“Doğum kontrol haplarının ‘regli duzenlemek’, ‘hormonları dengelemek’ adına kullanımının herhangi bir şeyi düzenlemekten öte bedendeki progesterone, ostrojen ve yumurtlamayı tamamen baskıladığını, bunlar yerine sentetik hormonların bedene verildiğini ve hapları kullanmadan önce bilgilendirilmiş onamla kullanılması gerektiğini yani yaşanabilecek tüm yan etkilerinin bilinmesi gerektiğini sonuna kadar savunuyorum. Herhangi bir şeyi baskılayıp, sorunun nedenine bakmaksızın sorunu çözüyor gibi davranmak yerine önce yaşanan sorunun neden olduğunu incelemek ve ‘Bu sorunun yasanmaması için neler yapılabilir? Sistem nasıl desteklenebilir?’ sorularının yanıtlarına bakmanın önemine inanıyorum.

Doğurganlık farkındalık metodu bir yandan harika bir doğum kontrol yöntemidir diğer bir yandan da bedeninizde olup biten bir sürü şeyden haberdar olmanızı sağlar. Misal;

• Yumurtlayıp yumurtlamadığınızı,
• İmplantasyon için Kabaca; embriyonun rahme tutunması) lutel fazınızın yeterince uzun olup olmadığını,
• Luteal fazınızda progesterone seviyenizin yeterince yüksek olup olmadığını,
• Bir tiroid probleminizin olup olmadığını (hipo ya da hiper),
• Hala doğurgan olup olmadığınızı,
• Kan testi veya idrar testinden önce o sırada hamile olup olmadığınızı,
• Düşük yaşama riskinizin olup olmadığını,
• Haberiniz olmadan bir düşük yaşayıp yaşamadığınızı öğrenmenizi sağlar diyor ve sözü yakınlarda harika bir kitap yayinlamis olan Lisa Hendrickson-Jack’e bırakıyorum…

Doğurganlık farkındalığı “gerçekten” etkin midir?

Yani, değişir. Doğurganlık farkındalığı tamamen kullanıcıya bağlı bir yöntemdir. Bu da tamı tamına sizin etkinliğiniz kadar olduğu anlamına gelir.

İşe yaramasını sağlamak için:

• İlk önce, kendi döngülerinizin nasıl çalıştığını anlamalısınız.
• 'Ritim yöntemi düşüncesi'ni – yani, döngülerinizin her zaman tahmin edilebilir ve aynı deseni takip edeceği fikri – kenara bırakıp döngüleriniz açılmaya başladıkça dikkatinizi artırmalısınız.
• Doğurgan olduğunuz zamanı söyleyebiliyor olmalısınız (İpucu: yumurtlamadan önce mukus gördüğünüzde doğurgansınızdır!) ve doğurganlık pencerenizi nasıl yöneteceğinize dair kesin bir planınız olmalı.
• Korumasız cinsel ilişki kurallarını öğrenmeli, ne zaman yapıp yapamayacağınızı bilmelisiniz.
• Yöntemi öğrenmeye yeteri kadar zaman ayırmalısınız (Kendiniz öğrenirken 3 döngü, sertifikalı bir eğitmenden öğrenirken en az 1 döngü)
• Doğurganlık işaretlerinizi sürekli grafikleştirmeli, gördükleriniz ile kafanız karıştığında ne yapacağınızı bilmelisiniz.
• Doğurganlık farkındalığı (bir doğum kontrol yöntemi olarak) iki tarafın da iş birliğini gerektireceğinden, cinsel partneriniz ile iletişim kurabiliyor olmalısınız.

Çoğu sağlık profesyoneli (ve bildiğimiz halk da aynı şekilde) bu adımları yerine getirmenin, kadınlar için doğurganlık farkındalığını çok zor kıldığı kanısındadır. Kadınlar genelde, döngülerini grafik halinde tutma çabasından bile vazgeçtirilir, çünkü ‘işi kapamayacakları’ varsayılır. Yani, minik tatlı kafalarımızın almayacağı kadar karmaşıkmış gibi… Bu tamamen bir saçmalıktır. Doğurganlık farkındalığının (bir doğum kontrol yöntemi olarak) her kadın için olmayacağını ilk söyleyen benim. Tam da bu nedenle, birçok seçenek var! Doğurganlık farkındalığının sizin için olduğuna karar verirseniz, başarabilirsiniz. Bu atomu parçalamak gibi bir şey değil, çalıştığım her kadın kolaylıkla anlıyor (Doğru destek ile, 1-2 döngü grafikleştirmesi ile!) Bizim için çok karmaşık olduğu fikri, tüm hayatımızda, doğurganlığımızla ilgili çoğumuzu karanlıkta bırakmıştır. Doğurganlık farkındalığı, sizin kadar etkindir ve doğru kullanım ile hamileliği %99,4’e varan oranda önlediği görülmüştür. Döngüleriniz mükemmel veya düzenli olmak zorunda değil, sadece döngünüzün hangi günlerinde doğurgan olduğunuza karar vermeniz gerekiyor. Öyküyü anlatanı değiştirme zamanı geldi. İşi kaptınız!”