Kekik, tarih kitaplarında adına rastlanan, kültürler ve medeniyetler boyunca sağlık için sayısız faydası anlatılan bitkilerden biri. Kekik yağı da bilimsel olarak kanıtlanmış doğal antibiyotik ve bu özelliğiyle dünyanın pek çok yerinde kullanılıyor. Botanik biliminde geçen adı Origanum Vulgare kendi başına kekiğin insanlık için önemini anlatmayı başarabilir: Origanum adı antik Yunan ve Roma medeniyetlerinden geliyor, “oros” ve “ganus” kelimelerinin birleşmesiyle oluşuyor. Oros, dağ anlamına geliyor, Ganus ise zevk, neşe, mutluluk anlamlarında kullanılıyor. Origanum’u Mutluluk Dağı olarak çeviriyoruz. Antik Yunan ve Roma’da kekiğe rastlamamızın en önemli nedeni ise Avrupa’ya özgü çiçekli bir bitki olması. Kolay yetiştirilme özelliği sayesinde günümüzde tüm dünyaya üretimi yayıldı ve ulaşılabilir hale geldi.
Kekik yağı nasıl elde edilir?
Kekik yağının üretimine bitkinin yaprakları ve dalları kurutularak başlanır. Kurutulan bitkinin özündeki yağ damıtılarak elde edilir.
Kekik yağının faydaları ve kullanım alanları
Yaban mersininin 3 katı antioksidan içeren kekik yağı, karvakrol içeriyor, bu madde monoterpenoid fenol bileşik. Vücuda giren bakterilerin hücre duvarına saldırarak ortadan kaldırdığı kanıtlanmış olan karvakrolün aynı davranışı kanserli hücrelere de yaptığına dair klinik çalışmalar var. Karvakrolün kemoterapi yerine geçebileceği hayvanlar üzerinde yapılan testlerle ortaya konuyor.
Karvakrol, antibiyotikler ve kemoterapi ilaçlarının aksine, sadece vücuda zararlı olan bakteri ve hücreleri hedef alıyor, sağlıklı bakterileri ayırabiliyor. Kekik yağı demir, bakır, manganez, kalsiyum, magnezyum, çinko, C, A (beta-karoten), Niasin, potasyum ve bor mineraller açısından zengin. 4 ana grup organik kimyasalı bir arada içermesi sayesinde antioksidanlar ve antiseptiklerin iyileştirme özelliğini de beraberinde getiriyor. Yararlı antioksidan özellikleri ile kekik yağı, içerdiği fenol bileşikleri ile ilaçların işini vücuda yan etkileri olmadan yapıyor.
Kekik yağının içeriğinde hangi madde neye yarıyor?
Karvakrol: Pek çok zararlı bakterinin tedavisinde iyileştirici olarak kullanılıyor. (E. coli, Candida albicans, salmonella, listeria, staphylococcus)
Linalol: Stres ve kaygı azaltıcı etkisi var.
Thymol: İçerdiği güçlü antiseptik özellikler ile mantar tedavisinde kullanılıyor, toksinlerden arındırıyor ve iyileşme sağlıyor.
Naringin: Kanser hücrelerinin gelişmesini önler, diğer antioksidanlarla birlikte çalışıyor.
Beta-caryophyllin (E-BCP): Antienflamatuardır. Gıda alerjileri, bakteriyel durumlar, enfeksiyonlar, stres kaynaklı hastalıklar mücadele ediyor.
Rosmarinic asit: Antioksidan ve antihistamiktir; alerji ve şişme tedavisinde kullanılıyor.
Terpenler: Anti bakteriyel özelliğe sahiptir.
Antiviral ve antiseptik özellikleri bulunan, uzun zincirli iki alkol olan linalol ve borneolün yanı sıra linalil ve sardunil gibi esterler, güçlü antifungal özellikleri sunuyor.
Kullanacağınız kekik yağının mümkün olduğunca saf, işlem görmemiş ve katkısız olmasına dikkat edin, buharla damıtılarak üretilmiş bulmaya çalışın, alırken karvakrol oranı en yüksek olanı tercih edin. Kekik yağlarında karvalrol oranı %85 ile %50 arasında değişebiliyor. Kekik yağıyla ilgili dikkat etmeniz gereken en önemli detay, kullanım sürenizi kısa tutmanızdır. Ne kadar doğal olursa olsun, kekik yağı yine de antibiyotiktir. 7-10 günlük kullandıktan sonra bırakmanız gerekir. Ayrıca kekik yağını her zaman hindistan cevizi yağı ya da zeytinyağı gibi bir başka yağ ile seyrelterek kullanın. Kekik yağını ilk kullanımdan önce teninize bir damla uygulayarak alerjik reaksiyonlar için test etmeyi unutmayın.
YORUMLAR