Kolunuzu kırıp doktora gittiğinizde neler olacağı konusunda fikriniz nettir. Kolunuz alçıya alınır ve belli bir süre sonra iyileşir. Ancak çoğu insan konu fiziksel değil de ruhsal bir rahatsızlık olduğunda sürecin nasıl işleyeceğini bilmez veya daha kötüsü, yanlış biliyor olabilir. Akıllara kazınan ve danışanın bir divana uzanarak çocukluğundan bahsettiği terapi seansları sizce gerçek mi? Gerçek bir terapi seansının işleyişini öğrenmek, konu hakkındaki fikirlerinizi değiştirebilir.
Terapiste gitmek için “hasta” veya “rahatsız” olmak zorunda mıyım?
Hayır. Bir terapistle görüşmek için kişinin ciddi bir ruhsal bozukluğa sahip olması gerekmez. Bazı terapistler şizofreni veya intihar düşünceleri de dâhil olmak üzere şiddetli duygusal rahatsızlıklarda uzmanlaşırken, bir kısmı da danışanların kariyer değişikliğinin haritasını çıkarmak, ebeveynlik becerilerini geliştirmek, stres yönetimi becerilerini güçlendirmek veya boşanmayı yönlendirmek gibi çok daha tipik, günlük zorluklar üzerinde çalışmasına yardımcı olmaya odaklanır. Tıpkı bazı doktorların yaşamı tehdit eden hastalıkları tedavi etmede uzmanlaşması, diğerlerinin ise grip, öksürük ve soğuk algınlığı gibi “gündelik” hastalıkları tedavi etmesi gibi, psikoterapistler de çeşitli ihtiyaç ve hedeflere sahip çok çeşitli danışanlara hizmet edebilir.
Benim için doğru terapisti nasıl seçebilirim?
Bir terapist seçmek, başka bir hizmet veren seçmek gibidir, gizlilik sebebiyle çoğu paylaşılmasa da eğer varsa, terapistin internet sitesini ve yorumlarını incelemek faydalı olabilir. Ayrıca arkadaşlarınızdan, aile üyelerinden veya doktorunuzdan tavsiye istemek yardımcı olabilir. Belirli bir konu üzerinde çalışmak istiyorsanız, bu yeme bozukluğu, bağımlılık veya ilişkiler olabilir, o alanda uzmanlığı olan bir terapist bulmaya çalışın. Birçok terapist kendini uzmanlıklarını veya odaklandıkları konularla tanıtır. Hemen hemen aklınıza gelebilecek her alanda uzmanlaşmış bir terapist bulmanız mümkün.
Bir terapi seansı gerçekte nasıl işler?
Her seans aslında bir problem çözme seansıdır. Mevcut durumunuzu ve bununla ilgili duygularınızı anlatırsınız ve ardından terapist, sahip olmak istediğiniz hayata daha da yaklaşabilmeniz için bu sorunu çözmeye çalışırken uzmanlığını size yardımcı olmak için kullanır. Bir seansın başında, terapist sizi tipik olarak hayatınızda neler olup bittiğini, aklınızdan geçenleri, sizi rahatsız eden şeyleri veya tartışmak istediğiniz herhangi bir hedef olup olmadığını paylaşmaya davet eder. Açıkça konuşmaya davet edileceksiniz. Terapist sizi dinler ve siz konuşurken notlar alabilir; Konuşurken eleştirilmeyecek, yarıda kesilmeyecek veya yargılanmayacaksınız. Görüşmeniz katı bir gizlilik içinde tutulacaktır. Bu, birinin duygularını inciteceğinizden, bir ilişkiye zarar vereceğinizden veya herhangi bir şekilde cezalandırılacağınızdan endişe duymadan tam olarak ne hissettiğinizi dürüst bir şekilde söyleyebileceğiniz özel, benzersiz bir konuşma türüdür. Söylemek istediğiniz veya söylemeniz gereken her şey yolundadır.
Bazı terapistler danışanlarına seanstan sonra tamamlamaları için bazı ödevler verebilir. Bu ödev günlük tutmak, sınıftan birine selam vermek veya yürüyüş yapmak olabilir. Bir sonraki seansınız sırasında ilerlemenizi paylaşabilir ve hüsrana uğradığınız, takıldığınız veya yoldan çıktığınız tüm alanları ele alabilirsiniz. Elbette her terapist farklıdır, her danışan benzersizdir ve her terapist-danışan ilişkisi de farklıdır. Bu da terapi seansının evrensel bir tanımı olmadığı anlamına gelir. Bazı terapistler çalışmalarında rüya tabirini kullanırlar. Bazıları müzik ve sanat terapisinden faydalanır. Bazıları ise zorlayıcı konuşmaları prova edip, hipnoterapi uygulamayı deneyebilir ve liste bu şekilde uzayıp gider. Sonuç olarak yaklaşımları ne olursa olsun, bir terapist yargılamadan dinler ve danışanların karşılaştıkları zorluklara çözüm bulmalarına yardımcı olur.
Çocukluğum hakkında konuşmam gerekecek mi?
