Oyuncu Deniz Barut ve yönetmen eşi Şafak Bakkalbaşıoğlu çifti evlerinin geniş bahçesine ve heybetli ıhlamur ağacına ilk görüşte büyülendiklerini ve çocuklarını büyütmeyi hayal ettikleri evin bu ev olduğuna karar verdiklerini evlerinde gerçekleşen çekimde anlattı.


Rumelikavağı’ndan 11 yıl önce buraya taşınan çift bir ormanın bitiminde, engebeli arazide konumlanan villayı, yağmurlu bir eylül günü koyun çıngıraklarının sesi eşliğinde nasıl keşfettiklerini anlatarak söze başlıyor. Barut, “Şafak da ben de, büyürken çok sık ev ve şehir değiştirdik. Çocuklarımızın da aynı kaderi paylaşmasını istemedik. Mazilerine döndüklerinde mutlulukla böyle bir evi ve belki de bu ıhlamur ağacını hatırlamalarını istedik. ‘Çocukluk evimiz’ diyebilmelerini ve bunun ileride de sürmesini hayal etmiştik” diye belirtiyor keyifle burayı tercih etme sebeplerini.


Podyum yerine setleri tercih etti


Barut, ilk görüşte âşık olduğunu söylediği eşiyle 2005’te evlenmiş. 1997’de Elit Model Güzellik Yarışması’nda 2. olduktan sonra podyum yerine seti tercih ederek oyunculuğa adım atmış ve Şahika Tekand Studio’da eğitim almış. İlk dizi deneyimi ise Kaybolan Yıllar. Ardından Kızlar ve Anneleri ve Lale Devri gelmiş. En son onu ATV’nin Kara Para Aşk’ında Erkan Can’ın canlandırdığı Tayyar’ın sevgilisi Pınar olarak izliyoruz.


'Uzun yenen yemekleri seviyoruz'


Salonun dört bir yanını kaplayan aile fotoğrafları için “En büyük ortak tutkularımızdan biri” diye belirtiyor. Televizyona yıllardır hazırladığı birçok başarılı programla, konusunda deneyimli bir isim olan, aynı amanda senaryo ve belgeseller hazırlayan yönetmen Bakkalbaşıoğlu da evde şu sıralar Balkanlar’la ilgili bir belgesel üzerinde çalışıyor. Araştırmayı ve keşfetmeyi seven çiftin en büyük ev keyfi, kitaplar ve filmler bu yüzden. Çift ayrıca bahçede yazın dostlarına mangal partileri vermeyi çok seviyor. Barut, bir Egeli olarak kendi hazırladığı zeytinyağlı ve deniz mahsullerinin olduğu masada uzun yemekleri sevdiğini, ailecek ve dostlarla derin sohbetler eşliğinde yenen bu yemeklerin onun için çok kıymetli anlar olduğunu söylüyor. Güzel oyuncu sabahları erken kalıp çocuklarını okula, eşini işine yolladıktan sonra Alman kurdu köpeği Dark’ı yanına alarak Belgrad Ormanı’nda yürüyüşe gidiyor.


'Lüksün peşinde hiç olmadık'



Çift, 360 m2’lik dört kattan oluşan villayı sıva halinde teslim alıp tüm dekorasyonunu zaman içinde kendileri yapmış. Evin bahçeye açılan girişinde salon, mutfak ve misafir tuvaleti yer alıyor. Üst katlarda içinde banyoları bulunan dört yatak odası var. Bodrum katı mutfak, banyo ve depo alanları olarak tasarlanmış. Evdeki çoğu mobilya ikinci el sevdiklerinden Çukurcuma ve Horhor’dan alınmış. Barut, “Yaşanmış hikâyesi olan parçaların üzerine yeni bir hikâye kurup başka anlam katmayı çok seviyoruz. Tasarım ve lüksün peşinde hiç olmadık. Kimine sıkıcı gelen bu durum, eşimle dekorasyondaki en belirgin ortak noktamız. Yeniyi seven annem bile bu duruma hâlâ şaşırıp evin eski parçalarını bana yollar. Onların hikâyelerinin bizi beslediğini düşünürüz Şafak’la. Meseleye nasıl bakarsanız onu yaşarsanız aslında” diyor.


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.