusunu oluşturan liflerin yapı taşlarından biri olan kolajenin miktarı yaşla birlikte azalıyor. Yüz kaslarına yapısal destek vererek yüz için doğal bir destek doku sunan kolajen miktarı yaşla birlikte, 25 yaşından itibaren yavaş yavaş azalıyor. Kolajen azalmaya başladığında ciltte kuruluk ve sarkmalar görülüyor. Kolajen azalmasının sebepleri arasında yetersiz beslenme, şekerli gıdaları fazla tüketme, sigara ve hava kirliliği gibi sebepler olduğu bugüne kadar biliniyordu.
Kolajen, vücudun bağ dokusunun bütünlüğünü, esnekliğini ve gücünü sağlıyor. Vücut saatimiz ise kolajen üretimi konusunda tıkır tıkır işleyerek onarıcı bir rol üstleniyor. Bu rolü desteklemek için yapmamız gereken şey basit: Uykumuzu kaçıracak sebeplerden uzak durmak, uykumuz geldiğinde bunu hissetmek ve vücudun ihtiyacına cevap vermek.
Cildin kas yapısında bulunan mikrofibriller cilt dokusunun esnek görünümünü korumaya yardımcı oluyor. Bunların onarımı ise uykuda gerçekleşiyor. Manchaster Üniversitesi’nde yapılan araştırma, tıpkı bir motorun yağlanması gibi uykuda da cilde bakım sağlandığını öne sürüyor. Söz konusu çalışmaya göre, iyi bir gece uykusunun onarım sağlayabilmesi özellikle sirkadiyen ritme uygun davranıp davranmadığımıza göre gerçekleşiyor. Beden saatimizi dinlediğimizde, bedenimiz kendini koruma ve onarma yeteneklerini sergileyebiliyor.
Vücudumuzun yarısından fazlası kolajen yapılardan oluşuyor. Araştırmacılar, iki tür kolajen yapısı olduğunu keşfetmiş durumda. Bu yapının bütünü, dokular oluşturmak için hücreler tarafından dokunan ince kolajen yapıları, ayrıca 17 yaşından itibaren değişmeden bizimle kalan daha kalın kolajen yapıları olarak iki türe ayrılıyor. İnce olan kolajen yapıları, dinlenme esnasında onarımdan geçiyor.
Yaraların iyileşmesinde olduğu gibi uyku esnasında da cildin kas dokuları yenileniyor ve kolajen üretimi için zaman kazanılıyor. Bu süreyi arttırmanın en basit yolu ise kesintisiz ve düzenli uyunan bir gece uykusu olarak gösteriliyor. Aynı şey, spor sonrası dinlenme için de geçerli. Sağlıklı ve fit bir bedene kavuşmak için yaptığımız spor, bedene dinlenme fırsatı tanındığı zaman etkili oluyor. Kas dokuları dinlenme esnasında iyileşiyor ve gelişiyor. Kısacası, spordan sonra dinlenmek kas onarımını arttırırken aynı şey yüzümüzdeki kaslar ve kolajen yapımı için de geçerli. Sağlıklı ve dinç bir görünümün sırrı, iyi dinlenmek olarak gösteriliyor.
Referans: "Beauty sleep could be real, say body clock biologists". Şuradan alındı: www.sciencedaily.com/releases/2020/01/200115120626.htm. (15.01.2020).
Erken yaşlanmaya neden olan 12 alışkanlık
İşte erken yaşlanmaya sebep olacak 12 kötü alışkanlık…
Evet, maalesef fazla zayıf olmak da dezavantaj. "Yüz yağlarını kaybetmek sarkmalara ve yaşlı bir görünüme sebep olur" diyor Tulane Üniversitesi'nde klinik profesör dermatolog Mary P. Yup. Sürekli kilo değişimi de aynı şekilde.
Çözüm: Uygun beslenme ve egzersiz ile sağlıklı bir kiloda sabit kalmaya çalışın. Ve yüzünüzü beslemeyi unutmayın. Sizi içten dışa besleyecek yiyecekler tüketin:
* Somon balığı ve ceviz gibi Omega 3 yağları içeren besinler
* Kolajen üretimini artıran C vitamini, narenciye, kivi ve ıspanak
* Güneş hasarına karşı koruyan likopen içeren domates sosu ve pembe greyfurt
"Gözleri ovuşturmak göz çevresindeki hassas deride kırışıklık ve kararmalara sebep olur" diyor dermatolog Jeanine Downie. Çünkü pigment değişiklikleri yaşlılığa sebep olur ve görünümünüze fazladan seneler katabilir.
Çözüm: Eğer gözlerinizi ovuşturmaktan bir türlü vazgeçemiyorsanız, teşhis koyması ve tedavi görmek için bir alerji uzmanına görünün. Ayrıca makyaj yaparken, silerken veya kontak lens takarken de göz çevresindeki deriye hassas davranın.
Uyku enerji, konsantrasyon ve cilt için çok önemlidir. "Geceleri, cilt yenilenme yaşar" diyor New York Üniversitesi Dermatoloji bölümünde asistan profesör olan Jeannette Graf, "Sadece kendini tamir etmekle kalmaz, pH ve dolaşımda o kadar fark yaşanır ki kullanılan anti-aging ürünleri de daha etkili olur." Ayrıca uykusuzluk kaynaklı şişlik ve koyu halkalar da genç görünmenizi engeller.