Terapinin konusu çocukluğunuz olmak zorunda değil. Birçok insan bir terapistle görüşmenin çocukluğunuzdan kalma eski hayaletleri ortaya çıkarmak veya annenizin ne kadar kötü olduğundan bahsetmek anlamına geldiğini düşünür. Bir terapi seansı sırasında ne hakkında konuştuğunuz büyük ölçüde benzersiz durumunuza ve hedeflerinize bağlı olacaktır. Ve hedeflerinize bağlı olarak, aslında geçmişiniz hakkında çok fazla konuşmayabilirsiniz. Terapinizin odak noktası, muhtemelen bugünkü gerçekliğiniz ve yaratmak istediğiniz gelecek olacaktır. Bununla birlikte, gerçekten çocukluğunuzdan bahsetmek istemiyorsanız, bunun hakkında konuşmama arzunuzun yoğunluğu, bunu yapmanızı gerektirebilir. İnsanlar çocuklukları veya başka bir konu hakkında güçlü olumsuz duygulara sahip olduklarında, bunun nedenini anlamak için genellikle biraz araştırma yapmak gerekir. Geçmiş hakkında bu kadar güçlü duygular hissetmelerine neden olan her ne ise, büyük olasılıkla bugünkü yaşamlarını da bir şekilde etkiliyordur.
Terapiye ne kadar süre gitmem gerekecek?
Bu kişiden kişiye değişir. Bazen tek ihtiyacınız olan cesur, dürüst bir konuşmayken bazen daha derin sorunlara kökten çözümler bulabilmek için vakit ayırmanız gerekir. Terapi, danışanın ihtiyacı olan şeyle ilgilidir, bir kerelik bir konuşma, yaşam geçişi sırasında geçici bir destek kaynağı veya sağlığı fiziksel, zihinsel, duygusal ve ruhsal olarak optimize etmek için devam eden bir deneyim…
Bir terapistle telefonda veya görüntülü sohbet yoluyla görüşmek, yüz yüze görüşmek kadar etkili midir?
Bu, kişiliğinize ve tercihlerinize bağlıdır. Kimileri fiziksel olarak ayrı bir terapi alanına sahip olmaktan hoşlanırken kimileri yoğun programlarına sıkıştırabildikleri çevrimiçi bir görüşmeyi faydalı bulurlar. Mümkünse her ikisini de denemek ve hangi formatın sizin için en uygun olduğunu görmek en iyisi olacaktır.
Neden bir terapiste görünmeliyim? Neden bir arkadaşımla ya da ailemden biriyle konuşmak yeterli olmaz mı?
Eğer sevecen, destekleyici aile üyeleri ve arkadaşlarla çevriliyseniz, duygularınızı, hedeflerinizi ve hayallerinizi o insanlarla paylaşın. Onlar, destek ağınızın büyük bir parçasıdır ve iç görüleri ve teşvikleri çok yardımcı olabilir. Ancak, sizi zaten tanıyan insanlar sizi dinlerken her zaman tamamen objektif olmayabilirler. Örneğin kariyerinizi değiştirmek istiyorsunuz ve bu hayalinizi eşinize itiraf ediyorsunuz. Eşiniz sizi tamamen desteklemek için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışabilir ancak aynı zamanda kendi duygularıyla da uğraşmak zorunda kalır. İstemsizce bu kararın onun hayatına etkilerini de hesaba katacaktır. Bu yüzden bir terapistle çalışmak çok faydalı olabilir. Hissettiğiniz her şeyi ve yaratmak istediğiniz her şeyi, kimse sizi rahatsız etmeden, kendi endişelerini konuşmaya dâhil etmeden veya size "yanlış" olduğunuzu veya "yapabileceğinizi" söylemeden paylaşmak için eşsiz bir fırsat."
Bir terapi seansı, başkalarının duygularını incitmek konusunda endişelenmenize gerek olmayan bir alandır. Bu yüzden tamamen dürüst olabilirsiniz. Ayrıca, sorunları daha hızlı ve daha başarılı bir şekilde çözme potansiyeline sahip olduğunuz anlamına gelir. Uzun vadede, bu sizin ve hayatınıza dâhil olan herkes için daha iyi sonuçlanır.
Terapi, sorunları çözmenize, hedefler belirlemenize ve ulaşmanıza, iletişim becerilerinizi geliştirmenize veya duygularınızı takip etmenin ve stres seviyenizi kontrol altında tutmanın yeni yollarını öğretmenize yardımcı olabilecek değerli bir araçtır. İstediğiniz hayatı, kariyeri ve ilişkiyi kurmanıza yardımcı olabilir. Herkesin terapiye ihtiyacı var mıdır? Hayır. Ama eğer bir terapistle görüşmeyi merak ediyorsanız denemeye değer. Bir veya iki seans ayarlamayı düşünün, açık fikirli olun ve olayların nasıl geliştiğini görün. Kaybedecek çok az şeyiniz varken kazanma potansiyeliniz olan çok fazla iç görü, huzur ve mutluluk var.
Referanslar:
Suzanne Gelb. "What Really Happens in a Therapy Session" https://www.psychologytoday.com/us/blog/all-grown/201512/what-really-happens-in-therapy-session?amp (05.12.2015).
YORUMLAR