İlk dişsiz gülücük, ilk keyifl çığlık, ilk kelime bebeğinizi izlerken nefesinizi tutmanıza neden olacak. Tüm bu tatlı gülümsemeler, çığlıklar, kelimelerbebeğinizin sizi fark ettiğinin bir belirtisidir ve anneliğin en heyecanlıanlarından sayılır.




Bebeğiniz doğduğu andan itibaren sesinizi duyduğu için içgüdüsel olarak sizinle iletişim kurmak isteyecek. İlk kelimesinden önce de çığlıklarıyla size ihtiyaçlarını anlatmaya çalışacak zaten. İletişim kurması gecikirse hemen telaşlanmayın, bazı bebekler iletişim kurmanın püf noktalarını bulmakta zorlanabilir. Ama eninde sonunda sizin de yardımınızla bulur. Bebeğinize nasıl yardım edeceğinizi onunla beraber siz de kolayca öğreneceksiniz. Öğretmeniz gereken konuların en başında tabii ki konuşma geliyor. Çünkü bildiğiniz gibi iletişim, hayatın vazgeçilmez dinamiklerinden.




Bebeğiniz sizinle nasıl iletişim kurar?

Belki sürekli uyuyor, bezini kirletiyor ve yemek yiyor ama bunların yanı sıra gün içinde çevresindekileri algılamaya, onlarla kendince iletişim kurmaya çalışıyor. Bebeğiniz doğduğu andan itibaren etrafındaki seslerin yerini bulmayı ve sizinle göz kontağı kurmayı deneyecek; birkaç denemeden sonra da başaracaktır. Miniğiniz daha karnınızdayken duyduğu müziklerin ve seslerin doğduktan sonra farkına varabilir. Bebeğinizin başlarda tek iletişim aracı ağlamak olacak, bunda korkulacak hiçbir şey yok! Sadece size bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Örneğin huysuzlanarak ağlama duyarsanız acıktığını, çığlık atarak ağladığını duyarsanız da bir ağrısı ya da sıkıntısı olduğunu anlayabilirsiniz. Çoğu zaman, ne istediğini anlatmak için kısıtlı olan vücut dilini de kullanacaktır. Uykusu geldiğini esneyerek, yüzünü ovalayarak belli etmeye çalışır, parmağınızı ağzına doğru yaklaştırdığınızda ağzını açıyorsa kolayca acıktığını anlayabilirsiniz.




Bebeğinizle nasıl iletişim kurmalısınız?


Bebeğinizle iletişim kurmak için geç kalmayın. Bazıları acelesi olmadığını düşünse de siz bu hataya düşmeyin ve miniğinizle iletişim kurmak için büyümesini beklemeyin. Unutmayın ki ona hayatı siz öğreteceksiniz ve ne kadar çabuk başlarsanız hayatı o kadar çabuk algılar. Bebekler yüzleri incelemeye bayılır ama en fazla 25 cm uzağa odaklanabilirler. Bu da yaklaşık dirseğinizle bileğiniz arasındaki mesafe kadardır. Bebeğiniz daha mini minnacıkken iki yönlü iletişimin doğasını öğretmeye başlayabilirsiniz. Örneğin bebeğinizi emzirirken arada bırakırsa “doymuş mu benim bir tanem?” gibi sorular sorarak biraz ara verip tekrar sütünü içmeye devam etmesini sağlayabilirsiniz. Bu da bir şey yaparken çevresinde olup bitenlere tepki vermeyi öğrenmesinde yardımcı olacaktır. Bebeğinizin yalancı memesi varsa ona çok bağlanmasına izin vermeyin. Genelde anneler bebekleri gürültü yapıyorsa sessiz olması gerektiğini düşünür ve yalancı memeye başvurur. Fakat yalancı memenin uyanık zamanlarında çok sık kullanılması bebeğin ses çıkarma pratikleri yapmasını zorlaştırır. Bu da konuşmaya başlama zamanını geciktirebilir.




“İlk olarak genellikle baba der. Çünkü söylemesi daha kolay!”




1-3 Aylık Bebek


O minik sevimli dişsiz sırıtmayı ilk başlarda göreceksiniz fakat 6 haftayı geçtikten sonra size gerçekten gülümsemeye başlayacak. Bir süre sonra sizin bir davranışınıza ya da gülümsemenize karşılık olarak gülümsediğini görebilirsiniz.




Bebeğiniz daha küçücükken bile yüz ifadelerinin farkında olur. Mutlu ve üzgün yüz ifadesinin arasındaki farkı hemen anlar. Bir süre sonra evin içinde kahkahalar mırıldanmalar duymaya başlayacaksınız. Bunlar tabii sesli harfl erden oluşan sesler olacak “aaa” “ee” gibi.




