Dolaşmak, yön belirlememe ve beklentiye girmeme lütfunu vermektir. Dolaşırken "olmalı" ya da "zorunda" gibi kurallar yoktur; sadece içgüdülerini dinlemenin ve gerçekten peşinden gitmenin keyfi vardır. En sevdiğiniz dolaşma şekli yürümek olabilir ama arabayla şehir dışına çıkarak dikkatinizi çeken ilk otoyol çıkışında inip ya da gördüğünüz ilk otobüse binip rastgele bir durakta inmek gibi bir yolla da kolayca dolaşabilirsiniz. Sıkı programları veya bakım verenleri olanlar için bu her zaman kolay olmasa da günlük hayatınıza biraz dolaşma katmanın yolları vardır. Örneğin işe giderken farklı bir yol seçmek, çocuklarınızı daha önce gitmediğiniz bir parka götürmek ya da sadece yeni bir yerden paket yemek siparişi vermek gibi... Dolaşmak hayal kırıklığına davetiye çıkarabilir ama aynı zamanda beklentilerinizin ötesinde yeni bir şeyle karşılaşma kapısını da aralarsınız.
Neden dolaşmalısınız?
Fiziksel ya da zihinsel olarak dolaşmak, beyin ve genel iyilik hali için şaşırtıcı faydalar sağlayabilir. Araştırmalar, yeni yerler keşfetmek ya da zihninizi serbest bırakmak gibi etkinliklerin yeni sinir yolları oluşturmanıza yardımcı olduğunu gösteriyor. Bu süreç, nöroplastisite olarak adlandırılır ve yaşlandıkça zihinlerimizi keskin ve esnek tutmak için çok önemli bir egzersizdir (rutinler faydalı olsa da, kolayca sıkıcı ve bunaltıcı hale gelebilir).
Alışkanlık döngülerinden ister farkındalık uygulamalarıyla ister yeni bir yerde dolaşarak çıkabildiğimizde daha sağlıklı rutinler yaratmaya başlayabiliriz. GPS kullanmadan yol bulmak gibi basit bir eylem bile mekânsal hafızamızı ve karar verme becerilerimizi destekler. Hatta araştırmalar, karmaşık şehir haritalarını GPS olmadan kullanan Londra taksi şoförlerinin zamanla hipokampuslarının büyüdüğünü göstermiştir. Fiziksel dolaşmanın ötesinde, zihninizin özgürce gezmesine izin vermek de faydalar sağlar. Hayal kurmak, sınıftaki dikkati dağınık çocuğun alameti farikası olarak görülse de, aslında düşünüldüğünden çok daha yaratıcı ve verimlidir. Araştırmacılar, zihnimizi dolaştırmanın problem çözme becerilerini artırmak ve ruh halini iyileştirmek gibi beyin destekleyici faydaları olduğunu bulmuşlardır. Tüm bu faydalar, daha yaratıcı ilhamlar bulmamıza, navigasyon ve karar verme gibi becerilerimizi güçlendirmemize ve artık işimize yaramayan eski rutinlerden kurtulmamıza yardımcı olur. O halde, bilinmeyene birlikte kucak açalım ama elbette bunu güvenli şekilde yapalım.
Güvenli dolaşmak için ipuçları
- Yürürken telefonunuza bakmayın. Bu sizi tökezlemeye daha yatkın yapar veya şehirde yabancı biri olduğunuzu gösterebilir. Haritaya bakmanız gerekirse, caddenin en uzak tarafındaki kaldırıma geçip, güvenli bir yerde durarak kontrol edin.
- Yardım istemekten çekinmeyin ama dikkatli olun. Sokakta rastgele insanlara sormaktansa restoran veya market çalışanlarına yol tarifi ya da tavsiye sormayı tercih edebilirsiniz. Bu, yerel öneriler almak için de harika bir yoldur; dil bilmediğiniz bir yerdeyseniz, “Favori gittiğiniz yerler nereler?” ya da “Bir ziyaretçi olarak hangi yerleri görmeliyim?” demeyi öğrenebilirsiniz.
- Evden ne kadar ve hangi yönde uzaklaştığınız hakkında genel bir fikriniz olsun. Acil çıkış yapmanız gerekirse, nereden döneceğinizi bilmek iyi olur. Dip not: Eğer bir yabancı sizi rahatsız ediyorsa, takip edilme ihtimaline karşı birkaç ekstra dönüş yapmanız akıllıca olur.
- Kendinize mola verin. Başka bir şehirde iseniz, sık sık cafelere gidebilirsiniz. Bu, sonraki adımlarınızı planlamanıza, içecek ve atıştırmalık alabilmenize, tuvalet ihtiyacınızı gidermenize fırsat verir. Ekstra bonus: Daha az ama daha sık yemek, daha fazla restoran deneyimlemenize ve favorilerinizi keşfetmenize olanak tanır.
- Nihai hedefler iyidir ama sürprizler de öyle. Genellikle değişmez planlar yapsanız da; hiç plan yapmadığınız spontane günlerin sürprizlere ve tatlı tesadüflere açık olduğunu fark edebilirsiniz.
- Saygılı olun. Dolaştığınız yerdeki kültürel normları anlamak faydalıdır; diğer yayaların nasıl davrandığına dikkat edin ve mümkün olduğunca çevrenize uyum sağlamaya çalışın. Güvenlik ipucu olmasa da, “iz bırakmama” prensibini unutmamak gerekir; çöp bırakmayın, yapıştırıcı ya da işaret eklemeyin.
- Temelde şu anlama geliyor: Kaybolun ama düşüncelerinizde kaybolmayın.
Eğer amaçsız dolaşmak size stresli geliyorsa, bir arkadaşınızdan yardım alın ve fotoğraf yürüyüşü için makinanızı yanınıza alın. Hayatın her alanında, iyi ya da kötü, bu gerçek geçerlidir çünkü nerede olursak olalım, yalnızca şu anı deneyimleyebiliriz. Evrenin gönderdiği o küçük işaretler ve cesaretlendirmeler, eğer ararsanız her zaman oradadır. O yüzden aklınızı olasılıklara, kalbinizi neşeye ve ayaklarınızı da dolaşmaya açık tutun.
Referanslar
Emily Mcgowan. “How To Wander (And Why You Should)”. Şuradan alındı: https://www.thegoodtrade.com/features/wandering-how-to/
YORUMLAR