Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB), çoğunlukla okul çağındaki çocuklarda teşhis edilen ancak yetişkinleri de etkileyen, tüm dünyada yaklaşık %8 ile %9 oranında görülebilen bir nörogelişimsel bozukluktur. Erken çocukluk döneminde aşırı hareketlilik (hiperaktivite), dürtüsellik, hassasiyet ve dikkat dağınıklığı belirtileri ile teşhis edilen DEHB, ileri yaşlarda depresyon ve kaygı bozukluğu ile birlikte odaklanamama, aşırı hassasiyet gibi belirtilerle de kendini gösterebiliyor.


ABD’deki Rutgers Robert Wood Johnson Tıp Okulu’nda yapılan yeni bir araştırma, hamileliğin 38. haftasından önce doğan çocuklarda DEHB görülmesi riskinin arttığını ortaya koydu. 1998-2000 yılları arasında ABD’deki 75 hastanede gerçekleşen doğumları rastgele örnekleyen çalışmada, 1400 çocuğa ilişkin veriler analiz edildi.


Bu araştırma, DEHB konusunda yapılan araştırmalar arasında, ailelerin ve doktorların değerlendirmelerinin yanı sıra öğretmenlerden gelen raporları da değerlendiren ilk çalışma oldu. Araştırmanın yazarı ve yürütücüsü olan pediatri profesörü Nancy Reichman, “Anne tarafından bildirilen semptomlar genellikle evdeki veya küçük ailedeki,n sosyal gruplardaki davranışları yansıtırken; öğretmen tarafından bildirilen semptomlar, çok sayıda çocukla çalışan ve öğrencilerin sergilediği davranışları sınıflarda gözlemleyen, profesyoneller tarafından yapılandırılmış bir eğitim ortamındaki davranışları yansıtan görüşler olarak değer kazanıyor.” diyerek araştırma sonuçlarının farkını açıkladı.



Erken haftalarda doğan çocuklar hiperaktiviteye daha meyilli

Dokuz yıl boyunca doğum haftaları gözetilerek takip edilen çocuklarda hiperaktivite, zorlayıcı davranışlar ve bilişsel problemleri içeren belirtiler de takip edildi. Öğretmen Derecelendirme Ölçeği olarak adlandırılan formlar düzenli olarak dolduruldu.


Normal şartlar altında ideal doğum haftası gebeliğin 38 ila 41. haftası olarak kabul edilir, bazı şartlarda 42. haftaya kadar da beklenebilir. Gebeliğin 36. haftasında, bebek fiziksel gelişimini büyük ölçüde tamamlamış ve ciğerleri de nefes alabilecek kadar gelişmiş olur ve bu haftadan sonra doğan bebekler de zamanında doğmuş kabul edilir. 34-36 hafta arasında doğan bebekler genellikle solunum desteği de dahil olmak üzere ilk günlerde özel bakıma ihtiyaç duyduğu için geç prematüre, 32-34 hafta arasında doğanlar orta prematüre, gebeliğin 32. haftasından önce doğan bebekler ise erken prematüre olarak kabul edilir.


Bahsettiğimiz araştırmanın sonuçlarına göre, 36’dan sonra ilerleyen her doğum haftasında, çocukta hiperaktivite gelişmesi olasılığı %6 oranında azalıyor. DEHB ve bilişsel problemler için ise bu oran %5.


37 ila 38. haftalarda gerçekleşen doğumlar %23 daha yüksek hiperaktivite puanı ile ilişkiliyken, 39 ila 41. haftada doğan çocuklarla karşılaştırıldığında, 37-38. haftada doğmuş olanların DEHB puanlarının %17 daha yüksek olduğu görüldü.


Araştırmacılar ideal haftadan önce doğan bebeklerin beyin gelişimlerinin yeterince olgunlaşmamış olması nedeniyle DEHB gelişmesi olasılığının daha yüksek olabileceği görüşünde. Zamanında doğan bebekler erken doğanlara kıyasla rahimde geçirdikleri birkaç haftada gerçekleşen beyin gelişiminden fayda görüyor olabilirler.


Dikkat eksikliği neden olur?

DEHB genetik olarak aktarılan, nörogelişimsel bir bozukluk olarak tanımlanıyor. Doğrudan sinir sisteminin işleyişinde ve bilişsel süreçlerde (öğrenme, bellek, algılama, ayırt edebilme gibi işlevlerde) kendini gösteren bir durum olduğu için, elbette beyin gelişimi ile de yakından ilişkili. Ancak beynin farklı şekilde, DEHB’nin ortaya çıkacağı bir şekilde gelişmesinin asıl kaynağı ile ilgili araştırmalar oldukça kısıtlı.


Aynı zamanda Gabor Maté de dahil olmak üzere bazı uzmanlar, DEHB’nin yalnızca genetik faktörlerle açıklanamayacağı kanaatinde. Dr. Maté’ye göre, DEHB’ye yatkın genlere sahip olsun olmasın, bir bebeğin beyin gelişimi herhangi bir nedenle etkilenirse ve sekteye uğratılırsa da bu tür nörogelişimsel farklılıkların görülmesi mümkün. Özellikle “Dağınık Zihinler” (Scattered Minds) kitabında, bebeklerin beyin gelişiminin ancak güvenli ortamlarda desteklenebileceğinden bahsediyor. Gabor Maté, ebeveyn/bakım veren ile çocuğun ilişkisinin de bu güvenlik hissini sağlamak için kilit önemde olduğu görüşünde.


Pediatri Dergisi’nde yayınlanan bahsettiğimiz araştırma gibi birçok yenilikçi araştırma da, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna neden olabilen çeşitli faktörler hakkında yeni bulgulara ulaşmaya devam ediyor.



Bebeklerin zamanında doğması neden önemli?

Bebeğin gebeliğin hangi haftasında doğduğu, sağlığı ve gelişimi ile ilgili birçok farklı etkiye de neden olabiliyor. Bebeklerin anne karnında kalma süresi ile beyin gelişimleri arasındaki farklı bir araştırma da benzer sonuçları destekliyor. 37 haftadan önce doğan bebeklerin solunumları ile ilgili sıkıntıların yaşanması riski de artıyor.


Bu yüzden uzmanlar, gebeliğin 38 ila 41 hafta kadar sürmesinin bebeğin gelişimsel süreci için ideal olacağı görüşünde. Müdahale edilmesi gereken gebeliklerde bile doğumun kendiliğinden başlayana kadar beklenmesi, planlı sezaryen doğumlarda da başka bir gerekçe olmadığı müddetçe ileri haftaların tercih edilmesi, bebeğin son haftalardaki gelişiminin sonuçları göz önünde bulundurulduğunda önem kazanıyor.




Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.