Büyümenin en hızlı ve en yavaş olduğu dönemler hangileridir ve ailelerin bu dönemlerde neler yapmaları gerekir?


Bebekler ilk altı ay çok hızlı bir şekilde büyüyor. O yüzden bu dönemde aylık takiplerinin düzenli bir şekilde yapılması öneriliyor. İki yaşına kadar bebekteki büyüme belirgin bir hızla devam ederken, 2 – 5 yaşları arasında ise büyüme açısından en yavaş döneme giriliyor. Ergenlik döneminde ise büyüme yeniden artıyor. Ancak bu büyüme hızı, çocuk ergenliğe ulaştıktan sonra yavaşlıyor. Ailelerin en büyük sorunu, yaşları iki ila beş arasında olan çocukların iştahsızlıktan dolayı kilo alamamaları oluyor. Yaş dönemi gereği artık bazı gıdaları seçerek yediği için, çocuğun isteklerini de göz önünde bulundurmak ve ona göre bir beslenme düzeni oluşturmak gerekiyor. Ayrıca yine bu dönemde boy uzaması ve kilo takibinin düzenli bir şekilde yapılması gerekiyor. Çocuklar bu dönemde senede 1,2 – 1,5 kilogram arasında kilo alıyor. Ancak özellikle bir yaşından sonra her hafta düzenli kilo almayan çocuk, 1 – 2 haftalık aradan sonra birden kilo almaya başlıyor. O nedenle çocukların büyüme takiplerinin, bu dönemden 3 – 6 ayda bir yapılması gerekiyor.


Ergenlik öncesi ve ergenlikteki sağlıklı büyüme kriterleri nelerdir?

5 – 12 yaş arasındaki okul çağı çocuklarında boy çok daha fazla önem kazanıyor. Çocuğun boyunun, anne - babanın boyuna bağlı olarak uzaması bekleniyor. Çocuklarda ergenlik öncesi başlayan dönemde ise hızlı bir büyüme atağı gözleniyor. Kızlarda 6 – 11 cm. olan büyüme, erkeklerle 7 – 13 cm. arasında gerçekleşiyor. Ergenlikle birlikte olan diğer gelişimler de buna eşlik ediyor. Buradaki önemli özelliklerden biri de, kız çocuklardaki büyüme atağının ergenliğin ilk yarısında görülmesine karşın, erkeklerde ergenliğin ikinci yarısında yaşanması oluyor. Dolayısıyla, erkek çocuklar kızlara göre biraz daha uzun bir büyüme süreci yaşamış oluyor. Ergenlik döneminde seksüel hormonların devreye girmesi ve büyüme hormonunun artması erkek çocuklarda ergenliğin ikinci yarısında daha fazla oluyor. Bu nedenle onların kemiklerinin içindeki büyüme plaklarının (epifiz) olgunlaşması ve birbirleriyle kaynaşması biraz daha fazla vakit alıyor. Bu nedenle erkekler, kızlara göre daha uzun boylu olabiliyor.





Çocukların sağlıklı büyümemesi durumunda, sonraki yıllarda hangi sorunlar ortaya çıkabiliyor?

İlk iki yılda çocuğun beslenmesi, büyümesi açısından çok önem taşıyor. Çocuğun herhangi bir beslenme sorunu yaşaması onun nihai boyuna ulaşmasına ve sağlığına etki edebiliyor. Bu noktaya dikkat edilmediğinde çocuklarda beslenme eksiklikleri ortaya çıkabildiği gibi, fazla karbonhidrat alımından dolayı da çocuk şişmanlayabiliyor. Ayrıca büyüme geriliğine yol açabilecek muhtemel sorunlar arasında önemli kalp veya akciğer hastalıkları gibi kanın oksijenlenmesini bozan durumlar, bağışıklık sistemi ile ilgili sorunlar (çok sık ve şiddetli enfeksiyonlar), sindirim sisteminden besinlerin emilimini olumsuz etkileyen hastalıklar sayılabiliyor. Bademcikleri kronik enfeksiyon odağı haline gelmiş, yıl içinde geçirdiği enfeksiyonlar nedeniyle çok sık antibiyotik almak zorunda kalan çocukların da büyümeleri geriliyor. Farkında olunmayan böbrek yetersizliği durumlarında da çocuklarda büyüme geriliğine rastlanıyor. Unutulmaması gereken önemli bir başka sorun ise diş çürükleridir. Bazen çok hafife alınan diş çürükleri de büyüme açısından dikkat edilmesi gereken noktalar arasında bulunuyor.


Büyüme bozukluklarının ne kadarı ve hangileri genetiktir?

Her hastalığın ve bedensel özelliğin genetik bir nedeni bulunuyor. Çocuğun boy ve kilosunda anne ve babasından gelen genetik altyapı etkili oluyor. Boyca büyüme düşünüldüğü zaman iki önemli faktörden söz ediliyor.

Bu faktörlerden ilkinin anne ve babadan kalıtılmış olan genlere bağlı olarak çocuğun boy uzama potansiyeli olduğu düşünülüyor. Büyümeyi etkileyen ikinci faktör ise, çevresel etkenler oluyor. Örneğin çok uzun boylu anne ve babanın çocuğu başlangıçta beklenen büyüme persantilinde büyürken, beslenme sorunu ya da geçirdiği bazı hastalıklar onun genetik potansiyelindeki büyüme hızına ulaşamamasına neden oluyor. Öte yandan, yaşıyla uyumlu spor yapan, sağlıklı beslenen çocukların yine bu genlerden gelen potansiyeli kullanabilmeleri daha olası oluyor. Büyümeyi ciddi bir şekilde etkileyen genetik bozukluklar arasında ise kromozom bozuklukları (Örn: Turner Sendromu), tiroid bezinin az çalışmasına ve büyüme hormonu eksikliğine bağlı durumlar bulunuyor. Bu gibi durumlarda çocuğun bir genetik uzmanı tarafından değerlendirilmesi gerekiyor.





Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.