“Her Kenar Der Kenar” isimli Monogram / Ex Libris tasarım sergisi Kadıköy Gençlik Sanat Merkezi'nde sergilenen Okan Çarga ile konuştuk. Sergi bu 30 Aralık Cumartesi sona erecek.

Bize kısaca tasarım geçmişinizden bahseder misiniz?

1981 yılında doğdum. Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden 2006 yılında mezun olduktan 4 yıl sonra, tasarım ile ilgilenmeye başladım. Logo yarışmalarıyla başlayan yolculuğum, kendi tasarladığım kitaplar ve temalı ürünlerle devam etti. 2016 yılında Monogram ve Ex Libris tasarımları yapmaya başladım ve ilk kişisel sergimi “Her Kenar Der Kenar” ismiyle, 9 Aralık 2017 tarihinde Kadıköy Gençlik Sanat Merkezi’nde açtım.

Nerede yaşıyorsunuz şu an?

Ekim 2017’de, hayatımın büyük bir bölümünü geçirdiğim İstanbul’dan ayrılıp çok sevdiğim İzmir’e yerleştim. Karşıyaka’da kendi adımı taşıyan bir dövme stüdyosu işletiyorum. Ayrıca, yazı işleri ile de belirli dönemlerde ilgilendim. Tasarım ve derlemelerden oluşan sinema ile ilgili 2, spor ile ilgili 3 adet biyografi kitabı ve yayınlanmış çok sayıda makale-araştırma dosyam mevcut.

Monogram ve Ex Libris nedir?

Ex libris, genellikle kitap kapağının iç tarafında veya ilk sayfalardan birinin üstünde bulunan kitap etiketini veya iyelik yazısını tanımlamak için sıkça kullanılan bir Latince deyiş. Mülkiyeti (iyeliği) belirtiyor ve genellikle iyelik halinde (-in hali, genitif) bir isimle devam ediyor. Ex libris, kitapseverlerin kitaplarının iç kapağına yapıştırdıkları üzerinde adlarının ve değişik konularda resimlerin yer aldığı küçük boyutlu grafik çalışmaların yanısıra, kitabın kartviziti ya da tapusu anlamına da geliyor. İngilizce “Bookplate” olarak da bilinen Ex libris, kitap sahibini tanıtırken, onu yüceltip kitabı ödünç alan kişiyi geri getirmesi konusunda uyaran bir sembol. Monogram, bir veya daha fazla harfin ya da başka yazı birimlerinin tek bir simge oluşturmak için üst üste veya yan yana birleştirildiği bir nakış. Monogramlar genellikle bir şahsın ya da şirketin baş harflerini birleştirerek yapılıyor ve amaç ayırt edilebilir bir sembol ya da logo meydana getirmek. Peş peşe dizilmiş ve birleştirilmemiş baş harfler monogram olarak kabul edilmiyor.

Sergi açmaya nasıl karar verdiniz?

2016 yılında başlayan monogram ve ex libris tasarım süreci, belirli bir olgunluğa ulaştıktan sonra, aralarında Yücel Tanyeri’nin de olduğu önemli isimlerin beğenisine sunuldu ve müspet görüşler doğrultusunda sergi fikri şekillendi. Kadıköy Belediyesi ile iletişime geçilerek Gençlik Sanat Merkezi’nde sergi açma niyeti belirtildi ve kabul edilmesi üzerine proje gerçekleşti. Mekanın seçilmesinde; gençlerin odakta olması, eğitim ve sosyal sorumluluk misyonu etkili oldu. Sergideki çalışmalar, antik çağlardan günümüze kadar iz bırakmış ve insanlığa önemli katkılarda bulunmuş isimler baz alınarak hazırlandı. Tasarımlar, daha iyi anlaşılabilmesi için küçük bilgi notlarıyla tamamlandı ve minimalizm ilkesinden ayrılmadan “Basit iyidir” mottosuyla hareket edildi. Tasarımların ithaf edildiği isimlerin arasında yer alan Sırp kökenli dahi Tesla’nın, günümüz elektrikli araçlarının mucidi Güney Afrikalı Elon Musk’a ilham kaynağı olabilmesi, aslında bu sergi fikrinin amacını ve gelecekteki hedefini en net şekliyle özetliyor.

Dövme ile tasarımı nasıl ilişkilendirdiniz?

Dövme ile tasarım, gerek kalıcı izler bırakma gerekse özgünlük açısından hem benzeşiyor hem de paralel ilerliyor. Kişiye özel tasarım kavramı, son dönemde iyice revaçta ve moda olmuş durumda. Dövme yaptıran kişi, kendinden bir şeyler bulduğu ve mümkünse sadece kendisine özel bir figürü taşımayı özel bulurken, dövme yapan kişi de bu yolla manevi tatmine daha yakın durabiliyor. Daha önce İstanbul-Moda’da olan dövme stüdyom, yaklaşık 2 aydır İzmir Karşıyaka’da faaliyetine devam ediyor. İstanbul’dan yorulup kaçanlar kervanına eklendim ve bu durumdan çok memnunum. İlerleyen süreçte, sadece sergi ve organizasyonlar olması durumunda İstanbul seyahati planlamayı umuyorum.

İleriye dönük planlarınız neler?

Kısa vadede, sergilerin hem yurtiçi hem de yurtdışında davamının gelmesi planlanıyor. 2018’de İzmir ile başlaması düşünülen sergi sürecinin, bahar aylarında Almanya ile devam etme durumu söz konusu. Henüz serginin açılışının yapıldığı gün, İstanbul’daki 2 üniversitede daha sergi yapılma projesi gündeme geldi. Ayrıca, yine İstanbul’da toplam 20 civarında şubesi olan 2 ayrı kolej, öğrencilerine verecekleri sürekli eğitimin bir parçası olarak, tasarımları devamlı sergileme üzerine teklifte bulundular. Ana hedef; daha çok mecrada daha fazla kişiye ulaşırken, unutulmaya yüz tutmuş değerlere sahip çıkmak ve insanlık tarihinde iz bırakmış kişilere hak ettikleri değeri vererek,isimleriniyad etmek.