Miniğiniz baş kontrolünü geliştirdikçe etrafındaki seslere fiziksel olarak tepki vermeye başlayacak, başıyla sesin geldiği yeri takip etmeye çalışacak. Bu dönemlerde kısıtlı sesler çıkarsa da ağız hareketlerinizi taklit etmeye çalıştığını fark edeceksiniz. Bu taklitlerin hepsi onun konuşma dünyasına attığı ilk adımlar.




Bebeğiniz ile nasıl iletişim kurmalısınız?


Onunla, şarkılar söyleyerek, normalde çevrenizdekilerle konuştuğunuz gibi değil de daha tiz bir sesle, gülümseyerek konuşun. Bu konuşmalar onun dikkatini daha çok çekecek ve sizi takip etmeye çalışacak. Kısa ve basit cümleler kurun, yumuşak ve eğlenceli bir ses tonu kullanmak bebeğinizin ne söylediğinizi anlamasını kolaylaştırır ve sizi dinlemesini sağlar.




Dipnot: Bebeğinizle konuşmaya başladığınızda bir şeyi unutmamalısınız: gülümsemek. Bebekler eğlenceli yüz ifadelerine ve seslere bayılır. Siz ona ne kadar gülümserseniz o da size o kadar gülümser. Bu sayede iki yönlü iletişime alışmaya başlayacaktır.




Unutmayın güler yüzlü bir annenin bebeği de güler yüzlü olur. Size gülümsediğinde siz de ona gülümseyerek karşılık vermezseniz eğlencesi kaybolur ve ağlamaya başlayabilir.




Gün içinde sürekli onunla konuşursanız kurduğunuz cümlelerdeki kelimelerin bazıları aklında kalır. Eğer her altını değiştirdiğinizde aynıcümleleri kurarsanız, örneğin: “Düğmeleri açalım, bu bacağı kaldıralım, şimdi de öbürünü” bir süre sonra ne dediğinizi anlamaya başlar ve siz söylediğinizde o da hemen karşılık verir, dediğinizi yapar.


3-6 aylık bebeğiniz sizinle nasıl iletişim kurar?


Miniğiniz, 3. aydan sonra konuşmanın iki yönlü olduğunu fark edecek. Dikkatinizi çekmek için sesler çıkartmaya başlayacak ve size çığlıklarla ve garip seslerle cevap verecek. Kurduğunuz basit cümleleri anlayabilir, örneğin: kucağınıza alırken kollarınızı uzatıp “gel bakalım” dediğinizde o da kendini kucağa alınmaya hazırlayıp öne doğru eğilir.




Bebeğiniz gün geçtikçe kim olduğunun, çevresindekilere ne olduğunun farkına varacak ve kendiliğinden gülümsemeye, kahkaha atmaya başlayacak. Artık onunla konuşurken yüzünüzü izlemektense dudaklarınızın hareketini takip etmeye çalıştığını ve sesin nereden geldiğini bulmaya çalıştığını göreceksiniz.




Algılaması da büyüdükçe gelişecek. Değişik sesler duyduğunda karşılık verecek, örneğin: Bağırdığınızı duyduğunda, ağladığınızda ya da sevinçli kahkahalar attığınızda tepki verdiğini göreceksiniz. Bebekler çevresindekilerden etkilenir ve tepki verir. Kızgın bir yüzle karşılaştıklarında ağlayabilirler, mutlu bir yüz gördüklerindeyse gülümserler.




Bebeğinizle nasıl iletişim kurmalısınız?



Miniğiniz bir kere tatlı tatlı mırıldandığında onu karşınıza alıp konuşmaya başlayabilirsiniz. Mırıldanması bitene kadar bekleyin sonra onunkilere benzer şeyler de siz söyleyin. Karşılıklı konuşmayı yavaş ve doğru sırayla yaparsanız bebeğinizle aranızdaki iletişim güçlü olacaktır. Ayrıcabebeğiniz mırıldandığında, bir şeyler söylemeye çalıştığında çıkardığı sesleri anlayabilmesi için tıpkı onun gibi tekrarlayın, eğer siz tekrarlarsanız o da sizinkileri taklit etmeye çalışır.




Bebeğinizin iyi odaklanmasına yardımcı olmak için arka plandaki sesleri en aza indirin. Eğer dikkati televizyon gibi seslerle dağılırsa, ne dinleyeceği konusunda bocalayabilir.




Miniğiniz bir kere oturmayı başardığında eline hemen basit resimli bir kitap verin. Bu sayede kitabı her yerde her zaman okuyabilirsiniz bebeğinize. Uyumadan önce okunan hikayeler, çocuğunuz okul çağına geldiğinde dilinin gelişmesine yardımcı olur.




