Odanı topla dedim!
Oyuncaklarını da. Ödevini bitir de dedim. Yemeğini yemeni sana 100 kere söyledim. Ayakkabılarını eve girince çıkaracaktın, her yeri batırdın yine çıkarmadın.
Beni hiç dinlemiyorsun. Neden dinlemiyorsun?
….
Bunun ucu “Sen beni hiç sevmiyorsun”a kadar gider sevgili anne ki, durman gereken nokta belki de ilk cümleden sonrakiydi.
Sen ebeveyn tiratlarının tekrar çalma tuşuna basmış, seni zerre kadar iplemeyen çocuğunun karşısında saçını başını yoluyor olabilirsin. Ancak mesajın yine de canından kopmasına rağmen, ona kast eder gibi davranan çocuğuna ulaşmayabilir.
Zira çocuğunun beyni diğer çocuklardan farklı çalışabilir. Hatta belki sorun DEHB olabilir.
DEHB ne mi? Öğretmenleri dikkat toplayamama, aşırı hareketlilik, kontrol bozukluğu gibi kelime öbeklerinden bahsediyorsa, Türkiye’de 600.000 kişide görülen, bebeklikten başlayıp ömür boyu sürebilen, çocuk ve ergenlerin %5,3’ünü etkileyen sorun, çocuğunu da pençesine almış olabilir demek.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu yani.
Peki bunun tanısını kim koyar?
Psikiyatrlar. Uyaralım, psikologlar değil psikiyatrlar tarafından konması gereken DEHB teşhisi, asla tek seferde alınmamalı.
Evde DEHB'li bir genç varsa, biri daha mutlaka vardır.
Bilmen gereken diğer bir önemli noktaysa şu: Çocuğun DEHB sendromluysa, gerçek aslında evde yalnız olmadığı. Beyinde ve nerobiyolojik olarak gözlemlenen bu sorun, genetik zira.
Nedeni mi? Tam olarak bilinmemekle beraber, belki de şunlardan:
- Zor doğum ve düşük doğum ağırlığı
- Doğum sonrası komplikasyonlar -
- Hamileyken sigara ve alkol kullanımı (maddeyi söylemiyorum bile).
DEHB'li birinin beyninin farklı olduğunu anladığımıza göre şimdi şunu anlamamız lazım sevgili anne: DEHB'li çocuğuna herhangi bir şeyi bir kez söylemen yetmez. Birden fazla ve sabırla söylemen gerekir.
İki yaş geriden geldiği söylenen DEHB’li bir çocuğun ebeveynine düşen görev, beklentiyi ve dili buna göre ayarlamaktır.*
Ebeveynlere Öneriler
Onunla konuşurken yargılaycı, suçlayıcı olma. İlk paragraftaki salvolardan kaçın. Tersine öğretici ve detsekleyici ol. İlkiyle irdelemek yerine, ikincisi ile öv.
inatçı > tuttuğunu koparan
cüretkar > risk alan
kışkırtıcı > yenilikçi / inovatif
münakaşacı > ikna eden
DEHB'li çocuk nereden başlayacağını bilemez. Ona "Çabuk odanı topla" deme. Eline bir yapılacaklar listesi ver ve her işi tek tek listele: Pencereyi aç, çamaşırları sepete koy, oyuncakları mavi sepete doldur gibi gibi...
Ona kaşınla gözünle de bir şey söylemeye çalışma, anlamaz zira. Bedenin söylediğine, sözlerin eşilk etsin.
Son Söz:
Çocuğun DEHB’liyse kullandığın dile özen göster. Ona güvendiğini söyleyip içeride eşinle konuşurken farklı sufle verme. Sadece söyleme, tarif et ve listeler yap. Okumayı bilmiyorsa, listelerini resimli bir panoya dönüştür. Çocuğuna güven. Unutma, çocuğun da en az sen ya da eşin kadar başarılı olacak. Büyümesi için ona fırsat ver.
*Sınır Tanımayan Ebeveynler Topluluğu’nun katkılarıyla İz Koçluk’tan Sn. Elgiz Henden’den DEHB’lilerle iletişimin esaslarını dinledik.
YORUMLAR