Anne olduktan sonra dünyaya dair tehdit algısı da değişiyor insanın. Çocuğunu o zamana kadar aklına gelmemiş tehlikelerden koruman gerektiğinin farkına varıyorsun. Mesela cinsel istismardan. Annebaba olarak var olduğumuz müddetçe çocuklarımızı bir şeylerden korumaya çalışabiliriz ama aslolan çocukları kendilerini koruyacak donanıma getirebilmek. Geçen haftanın çirkin gündemlerinden olan tecavüz vakası beni tekrar aynı endişelere gark etti. Bu vesileyle çocukları cinsel istismardan korumak için yapılabilecekleri hatırlayalım dedim, çünkü biliyoruz ki Türkiye’de her 5 kız çocuktan 2’si, her 10 erkek çocuktan 3’ü cinsel istismara maruz kalıyor.
İyi ve kötü dokunma arasındaki fark
Sır saklama ya da saklamama
İki çeşit dokunma vardır. Bunlardan iyi dokunma çocuğa kendini iyi, mutlu hissettirirken kötü dokunma kendini suçlu, mutsuz, kötü hissetmesine sebep olandır. Bu dokunmalar arasındaki fark anlatılırken vurgu duyguya olmalıdır. Vurgu insan ya da yakınlık üzerine olmamalıdır. Yani “İyi tanıdığın insanların dokunması” ya da “Yakın akrabaların” gibi örnekler verilmemelidir. Bazı hallerde çocuğun kendini yabancılardan koruması yakınlarından korumasından daha kolaydır ve cinsel istismar vakalarında istismarcı genellikle yakın çevreden, tanıdık biridir.
Senin bedenin
Çocuğa bedeninin kendisine ait olduğunu, o istemediği sürece hiç kimsenin ona dokunamayacağını anlatmalıyız. Bedeninin mahrem yerlerini anne-baba ve doktordan başka kimsenin göremeyeceği çocuğa söylenmeli. (Rehber kitap: Bedenim bana ait!)
Yabancılar
Çocuğa küçük yaştan itibaren tanımadığı kişilerle bir yere gitmemesi, onlardan gelen yiyecek-içecekleri kabul etmemesi öğretilmeli. Böyle durumlarda yüksek sesle “Hayır” demesinin ya da “Yabancı” diye bağırmasının mümkün olduğu, ayrıca olduğu yerden kaçıp uzaklaşabileceği de belirtilebilir. (Yardımcı kitap: Çıtır Çıtır Felsefe Küçükler ve Büyükler)
Çocuğunuza hayır demeyi öğretin
“HAYIR” deme becerisini geliştirmek çocuğu cinsel istismardan korumak için önemlidir. Böylece kendi seçimlerinin olduğunu, birey olarak kabul edildiğini bilir ve istismarcısına da “Hayır” diyebilir. Bu seçimler arasında “Sarıl bakalım amcaya”, “Teyze bir kere öpsün” gibi çocuğun onayı olmayan dokunmalara teşvik etmeyi bırakmak önemli rol oynar.
Sır saklama ya da saklamama
SIR saklayabilmek önemlidir. Bazen anneye yapılacak sürpriz doğum günü partisini saklaması istenir çocuktan ve “Bu bir sır, sakın söyleme” gibi telkinlerle sır saklamanın önemi vurgulanır. Bu, pek çok cinsel istismarcının işine gelen bir bilgidir. İstismara uğrayan çocuklar sır saklamak için, “Nasıl olsa bana inanmazlar” diye durumunu paylaşmayabilir. Küçük çocuklara anne-baba ve çocuk arasında sır olamayacağı, her şeyin konuşulabileceği, her ifadenin aile içinde kıymetli ve dinlenebilir olduğu bilgisi verilebilir. Yargılanmayacağından, hata da yapsa kendisine kızılmayacağından, destek olunacağından emin olunan iletişim, ailenin faydasına olacaktır. (Örnek kitap: Sır Versem Saklar mısın?)
Yazı: Damla Çeliktaban
YORUMLAR