Dışarı çıkacağınız zaman bebeğiniz için kangurusunu yanınıza alabilirsiniz. Ancak yapılan araştırmalara göre dışarı çıkarken bebeğinizi arabasına koyduğunuzda yüzünün dışarı baktığı kangurudan iki kat daha fazla iletişim kurulduğu görülmüştür. Miniğiniz ve arabasıyla dışarıda yürürken çevresindekilerle ve seslerle etkileşim halinde olduğunu görürsünüz.




6-9 aylık



Bebeğinizle nasıl iletişim kurmalısınız? Bebeğinizin artık oturma ve emekleme zamanı geldi! Vücut dilini daha fazla kullanacak, müzik çaldığında minik poposunu oynatacak ve kollarını da kullanmaya başlayacak. Bu dönemlerde yüz ifadelerinin “ce e” oyunu oynarken daha canlı ve hareketli oluğunu görürsünüz.




8 ay civarında olan bebeklerin çoğu mırıldanmaya,anlaşılmaz şeyler söylemeye ve uyumlu sesler çıkarmaya başlar. İlk çıkarmaya çalıştığı sesler m, p, b, t


ve d’dir. Bunlar onun için en rahat çıkarılabilecek seslerdendir. Ayrıca bebeğinizin birbiri ardından gelen sesleri de çıkardığını görebilirsiniz (da-da, ba-ba).




Miniğinizin gelişimini gösteren bir başka değişim de kendi ismini bilmek ve duyunca yanıt vermek. Çocuğunuz bu gelişimi 9 ay civarındayken gösterebilir fakat genelde bu aylarda bebeklerde işitme sorunları olabilir, geç kalırsa telaşlanmayın.


Bebeğiniz sizinle nasıl iletişim kurar?



Gün boyunca bebeğinizle konuşun, öğle yemeğini hazırlarken radyo ya da televizyon açın, onu dinlemesini sağlayın. Değişik bir şey gördüğünde ya da duyduğunda size göstermeye çalışacak, hemen fırsatı değerlendirin ve o konuda konuşun. Örneğin: kapı zili çaldığında ve bebeğiniz de kapıya doğru baktığında hemen “Aa, kapı zili çalıyor!” diye seslenin. Bu konuşmalar bebeğinizin objelerle kelimeler arasında bağlantı kurmasını sağlar.




Bebeğinizin yanına giderken tekerlemeler söyleyebilirsiniz. Örneğin: “Ayak vuralım rap rap rap”. Bu şarkılar/tekerlemeler bebeğinizin, konuşmalarınızı ve şarkılarınızı anlamasında yardımcı olur, kelimeleri daha da eğlenceli bir hale getirir.




Miniğiniz mırıldanırken, anlaşılmaz sözler söylerken sırayla sizden duyduğu tekerlemeleri ve şarkıları söylemeye çalıştığını görürsünüz. Bebeğinizi tekrar etmesi için cesaretlendirin. 9 ay civarında “ba-ba” sesleri rastgele çıkmaya başlayacak. Siz de bu sesleri duyduğunuzda onu yaygara yaparak destekleyin; “Akıllı bıdığım benim! Evet işte bu! Bak babası!” gibi sözler söyleyin, babasını gösterin söylerken de. Bir süre sonra çıkardığı bu sesleri kişilerle ilişkilendirmeye başlar ve kelimeler ortaya çıkar. Bebeğinize her zaman ismiyle hitap edin. Örneğin: oyuncak ayısını gösterirken bile “Bu Arda'nın ayıcığı mı?” diye sorun.




9-12 aylık


Bebeğiniz sizinle nasıl iletişim kurar?



Bebeğiniz artık sizinle iletişim kurarken işaret dilini de kullanmaya başlayacak bu dönemde. Bir yerleri işaret edecek, kafasını sallayacak ve elleriyle ritim tutup alkışlayacak. Miniğiniz bazı basit kelimeleri anlar örneğin bu aylarda, “hayır” gibi(genelde hayır kelimesini anlar ama tersini yapar).




Ayrıca aile üyelerinin isimlerini de ayırt edebilir hale gelir. Bebeğinizin mırıldanmaları bu aylarda uyumlu bir hale gelecek. İki farklı sesi birleştirmeye başlayacak, “ba-da” gibi. Miniğinizin sizin çıkardığınız sesleri ve dışarıdan duyduğu sesleri taklit etmeye başladığını göreceksiniz (öksürük ve hayvan sesleri gibi).




Birçok bebek ilk kelimelerini söylerken yarım, sadeleştirerek ya da değiştirerek söyler. Örneğin süt için tüt der. Eğer bu değişmiş kelimelere karşılık verirseniz ve doğru haliyle tekrar ederseniz bir süre sonra bebeğiniz kelimeleri doğru kullanır.




