Japon yemekleri

Japonya, 3 binden fazla adanın üstünde kurulu bir uzakdoğu ülkesidir. Bu adaların en büyükleri olan Honşu, Hokkaido, Kyuşu ve Şikoku adaları ülkenin %97'sini oluşturur. Adaların pekçoğu dağlıktır ve bazıları da volkanik dağdır. Japonca adını oluşturan kanji karakterler "güneş" ve "köken" anlamına gelir. Bu nedenle Japonya "Doğan Güneşin Ülkesi" diye de bilinir. Nüfusu ise 128 milyonmuş, oldukça kalabalık bir nüfusa sahip Japonya, anlatılanlara bakılırsa çok farklı bir ülke. İnsanı, kültürü, yaşama bakışı, zekası, mutfağı, modası, mimarisi ve çalışkanlıkları ile dikkatimi çekiyor. Üniversite yıllarımda japon mimarlara hayrandım hep.

Japonya, her zaman merak ettiğim bir ülke ve kültür. Japon yemekleri ise, thai mutfağından sonra en çok ilgimi çeken tarza sahip. Gerek kullandıkları malzemeler gerekse soslar, beni kendine çekiyor. Geçen hafta Japon arkadaşımla kararlaştırdık, bir gün yemek yapalım birlikte diye. Burada her malzeme bulunmuyor, onda japonyadan gelen farklı sos ve baharatlar var, bu baharatlar ile gerçek japon yemeği tadına ulaşabiliyoruz ancak. Bodrum’da en zengin malzeme seçeneği Metro’da. Dönemsel olarak pek çok malzeme bulabiliyoruz hint thail japon ve çin mutfaklarına ait. Yosundan –nigiri-, masala sosuna, rice parer’dan, navratan kormaya kadar uzanan geniş bir yelpaze.

Thai restoranına gitmedim Türkiye’de ama eminim Thailand’da yediklerime benzemeyecek. Aynı hint ya de çin mutfağı gibi. Çin yemekleri de çok türk damak tadına uygun olsun diye değişiyor burada, en son noodle isteyip spagetti ile karşılaşmıştım bir yerde, cevapları hazır, Türk insanı farklı tatlara açık değil deniyor, halbuki bence öyle değil, doğru yapılırsa neden sevilmesin.

Biz, bir menü oluşturduk, balık mı tavuk mu derken, udon çorbası, zencefilli tavuk ve sebzeli noodle karar verdik. Çok lezzetli ve keyifli oldu hem pişirmesi, hem de yemesi.

Udon çorbası çok basit ama japon kuru sebzeler ile yaptık, yani burada onlara rastlamadım, aynı zamanda kuru balık da kullandık, ama bu kuru balık poşet çay gibi, suya bunları atıp kaynatıyoruz, sonra kuru balık poşetini çıkartıyoruz. Burada malzeme bulma sıkıntısı olabilir, o sebepten siz balık sosu ve sebzelerle deneyebilirsiniz. Sebzeler ince ince doğranarak yapılıyor, üstüne sıcakken kuru yosun katılıyor, tadı nefis, gerçek japon yemekleri gibi kokuyor eminim.

Malzemeler:

Tavuk göğüs eti

Zencefil

Soya sosu ve susam

Çok basit ve keyifli bir tarif, sevgili arkadaşım Umi ile birlikte yaptık, o tavukları kesti, ben sarımsak ve zencefil rendeledim, Tavukları istediğimiz gibi doğrayarak ayırıyoruz, derin bir kasede zencefil, sarımsak, susam ve soya sosunu karıştırıp, tavukları ekliyoruz, bu şekilde 1 saat dolapta dinlendiriyoruz. Sarımsak ve zencefilin ayarı size kalmış, ben tuzu azaltılmış soya sosu kullandım, sonuç başarılı idi.

Sonra bu dinlenen mis gibi marine olmuş tavuklarımıza patates nişastası katarak çok kızgın yağda kızartıyoruz, yanında bira ile muhteşem olur, çerez gibi, tadı tuzu pek yerinde, japonlar bu işi biliyor.

Noodle

Malzemeler:

2 adet kabak

2 adet havuç

3 4 adet köy biberi

1 adet soğan

4 5 adet taze soğan

Mantar

Soya sosu

Japon sebze sosu –tatlı-

Susam yağı ve sarımsak

***

Öncelikle Soğanlı biraz sıvıyağda öldürüp, havuçları attım, pişerken, biber ve mantarı ekledim. En çabuk kabak piştiğinden onu sona sakladım, pişirirken tuz koymayacağız çünkü soya konacak sonradan. Bir kasede damak zevkimize göre soya sosu ve tatlı sosumuzu karıştırıyoruz. Bu arada noodleları da haşlıyoruz. Tüm sebzeler pişerken biraz haşlanan noddle suyundan kattım, kısık ateşte sebzeler iyice öldü. Pişen noodle ve sosu karıştırdım iyice, sonra bir tavada susam yağında sarımsakları kavurarak noodle ekledim, koku muhteşem, en son sıcak karıştırırken soya sosunu da akledim, sonuç mükemmel, muhakkak denenmeli. Ayrıca, susam yağı kullanılabilir en başından sıvıyağ olarak.

Her yemek bir macera, her koku beni farklı ülkelere götürüyor.