Çözüm: Yeterince uyumak ve erken yaşlılığı öğrenmek için şu ipuçlarını değerlendirin:
* Uyanmanız gereken saatten en az 7-8 saat önce yatın
* Yatak odanızın karanlık, serin ve sessiz olmasına özen gösterin
* Yatmadan en az yarım saat önce televizyon ve bilgisayarı kapatın; ışıkları uyku hormonu melatonin üretimini azaltabilir
* Bir fincan bitki çayı içmek, ayaklarınıza lavanta yağı sürmek, dinlendirici müzikler dinlemek gibi tatlı bir gece ritüeli oluşturun
Cenin pozisyonunda yatmak rahat olabilir ama cildiniz için oldukça sakıncalıdır. Yüzüstü uyumak da öyle. "Yıllarca her gece yüzünüzün yastık ile teması kırışıklıklara sebep olur" diyor Dr. Lupo.
Çözüm: Kendinizi mümkün olduğunca çok sırt üstü yatmaya alıştırın.
Dişlerinizi korumak için ya da sadece hoşunuza gittiği için içeceklerinizi pipetle mi tüketiyorsunuz? Bu ağzınızın etrafında çizgiler oluşmasına ve erken yaşlanmaya sebep olur.
Çözüm: "Pipet kullanmaktan sakının, dudaklarınızı büzüştürmeyi öpüşmeye saklayın" diyor cilt uzmanı Renee Rouleau.
Cilt görünümünüzü muhafaza etmek için retinol, peptitler ve antioksidanlar içeren anti aging ürünler kullanmak iyidir. Ancak temizleyiciler içinde değil, bu para kaybından başka bir şeye yaramaz. "Birçok temizleyici, anti-aging maddeler içerir ama bunlar önemli sonuçlar vermezler ya da yüksek konsantrasyon yaratmazlar" diyor St. Louis Üniversitesi Dermatoloji bölümü başkanı Dee Anna Glaser.
Çözüm: Yumuşak ve saf temizleyiciler kullanın. Sonra da daha derin nüfuz edecek ve verimli sonuçlar alabileceğiniz anti aging losyon, serum ya da krem kullanın.
Eğer kronik olarak kaygılı bir insansanız, vücudunuz sürekli stres hormonları üretir ve bu da erken yaşlanmanıza neden olur. "Kortizol, en büyük stres hormonu, kolajenleri parçalar ve cildinizin sarkmasına, kırışmasına neden olur" diyor dermatolog Amy Wechsler. Ayrıca vücudunuz bu şekilde bir savaş içindeyken besinler ve oksijen sadece organlarınıza destek verir, cildinize yaramaz. Kronik stres ve anksiyete kaşların hatlarını yıpratır ve çatık kaşa sebep olur.
Çözüm: Sizi rahatlatan şeyleri yapmaya özen gösterin ve bunları düzenli yapın. Egzersiz de harika bir stres savardır ve kan akışını güçlendirerek, cildinizin ihtiyacı olan oksijene kavuşmasını kolaylaştırır.
Çoğu makyaj malzemesi zararlı güneş ışınlarını engellediğini iddia etse de cildinizi erken yaşlanmaktan önleyecek kadar etkili değildir.
Çözüm: Her mevsim güneş kremi kullanmayı ihmal etmeyin. Makyajınızı sonra yapın.
Aldığınız yaşların tek hediyesi kırışıklar değildir. Lekeler ve pigmentasyon alanları da cildinizi donuk, yaşlı bir görünüm verebilir.
Çözüm: Peeling yapın, cildinizin ölü derilerden arınmasını sağlayın ve alttaki yeni katmana ulaşın. Lekeleri yumuşatan kozmetik ürünlere de yönelebilirsiniz.
Boyun bölgesi ve eller çok az ilgi gören bölgelerdir, belki de bu yüzden aynı zamanda yaşı en çok belli eden yerlerdir. 2006'da Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi dergisi için yapılan araştırmaya göre, ellerinde lekeler ve kırışıklıklar olan kadınlar olmayan yaşıtlarına göre daha yaşlı sanılıyor.
Çözüm: Bu bölgeler için de anti aging krem kullanın ve güneş kremini de ihmal etmeyin.
"Gözleri kısarak gülmek ve kaşları çatmak gibi tekrarlanan hareketler yüzü aşındırır, çizgi ve kırışıklıklara sebep olur" diyor Dr. Downie. Güneşe maruz kalmak gözler etrafındaki zaten ince plan deride kolajen parçalanmasına ve pigmentasyona neden olabilir.
Çözüm: Kış mevsiminde bile UVA/UVB korumalı güneş gözlüğü takmayı ihmal etmeyin.
Sabun cildi kurutur ve doğal yağları önler. "Kuru cilt kırışıklara neden olmasa da var olan kırışıkların daha belirgin görünmesine neden olur" diyor Dr. Glaser, "Ve kuru cilt bakteri ve virüsler gibi alerjenlere karşı kendini koruyamaz ve tahriş olur."
Çözüm: Yüzünüzü temizlemek için sabun içermeyen ürünler kullanın ve nemlendiriciyi ihmal etmeyin. Ayrıca bol bol su için, içten dışa nemlenin.
Facebook Yorumları