Bebeğinizle nasıl iletişim kumalısınız?


Bebeğinizin kelime haznesini geliştirmesi için ona yardımcı olun. Nelere ilgi duyduğunu gözleyin ve onunla odaklandığı objeler, yerler hakkında konuşun; miniğiniz o sırada bir oyuncağa odaklandıysa ona çevresindekileri göstermeye çalışmanızın bir faydası olmayacaktır.




Tekrar etmek kelime öğrenmenin en önemli püf noktasıdır. Bebeğiniz bir kelimeyi tekrar ve tekrar duyarak öğrenir sonrasında kelimelerle objelerarasında bağlantı kurar. Bebeğinizle parka gittiğinizde beraber kuşları besleyin, sonra eve geldiğinizde resimli kitaplardan kuş resmi gösterin ve adını söyleyin.




Dinlemek bebeğinizin iletişim kurması için çok önemli. Müzik çalın, hayvan sesleri çıkarın ya da müzikli bir oyuncakla dikkatini çekmeyi deneyin. Eğitim DVD’lerine çok fazla güvenmeyin. Konuşma alıştırmaları için kendinizin yerine başka şeyler denemeyin.


12-18 aylık bebeğiniz sizinle nasıl iletişim kurar?



Bebeklerin hepsi birbirinden farklıdır. Ama genellikle bebekler 12 ay civarında ilk değerli kelimelerini söylerler. Bu kelimeleri anlaşılmaz biçimde çıkardıkları seslerin değişmiş hali olur. Bebeğiniz genelde basit seslere ilgi duyacak ve onlar için önemli olan şeylerle bağlantı kurmaya çalışacaktır; anne, baba, süt gibi... Bebeğiniz bu dönemlerde iletişim kurarken fiziksel yeteneklerini de kullanabilir. Örneğin susadığında bardağını alıp size getirebilir su vermeniz için ya da elinizden tutup odasına götürüp bir şeyler gösterebilir. Vücut hareketleri bu dönemde onun için çok önemli, çünkü istediği şeyleri gösterebilir.




Bebeğinizle nasıl iletişim kurumalısınız?



Bebeğinize kelime oluşturması için destek vermelisiniz. Anlaşılmayan bir kelime söylemeye çalıştığında hemen onu övün ve kelimeyi doğru haliyle tekrar edin. Size ayıcığını gösterdiğinde ona “Evet, bu senin ayıcığın.” cevabını verin. Böyle objelerle kelimeler arasında bağlantı kurmaya bir süre devam edin sonra o da aynısını yapmaya başlar. O an yaptığınız şey hakkında da bebeğinizle konuşun “Annecik yemek yiyor” gibi... Bu konuşmalar onun etrafındaki dünyaya daha çok kelimeyle bağlanmasını sağlayacak. Bu yaşlarda bebekler kelime haznelerini geliştirecek olan müziğe, dans etmeye ve tekerlemelere bayılır. Çocuk şarkılarındaki sesler, hareketler bebeğinizin kelime haznesinin gelişmesinde yardımcı olur ve aklında kalmasını sağlar.




18-24 aylık bebeğiniz sizinle nasıl iletişim kurar?



Çoğu bebek 18 aylıkken birkaç kelime konuşabilir ve bazıları da onları basit cümleler haline getirebilir. Bu konuşmalar hala aile dışındaki biri için anlaşılabilir olmayabilir, fakat sesler uyumluysa ve içeriğini belli edecek şekilde söylediği sürece anlaşılırlar. Örneğin; bebeğiniz oyuncak arabasıyla oynarken onu ileri-geri getirirken “vuu-vuu” gibi sesler çıkarabilir, bu da tamamen ona ait bir kelime olur artık. Bebekler genellikle bir grup benzer nesneyi aynı şemsiye altında birleştirir ve hepsine aynı isimle seslenir. Örneğin; bir kamyon gördüğünde araba, 4 ayaklı gördüğü her hayvana da köpek diye seslenebilir!




Bebeğinizle nasıl iletişim kurmalısınız?



Bebeğiniz sevimli bir şekilde birçok kelimeyi yanlış telaffuz edebilir fakat onu doğrulamak yerine kendinizin kelimeyi doğru kullandığınızdan emin olun.



Örneğin; bebeğiniz size “tüt” dediğinde siz de “anladım, süt istiyorsun” diye tekrar edin. Bebeğinizin kelime haznesini geliştirmek için evet/hayır cevabı verebileceği sorular yerine daha öğretici sorular sorun, örneğin; “Ne içmek istersin, süt ya da su?” gibi.



Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.